Bebek Evi

3.bölüm Annem...

2002 YILI
KEMAL VE ASU ELLERİNDE BİR BEBEKLE EVE GELİRLER. HERKES KAPININ ÖNÜNDEDİR VE HERKES BEBEĞİN YANINA GELİR.

Asu: Melek ile tanışın

HERKES ÇOK MUTLUDUR VE GÜLÜMSEYEREK BİRBİRLERİNE BAKIYORLARDIR.
BİR ARABA DAHA GELİR VE İÇİNDEN ORHAN VE MELTEM (ORHAN EN BÜYÜK KARDEŞ MELTEM DE ONUN EŞİ) İNERLER. YÜZLERİ ASIKTIR;

Meltem: Çocuğum yaşayamadı

ORHAN MELTEM'E SARILIR, ECE VE DURU (DİĞER KARDEŞLERİN EŞLERİ) MELTEM'İ KOLUNDAN TUTARAK OTURTURLAR.
ASU YAKLAŞIR VE BEBEĞİNİ MELTEM'İN KUCAĞINA VERİR. [TUHAF BİR BAKIŞMA YAŞANIR]

16 YIL SONRA
MELEK ÇEKMECELERİ KURCALAMAKTADIR
M: Anne küpem nerde?
Asu: Çekmecelere bak.
M: Baktım yok.
Asu: Daha iyi bak.
M: Anne, hadi yardım et, Bora bekliyor.
Asu: En alt çekmeceye bak.

Melek, alt çekmeceyi açar ve bütün çekmeceyi boşaltır, küpesini bulamaz ama tekrar yerleştirirken bir kağıt dikkatini çeker,
- Evlatlık başvurusu-
Asu odaya girer
A: Buldun mu kızım?
Melek, hızla kağıtları yerine koyar ve dikkat dağılmış bir şekilde,
M: Hayır bulamadım, neyse ya, önemli değildi, ben gideyim.
Hızlıca Evden çıkar.

GÜNÜMÜZ - SORGU ODASI

K: Günaydın Melek, artık birşeyler anlatmaya başlayacak mısın, 3 gün oldu?
M: Ah, günler ne kadar da hızlı geçiyor değil mi?
Komiser gözlerini devirir.
K: Evet, gelelim sorulara, yarışmadan sonra seni arayanlar, ne dediler? Kim, senden, hangi sırrı gizlemeni istedi?
M: OO! Ben bunların hepsini şimdi söylersem sonra ne yapacağım?
K: Melekciğim, lütfen bildiklerini anlat da kurtulalım
M: Peki, sonra ne olacak?
Komiser, sorar gibi bakar
M: Ben söyleyeyim ne olacağını, peşime düşecekler sonra da beni öldürecekler.

K: Biz seni koruma altına alacağız, merak etme.
Melek kafasını çevirip,
M: Evet, tabi, ona ne şüphe.
K: Efendim?
M: Mmm, ben, telefon joker hakkımı kullanmak istiyorum
K: Neyi?
M: Birini aramalıyım.
K: Kimi?
M: Bir arkadaşı.
Komiser bıkmış bir şekilde telefonu getirir, önce telefonu uzatır, sonra geri çekip,
K: Ama sonra anlatacaksın.
M: Bi' telefonu ver de sonrasına bakarız.
Melek telefonu alır, numarayı tuşlar ve komisere bakar.
M: Biraz, özel hayata saygı lütfen.
K: Ne yapmamı istiyorsun, kulaklarımı mı kapatayım?
M: Kapının önünde bekleyebilirsin.
K: Yok artık, seni burada yalnız bırakacağım, öyle mi?
M: Sadece telefonla konuşacağım ve zaten sen kapının önünde olacaksın ayrıca, çok merak edersin, güvenlik kamerasından izleyebilirsin.
K: İmkanı yok, hayır!
M: O zaman, daha uzun süre burdayız demek ki.
Melek Komisere bakarak omuz silker.
K: Sadece 10 dakikan var,
der ve odadan çıkar.

