01.

610 47 14
                                    

* - *içerisi günlük gibi düşünebilirsiniz

~
* 1856.03.04

"Bay Victor. Ne büyük şeref verdiniz, bizim evimize gelerek, anlatamam efendim." demişti büyük bir coşkuyla kapıyı açan hizmetli.

Orta gelirli, üst tabakadan tanıdıkları olan bir aileydik. Ve Bay Victor diye anılan adam ise dönemimizin en meşhur ressamıydı.

Herkes şu dönem aile resmi yaptırıp hava atarken annem de istemişti. Öyle bir hırs yapmıştı ki hatta "en iyi ressam yapmalı, zirvede ben olmalıyım." olmuştu.

Bunun için kafası ütülenen babam sonunda en iyi ressamın Bay Victor olduğuna karar kılarak onun kişisel bilgilerini toplamıştı üst tabakadaki akrabalarımızdan.

Evine gönderip olumsuz yanıt aldığımız birçok mektuba rağmen ısrarla her gün iki mektup gönderilmişti evine.

İşte sonunda adam bıkıp kabul etmişti ne kadar aileme "Ben sadece gözüme hoş geleni, zihnime oturanı kendi bakış açımla çizerim. Sizi çizemem." dese de burdaydı işte.

Hizmetli onu oturma odasında bırakıp tüm aileyi aşağı katta toplarken ben yine tek başıma, lanetli gibi üst katta bırakılmıştım.

Bay Victor diye anılan adam biraz onlarla beraber oturmuş yüksek para miktarı istemişti.

Çizmemek için elinden geleni yapmıştı yani.

Sonunda annem ısrarla en yakın tarihte istediğinden o "Fırça darbelerimi zihnim sizi tanırsa atabilirim." demişti.

İşte o yüzden hepsini odalarına gönderip, sırayla  hepsini bizim büyük koltuğumuzun bir köşesine oturtup onunla sohbet etmişti.

Merdiven köşelerinden gördüğüm kadarıyla esmer tenli, güzel ve nazik biriydi.

Sıkı bir yoldaş olunacak tipti. Her daim arkanı yaslayacağın biriymiş gibi güven vererek konuşuyor, ilgiyle dinliyor ve yargılayan, kınayan bakışlar atmıyordu kesinlikle.

Gerçi karşısında oturan güzeller güzeli diye anılan kardeşim yerine eşcinselim diye üst kattan, intihar dışında, aşağıya adım atmasına izin verilmeyen lanetli ben otursaydım, yine öyle güzel bakar mıydı sevgili günlük?

Ben pek sanmıyorum... Sonuçta kim benim gibi birini sever ki? Güzel değilim, zanaatkar değilim, sanatçı değilim, yazım pek de güzel değil, kafiyeli cümlelerim, cezbedici seksi bakışlarım da yok.

O ise günlük...

Günlük,
O cidden çok güzel. Sana yeminler olsun ki güzelliği beni benden alıyor. Hayatım da hiçbir şey yapamasam da  onu hayatımın sonuna kadar izleyebilirim.

Hizmetli yemek artıklarını getirdi. Şimdi yemek yiyip sonrasında bulaşık yıkamaya ineceğim aşağıya.

Ah, keşke aklımda dolanan birkaç soruma cevap bulabilseydim.

Sonra görüşürüz sevgili günlüğüm.

*

2021
.
.
.
"Evet sayın seyirciler. Dünyayı sarsan, heyecanlandıran olayları artık çözüyor gibiyiz! Tüm tabloları Fransa da bulunan ve 'Bay Victor' diye imza atan ressamdan bahsedilen  bir günlük bulunmuş.
Üstelik sadece bir tane defter değil. Bir sürü resim, fotoğraf ve defter bulunmuş.
Kore de bulunan bu defter hızla sosyal medya da yayılırken birkaç ize daha rastlanmış Bay Victor'dan.

Tabloları karanlık, somutken ne oldu da soyut sanata ilgi verdi, ne yaşadı hiç bilinmeyen Bay Victor'un artık esrarengiz sır perdesi kalkıyor mu? Birazdan reklamlardan sonra Bay Park, arkeolog uzmanı Bay Kang ve diğer haber sunucularıyla alanı gezecekler. Reklamlardan sonra görüşürüz! "

~

Bölüm sonu.

HİAĞ HUBA HUBA ÇOK HEYECANLIYIM

Öncelikle bölümlerin uzunluğu nasıl olur cidden bilmiyorum. Bin kelimeye de varabilir veya  395 kelime civarı da olabilir.

Bu bölüm giriş bölümü gibiydi.

Eğer hatalarım varsa, olursa lütfen kusura bakmayın. Anlamadığınız yerde hemen o paragrafta cümle de sorun ben cevap veririm.

Umarım seveceğiniz ve benimse yazabileceğim bir fic olur. İyi günler.

Kendinize iyi bakın!

tourner dans le videHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin