"Tell me what is loveee" Baekhyun sesini tizleştirip şarkıyı söylerken heyecanlandığı için ayağa kalkmış ve el hareketlerini de katmıştı. Chanyeol onun bu sevimli görüntüsüne gülmemek için ellerini ağzına bastırdı ve sakin durmayı denedi.
Baekhyun'un son zamanlardaki hobisi şarkı söylemekti ve Chanyeol inkar edemezdi ki Baekhyun'un güzel bir sesi vardı. Tek sorun şarkıyı söylerken kontrol edemediği yüz ifadeleriydi.
Eğer üzücü bir şarkı söylüyorsa yüzü fazla ağlamaklı oluyordu ve bu Chanyeol'u güldürüyordu.
"Yine ne var?" Dudaklarını bükerek sordu. Devamlı Chanyeol'un ona gülmesini sevmiyordu.
"Sadece çok tatlısın" Chanyeol kısa olanın nefesini tuttuğu için şişmiş yanaklarına öpücük kondurduktan sonra geri çekildi.
"Bunu tatlı olmak için yapmıyorum!" Baekhyun yerinde tepindiğinde Chanyeol onu nazikçe kucağına çekti. Baekhyun hemen Chanyeol'un göğsüne sokulduğunda uzun olan kıkırdamıştı.
"Mutlu musun?" Chanyeol Baekhyun'un saçlarını okşamaya başladığında sordu. Her ne kadar kendisi mutlu olsa da Baekhyun'un hislerini bilmiyordu. Chanyeol kesinlikle ona aşıktı. Sevimliliğine, yeteneklerine, takıntılarına ve diğer her şeyine. Onun evinde kaldığı kısa sürede bunlara alışabilmişti ama bazen sadece Baekhyun'un kendisine karşı çok da özel şeyler hissetmediğini düşünüyordu.
"Tabi ki de dev. Neden?" Baekhyun gülümseyerek söylediğinde bu Chanyeol'un kalbinin günlük çarpıntılarından birine sebep olmuştu.
"Seni seviyorum" Aniden Baekhyun'un beklemediği bir an söylediğinde kucağındaki Baekhyun dondu ve gözlerini kırpıştırdı. Sıcaklık yanaklarına doğru ilerlerken kollarını çoktan Chanyeol'un boynuna dolamıştı.
Uzun olanın gözlerine bakmaya cesaret edemeden boynuna fısıldadı.
"Ben de seni seviyorum" Sesi boğuk çıksa da Chanyeol duyabilmişti. Suratındaki gülümseme büyüdü ve Baekhyun'u boynundan geri çekti.
"O zaman annemlerle tanışmaya ne dersin?" Baekhyun duraksadı ve hızlıca onaylamaz şekilde kafasını sallamaya başladı.
"Kız kılığına girmiş ve çocukla ilişki yaşamak! Beni sevmezler" Baekhyun somurtarak söyledi ve oturdukları koltuğun biraz ilersinde olan masayı gösterdi. Üstünde kız kıyafetleri varken çekindikleri bir fotoğraf duruyordu.
Chanyeol gülümsedi ve Baekhyun'u kucağından atıp ayağa kalktı.
"Bekle beni giyinelim ve çıkalım" Baekhyun somurttup kafasını salladığında Chanyeol tekrar dudaklarına minik bir öpücük bıraktı ve içeri koştu.
*****
"Şaka yapıyorsun" Baekhyun ağzı kocaman açılmışken kız kılığına girmiş olan Chanyeol'a baktı.
"Annemlerin yanına böyle gideceğim. Eminim ki ikimizin de tuhaf olduğunu bu yüzden uyumlu olduğumuzu düşünecekler" Chanyeol suratındaki sırıtma eşliğinde söylediğinde Baekhyun sadece gözlerini kırpıştırmakla yetindi.
"Çok güzel" Baekhyun fısıldadı.
"Eğer kızlardan hoşlanıyor olsaydım seninle çıkardım Yeolie" Baekhyun söyledi ve kollarını uzun olanın beline doladı.
"Ya da çıkmazdım. Çok uzunsun" Kısa olan somurttuğunda Chanyeol kollarını onun beline sardı.
"Şimdi annemlerin yanına gidebilir miyiz?"
"Önce fotoğraf" Baekhyun telefonu çıkarıp fotoğraflarını çektikten sonra gergince Chanyeol'un elini tutup kafasını salladı.
Aslında ailesinin bir sorun çıkarmayacağını biliyordu. Dürüst olmak gerekirse Bay ve Bayan Park'ı tanıdığı kadarıyla umursayacaklarını bile zannetmiyordu. O sadece 'sevgili'sinin ailesi ile tekrar tanışacağı için gergindi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SHE Has Got A "Thing"
Fanfiction"Şaka yapmıyorum Jongin. Onun gerçekten bir 'şeyi' var" "Pekala acaba hiç onun bir kız olmayacağı fikrini düşündün mü?" "Tanrım! Imkansız...değil mi?"
