Todoroki x Reader (Bnha x Reader)

Yurt

Beğenin lütfen 😽

Birkaç hafta sonra:

Kahramanlık dersinden çıkmıştık, özgünlüklerimiz üzerinde çalıştığımız için hepimiz çok yorgunduk.

"LAN, AMEYA!"

İçtiğim suyu bırakıp arkamı döndüm, Bakugou sinirli gözlerle bana geliyordu. Sırıttım, "Noldu yine, sinir küpü?"

"NİYE BENİM ÖZGÜNLÜĞÜMÜ KOPYALIYORSUN LAN?!"

"İzin mi almam gerekiyordu, kusura bakma bir dahakine izin isterim." Bunu söylerken yine gülüyordum.

Bakugou her zaman sinirli olan biriydi ama onu seviyordum, eğlenceli biriydi aslında.

Beni yakamdan tuttu, o sırada biri Bakugou'nun kolunu tuttu ve çekerek yakamı bıraktırdı.

Kafamı çevirdiğimde Todoroki'yi gördüm.

Todoroki'de soğuk ve sakin biriydi ama arkadaşlarına değer verirdi. Onu da seviyordum. Bakugou ve Todoroki sınıftaki en yakın 2 erkek arkadaşımdı.

"Ona bu kadar kaba davranma, Bakugou."

"Sanane lan!"

Aizawa bir anda sargıları ile üçümüzü sararak kendisine çekti. "Bana bakın, bir daha kavga ederseniz 3 gün yurt temizleme cezası alırsınız. Anladınız mı beni?"

Bağırmadan söylemesine rağmen sesi o kadar sert çıkmıştı ki, üçümüz de aynı anda aynı cevabı verdik. "Anladık efendim."

~~~~~~~~~~~~~~~

"AMEYA!" Yurtta yankılanan Bakugou'nun bağırışı ile yerimden fırladım.

Bu sefer ne bok yedim bilmiyordum ama Bakugou'nun öldürücü aurası o uzaktayken bile fark ediliyordu.

Koridorlarda ona yakalanmamaya çalışarak koşarken onun da adım sesleri duyuluyordu.

Tam kafamı arkama çevirip geliyor mu diye bakacakken önümde birine çarptım.  Bakugou sanıp korkuyla önüme döndüğümde Todoroki olduğunu görüp rahatladım.

"TODOROKİ!"

Todoroki tam bir şey diyecekken koridorun diğer tarafından Bakugou'nun sesi geldi. "MAL AMEYA! BURAYA GEL LAN!"

Todoroki'nin arkasına saklanarak onun kolundan tuttum. Todoroki bir bana bir Bakugou'ya bakıyordu.

"Valla bu sefer bir şey yapmadım!"

"Tişörtümü sen çaldın, değil mi göt?!"

"Ne tişörtü abi?!"

"ÜSTÜNDE PATLAMA RESMİ OLAN TİŞÖRTÜM!"

"YA BEN ÇALMADIM DİYORUM!"

"YALAN ATMA LAN! SENDEN BAŞKA KİMSE KIYAFETLERİMİ DIZLAMIYOR!"

"ALT TARAFI BİRKAÇ TİŞÖRTÜNÜ ALMIŞTIM GEÇEN HAFTA!"

Bakugou sinirli gözlerle bize yaklaştı, "VER LAN TİŞÖRTÜMÜ!"

Todoroki beni biraz geri ittirdi ve Bakugou'nun karşısında dikildi. "O tişörtü geçen gün Kirishima giymiyor muydu?"

Bakugou birkaç saniye afalladı, "Kırmızı kafa mı?" Birkaç saniye yere baktı ve düşünür gibi oldu. Sanırım o da onun giydiğini hatırlamıştı ki arkasını döndü ve bağırarak koridordan çıktı. "KİRİSHİMA!"

Derin bir nefes alarak duvara yaslandım, Bakugou'nun sinirli hâli çok yorucu oluyordu.

İlk başlarda hep sinirli olduğu için ona sinir oluyordum ama sonra bu eğlenceye dönüşmüştü.

Todoroki bana döndü, "Bence Bakugou'nun kıyafetlerini daha fazla dızlama."

Güldüm, "Kıyafetleri güzel."

Omuz silkti ve yürümeye başladı, "Herkesin kıyafetini dızlıyorsun..."

Yaslandığım duvardan doğruldum ve ben de peşinden yürümeye başladım. "Güzel kıyafet görünce dayanamıyorum. Hem, bazıları ben istemeden veriyor."

Gözleri bana kaydı, "Benden hiç almadın. Moda anlayışımı beğenmiyor musun?"

Birkaç saniye düşündüm, haklıydı, ondan hiç kıyafet almamıştım ama moda anlayışını beğenmediğim için değildi. Hatta moda anlayışı en çok hoşuma gidenlerden biriydi.

"Yo, moda anlayışın baya iyi."

Salona ulaştığımızda Midoriya ve Kaminari'nin televizyonda bir şeyler izlediğini, kızların masada oturmuş dedikodu yaptığını ve Bakugou'nun Kirishima'yı boğmaya çalıştığını gördük.

Onlara biraz yaklaştım ve eğilerek Kirishima'ya baktım. "Yardım ister misin dostum?"

Zar zor eliyle 'İyiyim.' işareti yaptı ama biraz daha nefessiz kalsa bayılacak gibi duruyordu. Gülerek tekrar doğruldum, "Sen bilirsin, sana iyi boğulmalar."