Bebek Evi

7. Bölüm: Artık Gidebilirsin

Komiser sorgu odasında girer.
K: Melek, ifadenin yazılı halini imzalarsan mısın?
Elindeki kağıt ve kalemi Melek'in önüne koyar.
M: Şimdi ben bunu imzalamazsam hiçbir şey yapamazsınız değil mi?
K: Evet ama imzalayacaksın.
M: Bir şartım var.
K: Melek lütfen sadece bir kere işimi yapmama yardım et. Şunu imzala da amcanları buraya getirebilelim.
M: Sen de lütfen bir kere benim istediğimi yap.
K: Bir kere de senin istediğiniz mi yapayım?
Elliyle tekerli bir masanın üstünde duran küçük televizyonu gösterir
K: Sen rahat rahat programını izle diye buraya televizyon getirdik-
M: Sen yaptığı iyilikleri saymaya başlamadan önce ben istediğimi söyleyeyim. Onları televizyondayken tutuklamanı istiyorum.
K: Ne? Neden?
M: Ah siz orta yaşlılar, asla anlamayacaksınız. Buraya geldiğimden beri bin kere anlattım; Onları medyaya rezil etmek istiyorum.
K: Bu söylediğin imkansız.
M: O zaman program başlayana kadar imzalamayacağım, dediğin gibi imzaladığım anda onları tutuklayabilirsiniz.
Komiser bıkkınlıkla: Bir kere ya, sadece bir kere her şeyi zorlaştırma.
M: Ben şartımı söyledim. Sakın ikna etmeye çalışma!
K: Yani yarın sabaha kadar burdayız.

PROGRAM BAŞLAMADAN BİRKAÇ DAKİKA ÖNCE
Polisler kapının önünde bekliyorlardır.
K: Hadi imzala artık!
M: Bir kaç saniye kaldı.
Program başlar başlamaz Melek imzayı atar.
Polisler hızla binayı terkederken Melek arkalarından bağırır.
M: Almadan gelmeyin!

İP UCU
Sunucu: Bugün tüm Erdemir ailesi yanımızda. Beraber Melek'in cinayet olarak nitelendiriği dört ölüme bakacağız ama şöyle bir sorun var ki ailede toplam iki tane ölmüş insan var. Hasibe hanım siz bu durumda ailenin en büyüğü, tüm çocukların annesi olarak ne demek istersiniz?
Hasibe: Muhtemelen Sevgi'imin sevgilisi Yusuf'tan bahsediyordu çünkü onlar beraber kaybolmuşlardı.
Sunucu: Peki ya diğeri?
Hasibe: -
Polisler studioya girerler.
Herkes şaşkınlıkla biririne bakar.
Sunucu: Ne oluyor?
Komiser: Selim Erdemir, Salim Erdemir, Duru Erdemir, Ece Erdemir; Sevgi Erdemir'i ve Yusuf Yılmaz'ı öldürme şüphesi taşıyorsunuz.
Polisler kelepçeleri takarken herkes hala şok içerisindedir.
Hasibe: Memurum bir yanlış anlaşılma olmalı, benim oğullarım yapmaz öyle şey.
Sunucu: Kes yayını, Kes!

SORGU ODASI
Melek yüzünde kocaman bir gülümsemeyle televizyona bakıyordur. Yayın kesildiğinde gitmek için ayağa kalkar ama sonra aklına gelen düşünce ile irkilir.

BİR SÜRE SONRA
Polisler gelirler ve tek tek herkesi sorguya almaya başlarlar.
Melek gizlice Selim'in bulunduğu odayı arar. Koridorun sonuna geldiğinde sonunda bulur ve içeri girer.
Melek: Selam
Selim: M-Melek? Senin burada ne işin var?
Melek: İfade veriyordum. Asıl senin burada ne işin var? Biri ihbar mı etmiş seni?
Selim: Sendin değil mi? Sen ihbar ettin beni.
Melek: Belki.
Selim: Ama sen nasıl bilebilirsin ki?
Melek: Ben senin yerinde olsam eşime ve kızıma güvenmezim.
Selim anlamaış bir şekilde bakar.
Polis içeri girer.
Polis: Melek?! Hemen çık buradan!
Melek: Tamam çıkıyorum, sadece amcama merhaba demek istedim.

Melek sorgu odasına geri dönerken başka bir polisin yanında ki Nehir ile karşılaşır.
Melek: Ah burası evim gibi olmaya başladı. der ve ilerlemeye devam eder ama kafasını çevirip arkaya bakmaktadır. Bu şekilde yürürken Komiser çarpar.
Komiser: Umarım eve gidiyorsundur.
Melek: Aslında hayır.
Komiser: Artık burada kalmanı gerektiren bir şey yok. İtirafı yaptın, kurtuldun.
Melek: Ama benim gitmek gibi bir niyetim yok, buradaki büyük partiyi kaçıramam.
Komiser: Melek işin bitti artık gitmene gerekiyor.
Melek: Siz Nehir'i ben olmadan konuşturamazsınız. O benden bile zor biri. Bırak da kalıp yardım edeyim.
Komiser: Şöyle bir anlaşma yapalım, sen şimdi evine git dinlen, eğer benim bir şeye ihtiyacım olursa seni ararım tamam mı?
Melek kollarını bağlar ve memnuniyetsizce etrafına bakınır.
Melek: İyi tamam, dua et çok yorgunum yoksa benden bu kadar kolay kurtulamazdın.
Komiser: Eşyalarını almayı unutma.
Melek kapıya doğru uzaklaşır.

MELEK'İN EVİ
Melek evine gelir ve kapıyı açar, içeri girer anahtarını ve montunu asar. Hemen kapının yanındaki mutfağa girer. Bir bardaki su içip birşeyler atıştırır. Ardından oradan çıkıp holün sonundaki odasına gider ve kendini yatağa atar.
Melek: Sanki bu heyecanla uyuyabilecekmişim gibi. [yanına döner ve mayışmaya başlar]
Melek: Orada büyük olaylar olurken ben burada dinleneceğim öyle mi? O çok bilmiş komiser eninde sonunda beni arayacak.
Uykuya dalar.

5 SAAT SONRA
Melek gözlerini açar ve yavaşça doğrulur. Telefonunu eline alır, saate ve bildirimlere bakar. Komiser onu aramamıştır. Yerinden kalkar ve banyoya gider ve bir duş alır. Duştan çıktığında tekrar bildirimleri kontrol eder, hala kimse aramamıştır. Banyodan çıkıp salona gider. Koltuğa oturup yiyecek bir şeyler söyler ve televizyonu açar.
Melek 1 saat boyunca her dakikayı telefon bekleyerek geçirir ama arayan yoktur. Sonunda dayanamaz ve hazırlanıp karakola gider.

KARAKOL
Melek içeri girer ve gördüğü ilk polise şunları söyler: Merhaba ben Melek Erdemir, dedem olan Mehmet Erdemir cinayet ile ilgili birşeyler biliyorum.

- Devam edecek-

Çok hastayım bu yüzden yeni bölümün gelmesi biraz sürebilir :(