The Marauders•Çapulcular

•7•

"Bir şeyler yemeyecek misin?". Ted, koltukta öylece oturan Andromeda'ya seslendiğinde Dromeda irkildi. Ted'in evinde neredeyse iki gündür kalıyordu. Korkuyordu, endişeleri vardı fakat Ted garip ama eğlenceli bir çocuktu. Andromeda'nın gergin olduğunu, korktuğunu anlayabiliyor ve onu eğlendirmek için elinden gelen her şeyi yapıyordu. Andromeda'yı güldürüyor, ona başına gelen komik anılarını anlatıyor, evdeki eski televizyondan filmler açıyordu. Ted ile iyi anlaşıyorlardı fakat bu içindeki korkuları bastıramıyordu. "Ted, Regulus ile hiç konuştun mu?". Ted, oturduğu sandalyeden kalkarak Andromeda'nın yanına oturdu. "Dromeda, senin yaşadığın korkuyu tahmin etmem mümkün değil. Sizin dünyanızda işlerin hiç kolay olmadığını da biliyorum fakat Regulus'un bana söylediği tek şey, burada güvende olduğun. Burada seni kimse bulamaz, zarar veremez". Andromeda, kaşlarını çatarak Ted'e bakıyordu. "Burası... beni muggle'ların yanına mı getirdiniz?". Ted, başını yere eğerek güldü. "Bir muggle olarak, sanırım alınmalıyım," dedi. Andormeda şaşkınlıkla Ted'e bakarken "O kadar filmleri bir büyücünün bilmesi imkansızdı zaten" dedi ve güldü. Ted de gülerken "Regulus ile tesadüfen tanıştık ve arkadaş olduk. Bana sırlarını açtı, ben de ona. Onunla uzun zamandır arkadaşız ve sizin dünyanız hakkında belki de senden daha çok şey biliyorumdur," dedi. Andromeda halen şaşkındı. Ted ile büyücülük dünyası hakkında da çok konuşmuşlardı ve Ted sanki bir büyücü gibi her şeyden haberi vardı. "Dromeda, umarım seni bir muggle oluşum rahatsız etmez," dedi. Andromeda gülerek kafasını iki yana salladı. "Beni diğer Black'lerle karşılaştırmamalısın". Ted gülümsedi ve ayağı kalktı. "Madem benim bir muggle olduğumu öğrendin, artık muggle dünyasını keşfetmenin vakti gelmiştir," dedi. Andromeda gülerek ona bakarken "Neden bahsediyorsun?", dedi. "Dışarı çıkmaktan bahsediyorum. Beraber dışarı çıkacağız".

*

"Severus, o kızda ne buluyorsun hiç bilmiyorum". Narcissa, Severus'un yüzünde ellerini gezdirirken Severus ona bakmıyordu bile. "Senin gibi gizemli, karanlık ve çekici biri için çok alçak bir kız". Severus ona cevap vermiyor, sadece yatarak duvarı seyrediyordu. Narcissa gülerek yataktan ayağı kalktı. Üzerinde ona oldukça bol gelen geceliği ile tüm vücudunu açıkca sergiliyordu. Mutfaktan Severus'a bir kadeh içki doldururken aklında sadece Severus vardı. Onu sevmiyordu, ikisi de birbirini sadece kullanıyordu ama bazen aklında ikisinin beraber olabileceği geliyordu. Bu fikir hoşuna gitmiyor değildi. Tüm bunları düşünürken içkiyi koyduktan sonra bardağı eline aldığında elinde olan, yüzük parmağındaki nişan yüzüğünü görmüştü. Düşündüğü şeylerin hepsi imkansızdı. Narcissa, ailesinin zoruyla Lucuis Malfoy ile evlendirilecekti. Bu durum aklına geldikçe gözleri doluyor, bu evliliği istemiyordu. Derin nefes alarak elindekini yatak odasına doğru götürürken Severus'un giyindiğini gördü. İçkiyi masaya bırakırken "Nereye gidiyorsun Severus? Bu şekilde konuşmamıştık," dedi. Severus, Narcissa'ya kaşlarını çatarak bakarken "İki gecedir evindeyim Narcissa. Nişanlı bir kadın olduğunu unutuyorsun," dedi. Narcissa kahkaha attı. "Ne nişan ama... çok büyük bir aşk kesinlikle", dedi. Yatağa doğru ilerleyip sessizce oturdu. Severus'un pantolonunu giymesini seyrederken ayaklandı. İkisi de beraberken oldukça fazla içiyorlardı. Masanın üzerindeki içkiyi alarak Severus'un yanına gitti. Ona içkiyi hiçbir şey demeden uzatırken Severus da bir şey söylemeyerek uzattığı kadehi kafasına dikmişti. Narcissa ona gülümseyerek bakarken "Anlaşmayı bozma, Severus," dedi. Severus'a yaklaşarak giydiği gömleğin kollarını sıyırıyordu. "Bana bu gece için de söz verdin, kalacaksın," dedi. Severus, yüzünde hiçbir ifade olmadan Narcissa'ya bakarken o da onun üzerindeki geceliği sıyırıyordu. "Lucius bunları görse, ne yapacaksın Narcissa?," dedi. Narcissa güldü. Severus'un kulağına yaklaşarak "Lucius umrumda değil Snape, ben sadece seni istiyorum".

*

"Hey Lil! Gelsene". Marlene, masada oturarak Lily'e seslendiğinde Lily ona sadece gülümsedi. Marlene geleli iki gün olmuştu. Ailesinden izin alarak gelmişti, aslında amacı sadece Sirius'a sürpriz yapmaktı, bu yüzden de bunu sadece Remus biliyordu. "Lily, neden yemek yemiyorsun?".