Otobüs birkaç saatlik yolculuğun ardından otuz dakikalık bir mola vereceklerini belirten anonsta bulundu. Yolcuların mırıltılar eşliğinde otobüsten indiğini duyan Mew gözlerini araladı. Gulf'ın göğsüne yaslanmış uyuduğunun yeni farkına varıyordu. Doğrulup geri çekilmeden önce saçlarını kavramış ince parmakları hissetti.
Mew'in ağırlığı göğsünden çekilince Gulf gözlerini kırpıştırarak uyandı. Adam kalkarken saçlarındaki eli kucağına düşmüştü. İkisi de utanç içinde birbirlerine bakmadan oturdukları yerde gerinip uykularını açmaya çalıştılar. Gulf'ın göğsünde yatmaya devam eden bebek de onlarla birlikte kıpırdanmaya başladı. Gulf koltukların üzerinden bakıp otobüsün içinde kimsenin kalmadığını görünce bebeği ceketin içinden çıkartıp kucağına yatırdı. Mew de uzanıp çantadan son kalan biberon sütü çıkartıp Gulf'a uzattı.
Yaklaşık beş dakika gibi bir süre içinde bebek doyduğunu belirten sesler çıkardı. Gulf bu sefer göğsüne yaslamak yerine bebeği Mew'e uzattı. Mew bebeği kucaklarken Gulf ayağa kalkıp bacaklarını esnetti ve bir yandan da konuştu.
"Tuvalete gitmem gerek. Karnı tok olduğu için ağlamaz muhtemelen. Beş dakika içinde dönerim"
Mew kafasını sallayıp bacaklarını kendine doğru çekti ve Gulf onların arasından sıyrılarak koridora çıktı. Gulf'ın gitmesinden birkaç dakika sonra Mew bebeğin yeniden uyuduğunu gördü ve çantasına koyup onu da yanına alarak ayağa kalktı. Dinlenme tesisindeki büfeden birkaç atıştırmalık almayı düşünüyordu.
Büfenin önüne geldi. Sıra ona gelene kadar sabırla bekledi. Seçtiği şeyleri alabilmek için cebinden cüzdanını çıkardı. Ama parayı bir türlü içinden alamayınca çantayı yere koymak zorunda kaldı. Büfedeki adama ödemeyi yaptı ve cüzdanını yeniden cebine koymakla meşgul olduğu sırada küçük bir kız Mew'in bacağına sarıldı.
Mew şaşkınlıkla irkilip arkasını döndü ve boyu ancak dizine kadar gelen küçük kız kafasını kaldırıp Mew'e baktı. Yüzündeki gülümseme bir anda soldu ve korkuyla geri çekildi. Dudaklarını büzüp ağlamaklı sesiyle konuştu.
"Sen babam değilsin."
Mew başını sallayıp gülümsediği sırada benzer bir takım elbise giymiş Mew ile aynı boylarda bir adam koşarak yanlarına geldi ve kızını tutup azarladı. Bakışlarını Mew'e çevirip mahçup bir şekilde özür diledi ve Mew babaya gülümseyip sorun olmadığını belirtti.
Baba kız yanından ayrıldı ve Mew önüne dönüp çantaya uzanacağı sırada onu koskocaman bir boşluk karşıladı. Bir an yaşadığı şeye inanamayarak olduğu yerde dönüp gözleri ile etrafı taradı ama hiçbir yerde yoktu.
Delirmiş gibi koşar adımlarla dinlenme tesisinin içinde turlamaya başladı. Büfenin önünden ayrılırken büfeci adamın satın aldığı yiyecekleri unuttuğu konusunda arkasından bağıran sesini duymazdan geldi. Canı cehenneme, iki-üç paket kraker umrumda değil.
Yanından geçen her insana şüpheyle bakıyordu. Herhangi birisinin elinde çantayı görmeyi umuyordu. Gözleri kocaman açılmış ve nefes nefese kalmış bir şekilde tesisin tam ortasında dikildi. Gözleri dolmuştu ve panikten titriyordu. Bir anda omzunda hissettiği el ile sıçrayıp arkasını döndü.
Gulf adamın ani hareketine şaşırma fırsatı bulamadan Mew uzanıp onun ceketinin içine baktı ama orasının da boş olduğunu görünce bu sefer çaresizlikle Gulf'ın yakalarına tutundu. Gulf adamın titrediğini ve mahvolmuş haldeki suratını görünce korkmaya başladı. Mew kekeleyerek konuşmaya çalıştı ama ne söylediğini kendisi bile bilmiyordu.
"Gulf... ben atıştırmalık almak istedim. Yemin ederim yanımdaydı.... Sadece birkaç saniye yere koydum.. Sonra bir kız geldi. Beni babası sandı. Sonra gitti ve ben baktım o orada yoktu... Her yere baktım... Yok ... Çanta... Bebek... Yok baktım yemin ederim... İsteyerek olmadı... Sadece birkaç saniye..."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Stolen Baby
Fanficİki adam hiçbir şeyden habersiz masum bir bebeği çalmak zorunda kalırlarsa ne olur? Çalıntı bir bebekle tehlikeye karşı hayatta kalma mücadelesi ve MewGulf fanfiction.