Okula vardığımızda kurtuluşa ermiş gibiydim. Arabadan indim ve tam gidecekken bi durdum. "Teşekkürler." Dedim yanıma geldiğinde. Geçen gün baktığım belirli bir yeri görünmez yapma büyüsü ile ellerimizdeki işaretleri görünmez yaptım. "Eldiven giyersen belli olmaz. Bizim formamızda var zaten." Dedim Ve olduğunca hızlı uzaklaştım. Umarım tekrar onunla bu kadar yakın olmak zorunda kalmam. İlk tenefüsteydik. Direk sınıfa çıktım. Ve içi geçmiş denkinin yanına oturdum. Açım. Ne zaman diilimki. Çantamı bırakıp tekrar sınıftan çıktım. Kantinden tost aldım ve yiye yiye gene sınıfa döndüm. Hayatım böyle monoton giderken bi öküz içine sıçtı işte. Neden normal bi insan olamıyor ki ruh eşim. Umarım babam tekrar arayıp biri ile evlenmem konusunda tutturmaz. Çünkü artık bahanemde kalmadı. Neden sadece benim düşüncelerimi önemsemiyor ki...
Tostum bitti ve zil çaldı. Ders kimindi hiç hatırlamıyorum. 2-3 dakika sonra gene her zamanki umursamazlığı ile bakugou girdi. Gene derste hiçbir şey olmayacağını bildiğim için kafamı kollarıma gömüp sıraya dayadım. Uyursam daha kaliteli bir vakit olur.
"Bugün bi bok bilmediğinizi anladığım için size gerçekte öğrenmeniz gereken şeyleri öğreticem. Bahçeye çıkın." nE. Kafamı kaldırdım ve yüzüne baktım. Her zamanki laubaliği ile telefonuna bakıyordu. Herkes sınıftan tek tek çıkmaya başlamıştı. "denki" dedim kolunu sallayarak. "Kalk kız" kafası kaldırıp mal mal baktı. "Bahçeye çıkıyoruz hadi kalk." "He sen ne ara geldin." "Boş yapmada kalk hadi" "yo." "Ne hâlin varsa gör." Diyip gidiyoken. "Lan tamam geliyom." Diyip kalktı. Sınıftan çıktık ve arkamızdan o çıktı. Bahçeye indik. Sonra o geldi ve sıra hâlinde dizilmiş sınıfın önünde durdu.
"Bugün size normalde büyücülük okullarında öğretilmeyen ama size en lazım olan şeyi öğreteceğim... Fiziksel hareketler. Hadi ama gelecekte herhangi biri ile savaşırken olduğun yerde durup büyülerini söyleyeceğini mi sanıyorsun? Eğer şuanda sizi daha önce savaştığım kişilerin önüne atsam bir kişi sağ çıkamaz. Bana bunları kimse öğretmedi. Eğer ben olmasaydım sizde kendiniz öğrenmek zorunda kalacaktınız. Ve bu hiçte kolay değil." Dedi sırıta sırıta. Alay ediyormuş gibi konuştuğundan onu hiç ciddiye alamıyorum. Ve gerçekten kimle savaşmıs olabilir ki sağ çıkmayalım. Saçmalık.
"Abartmıyor musunuz?" Dedim o birine susmasını işaret ederken. Yanıma yürüdü ve önüme gelince durdu. Bildiğin tepeden bana bakarak. "Ne?" Dedi. "Y-yani. Ne kadar zor olabilir. Biri ile yumruk yumruğa dövüşmek zorunda kalmayız elbet. Sadece karşımızdakinin hareketlerinden sıyrılmamız yeterli olacaktır. Ve bu çokta zor birşey değil."
"Hıhıh. Evet kimse ile yumruk yumruğa dövüşmek zorunda kalmazsın. Haklısın ya. Geliştirdikleri büyü engelleyici bölge ve silahların alanına birşey girsede sıkıntı çıkmaz ya zaten. Kesinlikle aşırı kolay olduğu için neden arkadaşlarına göstermiyorsun?" Dedi geriye adımlayarak. "Beni yumruklamaya veya herhangi bir büyü ile vurmaya çalış. Ben büyü kullanmayacağım veya saldırmiyacağım." Ney ney ney. Bildiğin ona herkesin içinde saldırmamı istiyor. Keşke biraz çenemi tutabilsem. Eğer hiçbirşey yapmazsam rezil oluşan. Yaparsamda rezil olucam. Yok ya ne kadar zor olabilir. "Eğer bana herhangi birşey isabet ederse istediğin herhangi birşey yapacağım." Diye ekledi. İş ciddi rıza baba. Bu arada ben arka sokaklar izlemeye başladım. Gerçi izleyemiyorum o kadar uzun ki yetişemiyorum amk. Bende naruto, one piece falan izledim diye kendimi alfa sanıyodum. Bazı adamlar arka sokakları bitiriyor. Neyse konu bu değil işine dön izu.
Hadi ama belki rezil olmam. Onunla ilgili bir tane bile iyi izlenimim yok. Tembel aptalın teki gibi duruyor. Birkaç adım ileri geldim. Daire ile çevrilmiş savaş alanına yani "Hatta daha ileri gidiyorum." Dedi gülerek. "Ben olduğum yerde kalıcam. İleri veya geri gitmeyeceğim." Dedi. Bir beyinsize göre fazla özgüvenlisin...
(Bu kısımlarda deku büyüleri söylüyor ama ben büyüleri uydurmak istemedigimden buraya yazmiyacam)
Göğsünü nişan alarak basit bir yıldırım büyüsü gönderdim. Ve tam yıldırım geldiği anda geri eğildi ve hiçbir hasar almadı. Bi dakka öyle nasıl eğildi o. Ard arda başına ve ayağına nişan aldım. Yıldırımlar geldiğinde takla attı. OHA AQ. Hareketlerimi belli etmemeye çalışıyorum ama her şekilde anlıyor. Veya attıktan sonra ne yaptığına göre hareket ediyor. Belki de büyüleri sesli söylememeliyim. Fısıltılı olursa ne gönderdiğimi anlayamaz. Eğer bana geri dönecek bir büyü yaparsam şaşırabilir. Fısıltı ile büyüyü söyledim. Ve büyünün gelmesini bile beklemeden yere oturdu. Kafasının 1 cm üstünden geçti ve o esnerken büyü bana geri döndü ve yok oldu. "AMA NASIL-" "dudaklarını okuyabiliyorum. Ayrıca büyünün şeklinden bile hangi büyüyü yaptığını anlayabiliyorum."
