25. bölüm

6.2K 399 293
                                    

Hikayeyi 30. Bölümde bitirip yeni seri başlatma isteği çık aklımdan.

Ağağâğâğağa yeni seri hakkında bir sürü planım var ama bilememek.

Neyse iyi okumalar.

Kalçalarında gezdirdiğim ellerimden birini beline çıkarmış göğüslerime bastırmıştım.
Her öpüşün de dahada sızlayan aletim ile hırıltıya benzer sesler çıkarıyordum ki bu kaşlarımın çatılmasına neden oluyordu.
Yavaşça mutfak tezgahının üzerine oturttuğumun zaman kısa bir süreliğine ondan ayrılmış bileğimi sıkan saatten kurtulmuştum.
Tekrar belinden tutunca boynuna yönelmiş tişörtünü hafif çekiştirerek köprücük kemiğini ortaya çıkarmıştım.

Dudaklarımı gezdirdiğim pürüzsüz beden ile daha da sızlanır iken küçük tok bir inilti çıkmıştı dudakları arasından.
Gözlerimi zar zor aralayıp boğazına doğru dilim ile yol çizmiştim işimi rahat yapmam için kafasını sağa eğmiş, bütün beyaz teni ortaya çıkarmıştı.

Morartmak için sabırsızlandığım teni dudaklarım arasında sıkıştırırken bir elinin penisine gittiğini fark etmiştim. Kendini kasıyor aynı zamanda iniltilerini kulağıma dolduruyordu.

(Amk acayip kararsız kaldım acaba seviştirsem mi bunları)

Penisinde olan elini  bir süre sonra yavaşça çekmiş boynuma atarak diğer eli ile başıma baskı uygulamıştı.
Titrek çıkan nefesi ardından zar zor gözlerini aralamış yanaklarımdan tutup yüzümü yüzüne sabitlemişti.

Jm: kook. Devamını getirecek miyiz?

Jk: eğer senin için uygunsa bebeğim.

İkimizde fısıltı halinde konuşurken birbirimizi duymuyorduk bile.
Başını olumlu anlamda salladı ve dudaklarıma narin bir öpücük kondurdu.

Tekrar kucağıma aldığımda boynuma kollarını sarmış kafasını iyice gömmüştü.
Bu tatlı hallerine tek başıma olsam tepinerek yada bir yerleri kırarak tepki verirdim fakat şuanda başka bir şey ile kafam meşguldü.

Onu becermek.

Hemde içimdeki bütün intikam duygusu ile.
Ona dokunup zor duruma sokmak istiyordum.
Ama inanın şuan ondan daha zor durumdaydım.

Hızlıca çıktığım merdivenlerin sonunun gelmeyeceğini sanıyordum.
Ne bitmez sikik bir merdivendi kesinlikle asansör yaptırmalıydım.
En azından dar alanda öpüşmek daha da zevk verirdi insana...
Nihayet sonunu bulduğum merdivenden sonra odama yönelmiş kapıyı hızlıca açarak kapıyı kapatmıştım.
Yavaşça ellerim arasından kayan bacaklarını sarkıtmış yavaşça ayakları üzerinde durmuştu.
Sadece birkaç saniye ayakta iken çoktan yatağa itmiş üzerine çıkarak sıkıca kavramıştım.
Birkaç dakika daha öpüşme ile geçerken tişörtün etek uçlarını tutup havaya kaldırarak üstünden çıkarmıştım.
Kendi tişörtümü de çıkarınca beni baştan aşağıya süzmüş arsız bir şekilde dudak kıvırmıştı.
Göğüs uçları, karın kasları, bağrı ve daha bir çok yerine öpücüklerimi bırakmış morlukların oluşmasına izin vermiştim.
Yavaşça çıkardığım eşofmanını bir kenara savurmuş kasıklarından dizlerine kadar yavaşça okşamıştım.
Tekrardan yukarı çıkan ellerim bu sefer bacak içlerini okşarken kalçası havalanmış istek ile konuşmuştu.

Jm: çabuk ol kook ah.

Jk: çok mu istiyorsun?

Jm: ah evet lütfen.

Jk: sakin ol bebeğim kendini bana sal.

Jm: sadece biraz daha hızlan.

Jk: bu hızımız iyi.

JİKOOK {YAN SINIF} Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin