sailed ship / michaeng

4

Mina

Çantamı sırtıma taktığım gibi dışarı çıkarken, bir yandan da Momo'nun numarasını tuşluyordum. Saat gece 3'tü ve bu saatte yurdun dışarısında olmam başıma atılmaya kadar büyük tehlikeler açabilirdi, çaldırdığım numara telefonu açınca hızlı adımlarımın yanında derin nefeslerle konuşmaya çalışıyordum.

Beni bugün idare etmen gerekebilir Momo, bir kerelik yardım etsen?

Karşıdan gelen mırıltılı iç çekiş sesi ile gülümsedim ve bir nevi suratına kapayarak adımlarımı hızlandırdım. Sahilde Chaeyoung ile sevgiliyken buluştuğumuz banka doğru ilerlediğimde orada oturan bir silüet görmemle iyi olduğunu bildiğimden derin bir iç çekmiş, başına bir şey gelmediğine şükretmiştim. Yanına gittiğim gibi sarılıp başını boynuma yaslarken, bir yandan saçlarını okşuyordum. Hıçkırıklarla ağlaması beni ne kadar üzse de, bana daha çok bağlanmasına izin veremezdim. Sakinleştiğinde bedenini kendimden uzaklaştırarak elimi yanağına götürmüş, baş parmağımla göz yaşlarını silmiştim. Chaeyoung tekrardan ellerini belime sararken sakin kalmak adına derin bir nefes almış, kafamı yukarı kaldırarak gözyaşlarımın geri gitmesini sağlamıştım. Tekrardan telefonumu çıkartıp Bambam'i aramış, arabayla bizi yurda götürüp götüremeyeceğini sormuştum. Aldığım cevaba karşın teşekkür ederek telefonu kapamış, Chaeyoung'un başını dizlerime yatırarak yüzünü izlemeye başlamıştım. Mırıldandığı şarkıyla hafif bir tebessüm etmiş, onu böylesine üzmek zorunda kaldığım için kendime tekrar lanet etmiştim. Çalan korna sesiyle ellerimizi birleştirmiş ve ayağa kalkmıştım, arabaya doğru ilerlerken bir yandan uyuyor mu diye Chae'yi kontrol ediyordum. Elimi cebine sokarak telefonunu almış, kilidini açarak yüzünü taratmıştım. Konuşmalarımızı silip tekrar cebine koyduğumda, bedenini arka koltuğa oturtmuş ve yanına oturmuştum. Uyuması için başını omzuma yaslayıp Bambam'e dönmüş, konuşmuştum. "Yugyeom ile aranız nasıl?" Hafif mırıldanıp arabayı çalıştırdığında aralarının düzelmediğini anlamış, daha fazla üstelememeye karar vermiştim. "Hâlâ trip yiyorum, bir şey söylesem de dinlemiyor." Kafa sallayarak cama doğru dönmüş, dışarıyı izlemeye başlamıştım.