HANDE
Elimi yüzümü yıkayıp mutfağa geçtim ve kahvaltı hazırlamaya başladım. Duygu'yu kaldırmadım çünkü dün benden daha fazla yoruldu ve dinlenmesi gerek.
DUYGU
Gözümü açtım ve yataktan kalktım. Üstümü değiştirip odamdan çıktım. Mutfaktan nefis kahvaltı kokusu geliyordu , acıktığımı anladım. Ama bunları Hande yapmıştı neden beni kaldırmadı ki. Hande'ye ayıp oldu diye geçirdim içimden ve hızla mutfağa gittim. Gözlerim aniden masadaki yiyeceklere kaydı ve hemen Hande'nin yanına gidip bende yardım ettim ama her şey hazır olduğundan sadece kızarmış olan ekmekleri masaya yerleştirdim.
Masaya geçtiğimizde ise ilk Hande konuştu.
"Bugün arkadaşlarımla seni tanıştırmayı düşünüyorum Duygu , eğer sen de istersen seni Tuğçe ve Aslı'yla tanıştırayım." dedi aslında ben yeni tanıştığım kişilere hemen güvenmiyorum yani onu ilk önce tanımam gerek. Ama yine de tanışmak isterim.
"Olur, tanışalım." dedim , Hande'de bana sadece gülümsemekle yetindi.
***
Kahvaltımızı yapalı 1 saat olmuştu. Masayı toplayıp odamıza (hazırlanmak için) geçtik.
Üstüme kırmızı belinden bağlamalı bir elbise giydim. Ve hafif makyaj yapıp odamdan çıktım.
ELBİSESİ
MAKYAJI
Odadan çıkmam ile Hande'nin odasından çıkması bir oldu. Üstünde omuzları açık , en çok siyah renk olan renkli bir elbise vardı o da benim gibi hafif makyaj yapmıştı. Hande güzel bir kızdı ve gayet güzel olmuştu.
HANDE'NİN ELBİSESİ
HANDE'NİN MAKYAJI
İkimizde evden çıkınca bir kafeye geçtik bizden 5 dk sonra Tuğçe ve Aslı geldi ilk önce Hande'ye gülümsediler ve sonra bana gülümsediler. Hande hepimizi tanıştırdığında Aslı ve Tuğçe'nin kardeş olduğunu öğrendim. Aslı'nın üzerinde siyah renginde omuzları açık ,düz, şık bir elbise vardı. Fakat kardeşi olduğunu öğrendiğim Tuğçe dar siyah pantalon giyip üstüne kısa kollu giyip kısa kollunun arkasını poposunun üstüne bırakmıştı. Normal giyinmesine rağmen müthiş duruyordu.
Kızları incelemeyi bırakıp garsonun önüme bıraktığı kahveyi içmeye başladım. O sırada Tuğçe bana bakıp gülümsedi ve konuşmak için ağzını açtı.
"Duygu seni buralarda yeni gördüm yenisin galiba hiç Hande tanıştırmadı bizi bu zamana kadar."
Dediğim gibi ilk tanıştığım insanlara her şeyimi anlatmam bu yüzden kısa cevap verdim.
"Evet buraya yeni taşındım. " dedim gülümseyerek o da bana cana yakından uzak bir ifade ile gülümsedi ya da bana öyle gelmişti. Bilmiyorum.
Aslı lavaboya gitti . Hande ile Tuğçe bişey konuşuyorlardı ama dinlemedim. O sırada lavabonun oradan tiz bir çığlık yükseldi. Endişe ile lavaboya doğru koştuk o sırada lavabonun önünde bir adam elindeki camı Aslı'nın boynuna koymuş ve diğer kolu ile onu bize doğru döndürmüştü. Aslı'nın korktuğu belliydi bize 'beni kurtarın lütfen' diye bakış atıyordu. Adam "eğer bana Mervemi getirmezseniz bu kızı öldürürüm" diye bağırdı Tuğçe bağırarak konuştu "Deli misin nesin sen kardeşimi bırak" dedi. O sırada polisler gelmişti. Adam polisleri görür görmez elindeki camı Aslı'nın boynuna biraz daha bastırdı artık boynundan azıcık kan gelmeye başlamıştı . "Eğer bana mervemi getirmezseniz kızı şimdi öldürürüm bana mervemi getirin" dedi polisler hemen "beyefendi sakin olun ,o elinizdeki camı yere bırakın ve kızı rahat bırakın" dedi. Tuğçe delirirmişçesine elini saçlarına attı ve sesli bir şekilde of dedi ve bu sefer ağlamaya başladı. Bunu gören Aslı'da ağladı. 15 dk boyunca polisler onu ikna etmeye çalıştırdılar ve sonunda adam ikna oldu , adam karakola gitti. Aslı'nın boynundan fazla kan gelmeye başlayınca önceden çağırmış oldukları ambulans müdahale etti. Tuğçe ile Aslı evine gittiler ve sonra bizde Hande ile evimize gittik.
Eve gidince hemen odama geçip ılık bir duş aldım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ACI ve MUTLULUK
Dla nastolatkówÇok soruyorduk kendimize 'neden' sorusunu ama bulamıyorduk nedenini... Neden hep bizim başımıza geliyordu onca felaket ? Neden mutlu olamıyorduk ? Neden bu kadar çok üzülüyorduk ? Neden çıkmaz sokaklar bizi buluyordu ? Neden ? Bilmiyorduk. Ama umutl...