Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
ᴄʜɪʟᴅᴇ • 𝘌𝘭𝘦𝘷𝘦𝘯𝘵𝘩 𝘰𝘧 𝘵𝘩𝘦 𝘌𝘭𝘦𝘷𝘦𝘯 𝘍𝘢𝘵𝘶𝘪 𝘏𝘢𝘳𝘣𝘪𝘯𝘨𝘦𝘳𝘴
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Attığın her adımda dizlerine kadar kara batıyordun. Snezhnaya gerçekten de çok soğuktu, neyse ki hazırlıktı gelmiştin. Gözlerini kısarak bir kaç metre ötede sana el sallayan uzun boylu, kızıl saçlı oğlanı farkettin.
Çok geçmeden zor olsada yanına varmıştın.
"Y/n! Sonunda geldin." dedi turuncu saçlı genç adam heyecanla gülümseyerek.
Arkandan esen kuvvetli rüzgar seni hafifçe ileri itti, kalın kabanın tüylü kapüşonuna biraz daha gömülerek kollarını birbirine bağladın.
"Childe, donuyorum." dedin soğuktan titrerken.
Childe senin kızarık yanaklarını ve burnunu görünce kıkırdadı.
"Isınmak için ne yapmamız gerektiğini biliyorum. Hadi savaşalım!"
"Ne... Childe, su vizyonuna sahipsin. Tam burada donarak ölmemi mi istiyorsun?"
"Haha, şakaydı."
"Çok komikti. Şimdi lütfen bizi sıcak bir yere götür."
Childe mahçup bir şekilde bir elini kafasına götürüp saçlarını karıştırdı, diğer kolunu da senin omzuna attı.
"Pekala pekala! Evim çok uzakta değil. Bu taraftan..."
Bir kaç dakika yürüdükten sonra kocaman bir malikanenin önüne geldiniz. Burası Childe'ın evi olmalıydı. Gerçekten de KOCAMANDI. Eh tabi o kadar paraya daha az bir şey beklemezdin ondan..
Meraklı gözlerle içeri girene kadar malikaneyi süzmüştün. İçeri girdiğinizde kapıdaki hizmetliye kabanını çıkarıp verdin. Fakat tam o sırada birinin belinden sarılmasıyla irkildin.
