•4•

124 5 0
                                    

"James beni izle!," Sirius gülerek süpürgenin üzerinde atış yaparken James gülmekten kendini alamıyordu. Bu yıl Quidditch için uğraşan James, neredeyse her akşam evlerinin bahçesinde süpürgeyle antrenman yapıyordu.
Sirius her yaz olduğu gibi, yazın yarısını Potter'larda geçiriyordu. James'in anne ve babası bu konuda oldukça anlayışlıydılar, okullar açılmaya yakın bir vakitte de Remus ve Peter geliyor, beraber Kings Cross'a gidiyorlardı.
"Sirius, gerçekten Quidditch'te berbatsın dostum," diyen James süpürgesini aldığı gibi havalanmıştı. Beraber süpürgenin üzerinde birbirlerini düşürmeye çalışırken James'in annesi içeriden seslendi.
"James! Sanırım sana bir mektup var, Lily Evans'tan".
James,"Evans mı?," derken afallamıştı. Sirius gülerek James'in süpürgesine vurdu ve James yere düştü.
"Senden nefret ediyorum Sirius!" Diyerek bağıran James'e karşı Sirius gülerek, "Ben de seni seviyorum James," dedi.

*

James,
Mektuba Sevgili James diye başlamamı beklemiyordun herhalde? Her neyse.
Konuşmamız gerek. Sirius, Peter, Remus ve seninle. Severus benimle neredeyse tüm yaz konuşmadı, bir şeyleri anlamış olmasından şüpheleniyorum. Bu işleri daha da karıştırıyor. Lütfen en kısa zamanda cevap ver.
Lily Evans.

*
Lily, James'e yazdığı mektuba cevap bekliyordu. Neredeyse her yaz Severus ile birlikte olan Lily, bu yaz hiç Severus'u görmemişti. Lily'nin bir işler çevirdiğini anlamış, ondan uzak duruyordu. Lily bu duruma her ne kadar Severus ile küs olsalar bile üzülmüştü. Severus olmadan kendini daha çok yalnız hissediyordu. Ailesi muggle olan Lily'den kız kardeşi nefret ediyordu. Ailesinin de pek sevdiği söylenemezdi.
"Lily, yemeğe yardım et!". Aşağıdan annesinin seslenmesiyle ayaklanan Lily, söylenerek aşağı indi.
"Büyücü prenses sonunda teşrif ettiler".
Lily gözlerini devirdi. "Beni kıskandığını bu kadar belli etme Petunia", dedi. Petunia, Lily'nin aksine herhangi bir büyücülük yeteneği göstermemiş ve ailesi gibi muggle'dı.
"Daha fazla tartışmayı bırakın, yemeğinizi yiyin".
Lily'nin annesi çocuklarına karşı soğuk bir anneydi. Bunun Lily'nin Hogwarts'a gitmesiyle alakası yoktu, annesi her zaman böyleydi. Lily, yemeğini yerken onu izleyen babasına gülümsedi. Babası her zaman merhametli ve iyi bir baba olmuştu. Ne olursa olsun çocuklarını ayırmamış, sevgisini de hep göstermişti.
"Okul ne zaman başlayacak?". Annesinin sorusu ile yine ortam gerginleşmişti. Petunia, yemeğini çatallamaya çalışıyormuş gibi yapıyor fakat sinirleniyordu. Temmuz ayının sonuna çoktan gelmişlerdi, Hogwarts'ın başlamasına çok az kalmıştı.
"Bir ay sonra başlayacak", dedi Lily annesine bakmadan. "Bu okula seni göndermekle hata mı ettik bilmiyorum. Sen oradan mezun olduğun zaman ne olacak?". Lily dudağını ısırdı. Annesi hep böyle yapıyordu, en başından beri Hogwarts'a gitmesini istememişti. "Mezun olduğumda.."
Lily cümlenin devamını getirememişti. Çok çalışkan ve başarılı bir cadıydı, ama bunun annesinin gözünde hiçbir değeri yoktu. "Mezun olduğunda hiçbir şey olmayacak," dedi annesi gülerek. "Biz de insanlara karşı zor durumda kalacağız".
Lily oflayarak masadan kalktı. "Size afiyet olsun".
Odasına doğru çıkarken annesi halen arkasından konuşmaya devam ediyordu. Yatağına oturduğunda babası ile tartıştıklarını duyuyor, ama duymamazlıktan geliyordu.
James'ten halen bir cevap da gelmemişti, aklı çok karışık ne yapacağını hiç bilmeyerek yatağına uzandı.

*

"Eğer bir ordu yaratmak peşindeysen, bu imkansız".
Severus, oturduğu deri koltukta ayaklarını sıkıntıyla sallayarak konuşulanları dinliyordu. Andromeda'nın söylediklerine katılıyordu. Hogwarts'a karşı bir ordu çıkartmak imkansızdı.
"Beşinci sınıfa yeni başlayacaksınız. Çok cesursunuz fakat yanlış davranıyorsunuz", dedi. Bellatrix güldü. "Kendi adına konuş Snape. Tom yanımızda olduğu sürece her şeyi halledebiliriz", dedi.
Tom Riddle, halen planlarını düşünüyordu. Henüz gücünü tam toplayamamış, Hogwarts yıllarında Slytherin'li dostları yetersiz kalmıştı.
"Regulus nerede? Bize geleceğini söylemişti". Bellatrix güldü. "O korkağın biri. Asla gelmeyecek".
Andromeda, Bellatrix'in üzerine yürümek üzereyken Lucius onu tuttu.
"Söyleyecek başka bir şeyin yoksa git Andromeda".

The Marauders•Çapulcular Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin