the color of your heart ' xinyu

i will hug you

Zihao'dan~

Zihao: Hemen gidicek misin?

- Bilmiyorum Zihao... Emin değilim. Ama senden sır çıkmaz değil mi?

Zihao: Merak etme. Benden sır çıkmayacak.

- Şimdilik gidiyorum o zaman 😊

Zeyu bisikletini alıp hızlıca uzaklaştıktan sonra arkasından sadece bakmakla yetindim.

Zihao: Xinlong bunu duyarsa yıkılır...

Hanyu'dan~

Hanyu: Alo?

Zihao: Konuşmamız lazım. Aslında konuşmamalıyız ama sana güveniyorum Hanyu.

Hanyu: Peki yine aynı parkta buluşalım. Dışardayım. Oraya geçerim.

Zihao: Peki hoşçakal.

Zihao'yu ilk defa bu kadar gergin görüyordum. O yüzden elimi çabuk tuttum ve bir şekilde ondan önce parka vardım.

Zihao: GELDİİM!

Hanyu: Sakiin.

Zihao: Otur hemen!

Hanyu: Ne oluyor?

Zihao: Hanyu... Kimseye söyleme tamam mı?

Hanyu: Bu söylediğin şeye göre değişecek.

Zihao: Gerizekalı. Zeyu gidecek.

Hanyu: NE? BU ÇOCUK YENİ GELMEDİ Mİ???

Zihao: Babasının tahini çıkmış. B-ben ne yapacağım bilmiyorum. Xinlong ne hale gelecek farkında-

Zihao bir anda sustu. Benden gözlerini kaçırması ile ona imalı imalı bakmaya başladım.

Hanyu: Zihao? Xinlong ne alaka?

Zihao: Bana bildiğin şeyleri mi söyletireceksin? Gözlerini görüyorum. Tek kör olan Zeyu.
Xin'de öyle gerçi.

Hanyu: Sende mi biliyordun....

Zihao: Senin bildiğini de biliyordum.

Hanyu: Vay amk.

Aklıma gelen şey ile ciddiyete geri büründüm.

Hanyu: En azından Xin için. Bir yolu yok mu?

Zihao: Yok Hanyu... Zeyu'nun ne kadar kötü olduğundan haberin var mı? Gözleri kıpkırmızı idi. Bizden ayrılacağı için acayip üzgün.

Hanyu: Şşt. Sakın bizim maknaelerin haberi olmasın tamam mı?

Zihao: Ben ne diyorum mal.

Zeyu'dan~

Ağlamaktan şişmiş olan gözlerimi görmem ile daha da ağladım. Şimdi bizim çocukların önüne hiç çıkamayacaktım. Ne kadar uzağa gitsem bile onlarla olan iletişimimi asla kesmeyecektim. Gerekirse üniversiteyi burada okuyacaktım.

Şehir değiştirdiğimiz için bilemiyordum. Ve bu beni çok geriyordu. Stres ile başa çıkmak kolay değildi.

Zeyu's mom: Zeyuu kapıyı aç.

Asla rahat bırakmayacaktı. Onlarla ne kadar yakın olduğumu bilmesine rağmen böyle yapması beni daha da üzüyordu. Sadece biraz anlayış bekliyordum.

- Tamam! Eşyaları toparlarım.

Zeyu's mom: Haftaya cuma günü yola çıkarız. Arkadaşlarınla vedalaşırsın sende.

Siktir. Ne yapıyordum ben? Gidecektim ve ağlamam hiçbir şeyi değiştirmeyecekti. Harekete geçmeliydim. Fakat ne yapacaktım?

Aklıma gelen ilk kişi Xin oldu. Oysa sadece bir kaç hafta önce birlikte piknik yapmıştık. Hatırlaması bile hoştu. Sanki sıcacık olmuştum. Telefonumu alıp mesaj attım.

                         Chat

Sevimli çocuk:
Bu akşam arka sokağa gelir misin? Önemli bir konu hakkında konuşacağım.

Xinnie:
Bu günlerde tuhaf davranıyorsun. Hani birbirimizden bir şey saklamayacaktık?

Sevimli çocuk:
Xin... İyi değilim zaten. Dokunsan bile ağlarım!

Xinnie:
Durum ciddi mi.... Zeyu geleceğim. Tamam.

Sevimli çocuk:
Gelirken sıcak ve yumuşak bir şeyler giy!!! 💅

Görüldü

Sevimli çocuk:
Çünkü sana sarılacağım.

Görüldü
Mesajınız beğenildi

Yorum yapmayı unutmayın 💗💗💗💗