"Mutfakta" dedim.
'Anladım' dercesine kafasını salladı ve ellerini yıkamak için lavaboya gitti. Ben de o sıra mutfağa gittim.
"Handeymiş." dedim o da gülümsedi. Hande mutfağa girdi.
"Merhabalar hoş geldiniz." dedi Aras Bey'e.
"Merhaba hoşbulduk."
"Hande" dedim Hande'yi göstererek. "Aras Bey" dedim Aras Bey'i göstererek.
"Tanıştığıma memnun oldum Aras Bey." dedi Hande
"Ben de memnun oldum ama Bey kelimesini kaldırabilir miyiz ?" dedi
"Tabi" dedi Hande
Beraber masaya oturduk. Biraz sohbet ettik. Saat 21.15 olunca Aras Bey "Ben müsaadenizi isteyim saat geç oldu." diyerek masadan kalkttı.
"Siz bilirsiniz " dedim. Kapıya varmıştık.
"İyi akşamlar Aras Bey yine bekleriz." dedim Aras Bey ayakkabısını giyerken.
"Evet, yine bekleriz Aras , bu sefer yemek yemeye gel olur mu?" dedi Hande. Of Hande adamı yemek yemeye niye çağırıyorsun ki. Aslında tabi ki gelebilirdi ama Hande'nin amacı farklıydı.
"Tabii tabii gelirim." dedi Aras Bey sonra bana baktı gülümsedi ve "İyi akşamlar." dedi. Gülümsedim. Gitti.
Hande kapıyı kapatırken "Kızım senin Aras Bey bu muydu ? Adam çok iyi yalnız." dedi
"Öff ne benimkisi Hande , saçmalama lütfen." diyerek salona geçtim.
"He he taam taam. " dedi ama inanmamıştı . Anladım yani. Zaten anlamayan da yani...
"Eee niye burdaydı anlat bakalım." dedi Hande .
"İşten gelirken beni bıraktı . Ben de kahve içmeye davet ettim. O da kabul etti işte."
"Sadece bu mu?" dedi
"Binanın kapısının içerisine girince Bora ile karşılaştık. Bana 'kim bu' diye sordu. Aras Bey'i kastetmişti. Ben de 'patronum' diye cevap verdim." diyerek anlatmaya başladım...
"Ne yani seni kıskandı mı diyorsun Duygu ?" dedi Hande. Anlatınca heyecanlanmıştı.
"Evet , yanii, sanırım ya" dedim
"Kızım Bora'yı taklit etmiş işte , yani seni kıskanmışşş" dedi o sırada alkış yapıyordu.
"Oldu bu iş oldu oldu." dedi , sinsice gülümsüyordu.
"Kanka seni Bakırköy'e mi götürsek ? Bir baksınlar sana." dedim
"Gitmişken sana da baktıralım" dedi ve güldü
"Kanka ama adamın bir karizması var. Mutfağa girince bir şok oldum yani. Esmer tenli, siyah saçlı, saçları alnına kadar geliyor , üstünde takım var. Tam bir yürüyen karizma yaa" dedi
"Anlaşılan sen sevmişsin adamı . Al işte kendine." dedim
"Yok ben bakmam böylelerine sen bakarsın ama." dedi
"Handeeee" diyerek bağırdım. Hande ise gülüyordu. Sıkılmıştım bu muhabbetten çok sıkılmıştım. Yanımdaki yastığı alıp Hande'nin tam kafasına attım. Hande ise yastığı alıp benim kafama attı. Böyle 3 kere tekrarladık. Yastığa hiç bir şey olmamıştı ama biz yorulmuştuk ve saçlarımız elektrik çarpmış gibi duruyordu.
Hande'ye baktım. Bu haline kahkaha attım. O da bana kahkaha attı.
***************
Eveeettt bir bölümümüzün daha sonuna geldik.
Sizce bölüm nasıldı ?
Hande sizce Bakırköy'e gitmeli mi ? kjeferfıugr
Aras Bey'i azıcık kendime göre tanımladım. Ama siz kafanız da nasıl kurguladıysanız öyle de kalabilir.
Hadi ben kaçarrrr...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ACI ve MUTLULUK
Dla nastolatkówÇok soruyorduk kendimize 'neden' sorusunu ama bulamıyorduk nedenini... Neden hep bizim başımıza geliyordu onca felaket ? Neden mutlu olamıyorduk ? Neden bu kadar çok üzülüyorduk ? Neden çıkmaz sokaklar bizi buluyordu ? Neden ? Bilmiyorduk. Ama umutl...