Family Game ✔

ü ç

"Sen burada otur, ben hemen geliyorum."deyip Yoon'un yanından ayrılacaktım ki elimi yakalayıp gitmeme izin vermedi.

"Sen de otur."gülümseyip yanında oturdum.

"Ama ben burada oturursam babanı aramayız ki."

"Aa! Siyeon ve minik misafiri gelmiş! Merhaba ufaklık. Adın ne bakalım senin?"burada çalışan memurlardan biri olan Gahyeon her zamanki gibi neşeyle konuştuğunda Yoon elimi bırakmıştı.

"Yoon."

"Merhaba Yoon. Ben de Gahyeon. Hadi Siyeon'un işini yapmasına izin verelim, biz de o sırada kantine inip bir şeyler yiyelim. Olur mu?"Yoon bana döndüğünde kafamı olumlu anlamda salladım.

Gahyeon buraya gelen çocuklarla ilgilenen kişiydi. Çocuklar için rahatlatıcı, güven verici birisi olmaya çalışıyordu. Bunun için yapmadığı kalmamıştı. Şuan pembe olan saçları da buna dahildi.

Yoon ve Gahyeon el ele alt kattaki kantine inerken ben de beni bekleyen San'a döndüm.

"Çocukları çekiyorsun."alayla konuşan San'a hafifçe güldüm.

"İyi ki ben çekiyorum. Ya başkası bulsaydı onu?"sanki tenime soğuk su değmiş gibi irkildim.

"Çocuğun ailesinde sorunlar olduğu belli. Babasının yanında gülümsediğini söyledi. Bana babasının numarasını bulabilir misin?"dediğimde San beklediğim soruyu sordu.

"Babasının ismini biliyor musun?"

"Min Yoongi'ymiş."San kafasını salladı ve cep telefonundan birisini aradı. Tahminimce Seonghwa'ydı. Bu tip işlerle o ilgilenirdi.

"Seonghwa, Min Yoongi isimli kişilerin kayıtlarını ve telefon numaralarını bulmanı istiyorum. Ve olabildiğince çabuk olman gerek."

San telefonla konuşurken benim telefonum da çalmaya başlayınca San'ı rahatsız etmemek için masadan kalkıp biraz uzaklaştım.

Arayan Namjoon'du.

"Efendim Joon?"

"Nerede olduğunu sorabilir miyim?"

"Çocuk büro."

"Ne? Neden?"

"Başıma gelene inanamayacaksın."

"Sen anlat orasına ben karar veririm."

"Tam evden çıktım, arabama bineceğim, bir de ne göreyim! Bir çocuk!"

"Hep de seni bulur zaten böylesi."

"Özür dilerim. Cidden gelecektim ama mesleki özelliklerim engel oldu."

Namjoon'un göz devirdiğine emindim.

"Senin yüzünden Yoobin'le baş başa yemekteyim Siyeon. Bunu asla unutmayacağım."

"İyi anlamda mı kötü anlamda mı?"

"İkisi de."

Kıkırdadım.

"Hadi ama! En kötü ne olabilir ki?"

"Liseden beri böyle diyorsun yemin ederim, patlayacağım bir gün. Her seferinde böyle diyorsun ben de her seferinde atlıyorum. Sen- Ah sorun değil Siyeon. Ne yapalım. Bu sefer böyle oldu. Hı hı. Anlıyorum. Tabii canım iş önce gelir."

"Yoobin geldi değil mi?"ufak kahkahama engel olamamıştım. Resmen Yoobin gelince geri vites yapmıştı.

"Oldu o zaman. Yoobin'in de selamı var. İşin bitince onu arayacakmışsın."

"Tamam ararım ben onu. Siz keyfinize bakın. İkinizi de öptüm."deyip telefonu kapattım.

Liseden beri ayrılmadığım canım arkadaşım Kim Namjoon ve üniversitede tanıştığım bir başka arkadaşım Lee Yoobin'in arasını yapmak için bir yemek organize etmiştim ama Yoon'la karşılaşınca, gidememiştim.

San'ın masasına doğru ilerleken Seonghwa merdivenleri çıkmayı bitirmiş bizim bulunduğumuz kata giriş yapmıştı.

"Naber sarı?"kısa sarı saçlarıma ithafen konuştuğunda ona göz kırpıp San'ın masasının önündeki iki koltuğun birine o birinde ben oturduk.

"Min Yoongi adında pek fazla kişi çıkmadı. Üç kişi var. Biri ölü, biri kaza geçirmiş felçli kalmış, diğeri de aradığınız adam. Amerikalı bir kadınla evlenmiş, kayıtlara göre karısının birden fazla sabıka kaydı var. Barda kavga çıkarmak ya da onun gibi şeyler işte."

Seonghwa elindeki kağıtları San'a uzattığında San gözlüklerini takıp kağıtta yazanları okudu.

Bana da minik bir kağıt uzattığında çattığım kaşlarımla kağıda baktım.

Yoongi'nin telefon numarası.

"Adamın sabıkası falan var mı?"

"Yok. Kadın ne kadar belalıysa, adam o kadar temiz."

Kafamı olumlu anlamda sallayıp, telefonumdan kağıttaki numarayı aradım.

Hoparlöre de aldım ki San ve Seonghwa dinleyebilsin.

"Alo?"birkaç çalışın ardından Min Yoongi telefonu açtığında nefes nefeseydi.

"Min Yoongi ile mi görüşüyorum?"diye sordum.

"Evet benim, siz kimsiniz?"

"Ben Lee Siyeon. Yoon'un yanımızda olduğunu haber vermek için aradım sizi."

"Yoon mu? Buldunuz mu onu? İyi mi kızım?"sesi epey endişeli çıkmıştı.

"Hyung bulmuşlar mı?"diyen de arkadan gelen bir sesti.

"Evet, Yoon gayet iyi. Eğer çocuk büroya gelirseniz-"

"Tamam tamam. Hemen geliyorum."demiş ve telefonu kapatmıştı.

◖⚆ᴥ⚆◗
kurgu
hep siyeon'un ağzından yazılacak
yoongi'den olanları belirteceğim