Bölüm-2

10 2 22
                                    

Eve varıp arabadan indiğimizde anneme ne açıklama yapacağımızı düşünüyordum. O kadar yok gidip geri dönmüştük. Abim kafasıyla evin kapısını işaret ettiğinde umutsuzca eve girdim. 

Annem salondaki koltukta uyukluyordu. Babamın evde olmaması içimi rahatlattı. Duysa çenesinden yıllarca kurtulamazdım. Abimin beni esir almasına izin vermeden odama kaçtım ve kapımı kilitledim. Abim peşimden gelmemişti ama bunun akşamı bekleyeceğimiz anlamına geldiğini biliyordum. 

Hemen telefonuma çıkarıp banka uygulamasına girdim. Yola çıktığımızdan beri bunu yapmak için sabırsızlanıyordum.  

Iban numarasını yazdıktan sonra sıra açıklama kısmına geldiğinde duraksadım. Bu son şansı  olabilirdi. Evet sadece 1 kez gördüğüm biri için bu kadar uğraşmam saçmalıktı ama yapmazsam da içimde kalırdı. 

"Hasar için yeterli olur mu bilmiyorum ama geri kalanını çaldığınız kalbime sayabilirsiniz." Yazıp parayı gönderdim. 

Cevap verir miydi yoksa umursamaz mıydı bilemiyorum. Cevap vereceğini sanmıyordum. Saçmaladığımı düşünebilirdi. Hatta büyük ihtimalle düşünecekti de.

Kafamı kaşıyıp telefonu görmeyeceğim bir yerlere fırlattım. Yatağıma yatıp tavanı izlemeye başladım. Normalde pek ayran gönüllü biri değildim. Birinden hoşlanırsam uzun süreli olurdu ve hatta takıntıya bile dönüşebilirdi. Sadece 'ilk görüşte aşk' olayına fazla giriyordum o kadar.

 Yakışıklı ya da güzel birini herkes beğenirdi, benimkisi daha çok tavır meselesiydi. İlk kez gördüğüm birinin yürüyüşünden nefes alışına kadar inceleme huyum vardı. Radarlarım pek kapalı kalmazdı. 

Kendi kafamın içine dalmışken telefonumun bildirim sesini duydum. İlk kez bu ses beni bu kadar korkutuyordu. Ya benim gördüğü her erkeğe yürüyen biri olduğumu düşündüyse? Bildirim ondan gelmemiş de olabilirdi. Parasını alıp gerisini umursamaması muhtemeldi. 

Odanın içinde telefonumu aramaya başladım. Evden çıkarken tüm kıyafetlerimi etrafa saçtığım için bulmam kolay olmadı.

 Ekrana baktığımda görmeyi beklediğim şey neydi bilmiyorum ama "Hesabınıza Ö**** A***** K**** tarafından 500.00₺ gönderildi." olmadığına emindim. Neden geri göndermişti ki parayı? Acaba az mı gelmişti? Hemen yazdığı açıklamaya baktım. 

"Abinize de söylediğim gibi karşılamanızı gerektirecek bir hasar yok." Yuh be. O kadar "kalbimi çaldın" dedik insan bir cevap verir. 

Hemen açıklamaya "Parayı geri gönderirsen ölümü gör." yazıp gönderdim ve telefonun ekranını kapattım.

 Babamın işten çıkış saati gelmişti neredeyse. Umarım abim yalan söylediğimi anlamamıştır ya da babamın yanında açık vermez. Neden yaptığımı öğrenirlerse bir daha bırakın arabayı bisiklet sürmeme bile izin vermezlerdi.

Yine bildirim gelmişti. Yine parayı gönderdiyse kendi kaybederdi. Ben yeteri kadar çaba göstermiştim. Açık açık reddediyordu beni. 

"Saçmalayın lütfen." yazmıştı ama bu sefer 10 kuruş göndermişti. Yani parayı kabul etmişti. Üzülsem mi sevinsem mi bilemedim. Aşk uğruna giden 500 liraya yanamazdım da. 

Bu bir fırsattı benim için. Biraz daha uğraşırsam numarasını bile alabilirdim. Ya da neden hemen almayı denemiyordum ki?

"05********* numaram. Bu şekilde gönderim ücreti kesiliyor. Kendimi açıklamam için bir fırsatı hak ettiğimi düşünüyorum." yazdım ve ben de 10 kuruş gönderdim. Normalde hiç yüz yüze konuşmadığım birine karşı böyle numara verme huyum yoktu ama artık iplerimi koparmıştım. 

Yollarda Bulurum Seni | Yarı TextingHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin