Bölüm 3

727 68 5
                                    

" demek ki uğur böceği hala orada. Öyle mi ?" Yaratılış kwamisi heyecanla başını sallarken plagg devam etti.

" olabilir. Kutuyu aldığımız zaman davranışları da dengesizdi. Kendi ile çatıştığı belliydi. "

Wayzz düşünceli bir şekilde kutuyu inceliyordu. Tikki'nin konuşması ile diğerlerine döndü.

"  sen ne düşünüyorsun Wayzz, usta ile uzun süre yan yana duran sensin. Sence bu duruma usta ne derdi ?"

Wayzz , Adrien'ın getirdiği peynirlere bir bakış attı. Gelen iştahı birden kaybolmuştu. Plagg onu anlayarak kaşlarını çattı ve peynirlerini yemeye koyuldu. 'Zevkleri kötüyse banane?' Diye içinden geçirip peynirleri götürmeye devam etti.

"  açıkçası fikirlerinizin haklılık payı var. Şu an bunu düşünmeyi bitirdiysek ve teoriniz doğruysa benim sorularımın cevabını düşünün." Tüm kwamiler ve Adrien Wayzz'e odaklandı. Kwami büyük bir ciddiyetle konuştu.

"  uğur böceği uzun süre akumalı kalırsa ve Hawkmoth'a her şeyi anlatırsa ne olacak ? Ya da uzun süre akumalı kalırsa kendisine ve dünyaya vereceği zararı nasıl önleyeceğiz ? Bence bunları düşünün " odada kocaman bir sessizlik oluşurken, tek ses plagg'in midesine inen peynirin sesiydi.

" plagg !"

" ama kesme şekerim, peynirden bahsediyoruz!"

***

O gün herkes ilk defa gardiyana karşılaşmanın ve ortaya çıkan sorunların verdiği ağırlık ile, düşünmeyi ve plan kurmayı sonraki güne bıraktı. Gece olduğunda tüm kwamiler kendilerine seçtikleri gizli köşelerde saklanırken, küçük yaratılış kwamisi kutunun kendine ait bölmesinden çıkarak etrafı kolaçan etti.

Kimse olmadığını görünce sessizce pencereye doğru uçmaya başladı. Tam pencereden geçecekken duyduğu sesle donakaldı.

" nereye kesme şekerim ? "

"  plagg, uyumuyor muydun ?" İçine kaçan sesi ile sordu küçük kwami. Üzüntüsü çok ağırdı. Sahibi, kahraman ve gardiyan olan biri akumalanmıştı.

Adrien kwamisi ile tikki'yi görse de önüne dönerek elindeki telefona baktı. Uğur böceğinin fotoğraflarına.

Yokluğunda kwamilere bakmayı sırtlanmaya hazırdı ama onun yokluğuna hazır değildi. Leydisini daha şimdiden özlemişti. Ve sanki bu gün onunla konuşan leydisi değil de bir ... bir canavardı.

Gözlerini kapatan genç çocuğun yaşları yastığını ıslattı. Daha ilk günden gardını indirirse leydisini nasıl kurtaracaktı ? Tabi ki aklından Wayzz'in de dedikleri geçiyordu.

Akumayı her seferinde yenmişlerdi. Bu yüzden Adrien akumalı birinin, uzun süre öyle kalmasının nasıl bir etkisi olacağını kestiremiyordu. Ya da uğur böceğini nasıl bu halden kurtaracağını. O çok güçlüydü.

' acaba seni kurtardığım zaman, kimliğini de mi öğreneceğim leydim ?' Genç çocuk aklından geçen cümle ile yaşlarına rağmen gülümsedi ve telefonu yanına koyarak uyumaya çalıştı.

O sırada, plagg'in bakışlarına pes eden tikki pencerenin kenarına oturdu. Yok etme kwamisi de yanına.

" bu gece dolunay pek de güzel "

" evet "

Somurtarak iç çekti kwami. Plagg üzgünce kesme şekerini izledi. Onun üzgün olmasını hiç istemiyordu.

"  siz ne yapıyorsunuz  ? "

İki kwami, Kaalki'ye baktı. Plagg pencereye yaslanarak cevapladı.

" konuşuyoruz "

" ne hakkında ?" Daizzi merakla başını CD'lerden kaldırdığında hepsi yavaş yavaş ortaya çıkmıştı.

" lütfen Uğur böceği'nin kötü halinden daha fazla konuşmayın. Korkuyorum " pollen yattığı küçük beze daha da sindiğinde Daizzi ve Mullo yanına gidip ona sarıldı.

" bir dahaki savaşa bende geleceğim " dedi ziggy inatçı bir sesle.

" sendeki bu keçi inadı olduktan sonra dünyayı keşfe bile çıkarsın ziggy " plagg umursamazca konuştuğunda ziggy kollarını bağlayarak arkasına döndü.

" burada savaşa gidecek biri varsa o da benim çömezler !" Barkk bağırarak göğsünü gururla kaldırdı. Ama yukarıya bakmaktan önünde duran kumandayı göremedi ve yere düştü. Tüm kwamiler kıkırtılarına engel olamadı.

Hepsi tatlı atışmalara ve konuşmasına devam ederken tikki somurtarak aya baktı. Sahibi ayı severdi. 'Acaba şu an ne yapıyor ? Belki o da beni düşünüyordur ' Diye geçirdi içinden.

" Plagg, gelsene " Sass'a başını salladı plagg. Tikkiye dokundu. Yaratılış kwamisi plagg'e baktı.

" geliyorum. Lütfen bir yere gitme ve üzülme. Onu kurtaracağız " tebessüm ederek başını salladı.

İki kwami uçarak odadan dışarıya çıktı. Sonrasında malikanenin çatısına oturdular.

" tikki belki bilmiyor ama sen biliyorsundur. Biri akumalı şekilde fazla kaldığında-"

" biliyorum yaşlı bunak. Hawkmoth onu bırakmadığı sürece sonsuza dek onun kurbanı oluyor. Ama bu uzun süreden kastın ne ? Sonuçta uğur böceği ve kara kedi usta funun yarattığı his canavarını durdurmuştu " sass üzgünce cevapladı.

" çünkü onun sahibi değişmişti. Değişmeseydi o da aynı şekilde kalırdı. Şimdi durum farklı. "  plagg kaşlarını çattı. Bu konuşmanın nereye gideceğini kestiremiyordu.

" kara kedi onu durdurabilir "

" ya durdurmazsa ? O zaman geriye tek bir seçenek kalıyor plagg "

" neymiş o?"

" biz kwamiler Adrien ve Marinette'den gizli , Hawkmoth ve Mayura'nın kim olduğunu bulmalıyız. Sonrasında mucizeleri alıp bu olanlara kökten son vermeliyiz "

Plagg hızla ayaklandı. Bu kabul edilir bir şey değildi.

" o kadar kolay olsaydı hepimiz şimdiden gönüllü olurduk. Hawkmoth bizi de yakalarsa asla geri dönemeyiz. Noroo'ya bak. O da geri dönebilirdi ama dönemiyor. Çünkü Hawkmoth'un elinde mucize kitabının bir kopyası var. Kwamilerle ilgili bilgiler sadece o kitapta gizli. Kendi kwamisini saklayan biri kim bilir bize neler yapar !"

" sen bilirsin plagg. Senin ve tikki'nin onayını almadan bunu kimseye söylemeyeceğim. Ama iyi düşün "

" bunda düşünülecek bir şey yok sass. Bunu tikki ve diğer kwamilere de söyleme. Bu konu hiç açılmadı gibi davranırsan iyi olur !" Yok etme kwamisi sinirle odaya uçtu. Sass de onu takip etti.

O sırada, herkesin kutuda uyuyor zannettiği yaratılış kwamisi, gizlice iki kwamiyi dinlemiş ve bir şey olnamış gibi kutusuna geri dönmüştü.

Duyduklarından sonra bir plan yaptı. Bu planı işe yararsa güzel şeyler olacaktı. Ama yaramazsa, Hawkmoth kazanmaya bir büyük adım daha atmış olacaktı.

Biraz çerezlik bir bölüm gibi oldu ama bir sonraki bölümü de bu gün yayınlayacağım. Umarım beğenmişsinizdir ❣🌹

Princess of justice Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin