GIRLFRIEND

- yirmi iki

🎸🎸🎸

''SENDEN NEFRET EDİYORUM NA JAEMİN!'' Seul son ses bağırırken biz Jeno'yla sadece gülmekle yetiniyorduk, hatta Jeno gülmeyi bırakıp Jaemin'den yiyeceği dayağı umursamadan kahkaha atmaya başlamıştı.

''BİLEREK YAPMADIM!'' 

''BUNU NASIL BİLEREK YAPABİLİRSİN Kİ ZATEN?''

Olay şuydu; geçen hafta ikili sinemaya gitmişti ve Jaemin filmin ortasında Seul'ü öpmüştü. Bir anda salonun ışıkları açılmıştı (çünkü film arası gelmişti ama öpüştüklerinden dolayı bunu da fark etmemişlerdi) ve salondaki herkes ikilinin bu halini görmüştü. Telaşlanan Jiseul'de elindeki gazozu Jaemin'in üzerine dökmüştü (neresi olduğunu söylemeyeceğim.) Sonrasında Jaemin gün boyu pantolonunda o gazozla gezmişti.

İntikam almak isteyen Jaemin eve gidince Seul'ün boyalarını karıştırmış ve tam o sırada Seul gelmişti, elindeki boyalar yere düşerken halı tamamen boya olmuştu ve o boyalar Seul'e lazımdı. Boyalarını kaybeden Seul ise Jaemin'le konuşmuyordu.

''Abartıyorsunuz.'' Nefeslerimi düzene sokabildiğimde Jaemin'e dönerek konuştum, Jaemin ise omuz silkerek sandalyesini Seul'den uzaklaştırıp arkasını dönmüştü kıza. ''Yeni boya alırız.''

''Hayır Joanne, o boyalar en iyi markanın ve yurtdışından geliyordu, stoğu yok.''

''Başka kullanamıyor musun?'' Başını iki yana salladı. Jaemin çatık kaşlarıyla yeri izlerken Jeno iç çekmiş ve elinin altındaki elimi tutup parmaklarımla oynamaya başlamıştı. Daha ilk aylarında bu kadar büyük bir kavga etmeleri kötüydü, aralarını nasıl yapacağımızı da bilmiyorduk. Jiseul kimseden ses çıkmayınca ayağa kalktı ve masanın üzerindeki kitabını aldı.

''İyi eğlenceler size.'' Jaemin onun arkasından bakakalırken Jeno derin bir nefes aldı ve arkasına yaslandı rahatça. Yavaşça bana yaklaştı ve kulağıma fısıldadı. ''Geleneksel soğuk savaş başladı.'' Başımı salladım sadece, ne yapacakları konusunda en ufak bir fikrim yoktu.

🎸🎸🎸