Melek, televizyonun sesini açar ve telefonu kulağına götürür.
M: Merhaba Aslı Yılmaz ile İP UCU mu?
Sunucu: Evet, kiminle görüşüyorum?
M: Çok az zamanım var, bu yüzden soru sormayın. Ben Melek Erdemir.
M: Asu, beni Meltem Yengemden Evlatlık aldı.

SORGU ODASI ÖNÜ
BİR POLİS HIZLA KOMİSERİN YANINA GELİR,
Polis: Melek nerede?
K: İçeride, neden ?
Polis: İP UCU'nda şu anda.

KOMISER KAPIYI ZORLAR VE BAĞIRIR
Melek! hemen kapat telefonu!

İÇERİSİ
M: Bu ailede toplam dört cinayet işlendi ve sayamayacağım kadar çok katil var.
Sunucu: Ne diyorsunuz siz?
M: İnanın bana, doğruları söylüyorum.
Asu: Kızım delirdin mi! neler diyorsun?
M: Sen benim öz annem değilsin, sen bir....

Komiser içeri dalar ve telefonu kapatır.
K: Sen ne yaptığını zannediyorsun?
M: Sen, itiraf etmemi istemedin mi, ben de itiraf ediyorum.
K: Sen gerçekten deli edeceksin beni!
M: Sessiz ol biraz, bakalım ne konuşacaklar
Komiser sinirle televizyonu kapatır.
M: Gerçekten merak etmiyor musun?
Melek, kumandayı alıp tekrar açar.

İP UCU
Sunucu: Bir dakika, ne oldu?
Asu: Melek bir kaç gündür sorguda, karakoldan aramış olmalı.
Sunucu: [Biraz sitem ederek] Bunu, neden bize daha önce söylemediniz?
Asu: Pek önemli olduğunu düşünmedik.
Sunucu: [biraz sesini yükselterek] Önemli olduğunu düşünmediniz mi?!
Asu: Çünkü hiçbir şey söylemeyeceğini biliyorum
Sunucu: Nasıl?
Asu, endişeyle Kemal'a bakar,
Kemal: Çünkü, o bile polise yalan söyleyemez.
Sunucu: Bu çok inandırıcı gelmese de süremiz bitti. Yarın Meltem Hanım ve Orhan Bey'i de buraya çağıracağız ve evlatlık verme durumunu konuşacağız.

SORGU ODASI
Komiser televizyonu kapatır.
Melek, tuhaf bir şekilde sandalyede oturuyordur.
M: Hu! Hu! yarın ki bölüm çok eğlenceli olacak.
Komiserin kızgın bakışlarına maruz kalan Melek, oturuşunu düzeltir.
K: Neden böyle bir şey yapma gereği duydun ki?
M: Senden bir ricam var, telefonun yanında mı?
K: Yine mi? hayata olmaz!
M: Hayır o değil, Twitter'a girer misin?
K: Yine saçmalamaya başladın, sadece neden yaptığını söyle?
M: Dediğimi yaparsan anlayacaksın.
Komiser Twitter'a girer,
M: Gündemde ilk kim var?
K: ''Melek Erdemir''... Ünlü olmak için yaptın, değil mi?
M: Hayır, girip bir kaç tweet okur musun?
K: ''Melek Erdemir'i yedirmeyeceğiz!!'' '' Küçücük kız ailesiyle ilgili herşeyi biliyor ve onlardan korkuyor YANINDAYIZ MELEK ERDEMİR''
''Melek'in polislere değil de programa itiraf etmesi herşeyi açıklıyor. YALNIZ DEĞİLSİN MELEK ERDEMİR''
M: Eninde sonunda itiraf edeceğim ve buradan çıkacağım Er ya da geç öldürülüceğim. Sizin korumanıza güveniyorum ama sosyal medyanın yanımda olması da iyi. ''Ailem'' bir daha gün yüzü göremeyecekler çünkü katil oldukları, kıytırık bi gazete haberinde değil, ulusal bir kanalda açıklandı ve insanlar buna inandılar, sonunda beni duydular.
K: Melek, biliyorum, korkuyorsun ama bize güvenebilirsin.
M: Güveniyorum ama artık, bu sadece sizin değil, tüm Türkiye'nin davası.