Y/N: Bugün Pazar!! Adagdsafda normalde bölüm için bu kadar hevesli olanın okuyucu olması gerek ben neden inatla hergün bölüm atma peşindeyim acaba T.T Neyse siz okuyun.
Chanyeol etrafa bakmadan sadece ayaklarına odaklanmış bir şekilde yürüyen Baekhyun'u izliyordu. Kısa olan tamamen dalmıştı ve etrafında olanlardan pek de haberi var gibi görünmüyordu. Chanyeol zaten fazlasıyla gergindi ve Baekhyun'un dibinden ayrılmayan Dara yüzünden onunla konuşamıyordu.
Aslında ne konuşacağı hakkında bir fikri yoktu ama yine de nedense ondan özür dilemek istiyordu. Onun dün gece yaptıkları şeyden dolayı durgun olduğu belliydi.
"Noona gerçekten yeter! Git yemek falan ye" Baekhyun bıkkınca bağırdığında Dara oflayıp büfeye ilerledi. Sonunda Chanyeol Baekhyun'un yalnız olduğu gördüğünde gülümsedi ve onun yanına yürümeye başladı. Yine de Baekhyun'un fazlasıyla dalgın olduğunu fark etmişti. Baekhyun araba yolunun kenarından yürüyordu ve devamlı dengesini kaybedip takılıyor ya da yola doğru kayıyordu. Arkadan gelen arabayı fark ettiğinde gözleri Baekhyun'u buldu. Arabayı fark etmiş gibi görünmüyordu ve yolun ortasına doğru yaklaşıyordu.
Chanyeol şaşkınca kısa olana baktı ve araba ona doğru gelmeye devam ederken hızla Baekhyun'u belinden tutarak yoldan çekti.Baekhyun gözlerini kırpıştırarak ellerini Chanyeol'un göğsüne dayadığında Chanyeol öylece Baekhyun'un suratına baktı. Hafif dalgalı saçları rüzgarla kıpırdıyordu, gözleri şokla büyümüştü. Aynı zamanda minik burnuda kızarmıştı. Chanyeol sadece içinden geçenleri söyledi.
"Sen...çok güzelsin" Baekhyun bir kere daha şok olurken Chanyeol ne yaptığını yeni fark emişti. Baekhyun'un belini bırakıp onun kendinden uzaklaşmasını sağlarken az önce söylediklerinin dudaklarından nasıl çıktığını bile bilmiyordu. Tanrı aşkına, bir erkeğe güzel olduğunu söylemişti! Park Chanyeol'un kendine gelmesi gerekiyordu kesinlikle.
"Y-yani demek istediğim" Chanyeol kekeleyerek bir şey anlatmaya çalışsa da ne söyleyeceğini bile bilmiyordu zaten. Baekhyun'un da onu dinlediği söylenemezdi. Beklemeden koşarak kaçmıştı.
Baekhyun şu iki günde olanlara inanamıyordu gerçekten de. Tamamen aptalcaydı, aslında geçin 2 günü son zamanlarda olan her şey saçmaydı. Kız kılığına girmesi, Chanyeol ve MinHee'nin sevgili olması, Chanyeol'un onun erkek olduğunu anlamaması, Baekhyun'un Chanyeol'la yatması, Chanyeol'un Baekhyun'a güzel olduğunu söylemesi. Daha başka ne olabilirdi ki? Chanyeol'la evlenmek falan? Baekhyun iç çektiğinde yürümesini durdurdu ve sırtına uzun bir varlığın çarpmasıyla yerinde sekti.
Chanyeol! Baekhyun kaşlarını çatarak Chanyeol'a döndüğünde uzun olan gergince Baekhyun'a baktı.
"Git MinHee'yi falan ara, benden uzak dur!" Baekhyun MinHee'nin kendisi olduğunu unutarak söyledi. Chanyeol ürkek bir tavırla kafasını salladı ve telefonunu eline aldı. Baekhyun, Chanyeol numaraları tuşlarken yaptığı hatayı fark etmişti. Harika, Chanyeol şu an kendisini arıyordu. Chanyeol'un telefonu kulağına götürmesiyle kendi telefonu çalmaya başlamıştı. Chanyeol kaşlarını kaldırarak ona baktığında Baekhyun gülümsemeye çalıştı ve çalan telefonu gizlice sessize alıp kulağına dayadı.
"Selam Taozi" Baekhyun telefona karşı boş boş konuşurken Chanyeol'a üzgün olduğunu düşündüğü bir ifade sunup oradan uzaklaşmaya başladı. Bazen nasıl bu kadar aptal olabildiğini anlamıyordu. Aslına bakarsanız dün akşam sarhoşken her şeyi anlatmadığı için kendisiyle gurur duyuyordu. Sadece Chanyeol'la sevişmişti....sevişmişti. SEVİŞMİŞTİ! Baekhyun tekrar bu utandırıcı şeyi hatırladığında yanaklarının kızardığını hissetti. Kulağının dibindeki telefon çalmaya başladığında Baekhyun yerinden sıçradı ve hızla telefonu açtı.
![](https://img.wattpad.com/cover/31342732-288-k271917.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SHE Has Got A "Thing"
Fiksi Penggemar"Şaka yapmıyorum Jongin. Onun gerçekten bir 'şeyi' var" "Pekala acaba hiç onun bir kız olmayacağı fikrini düşündün mü?" "Tanrım! Imkansız...değil mi?"