Evin kapısının açık olması rastlantı mıydı? Soluk soluğa ve bir o kadar tahrik olmuş haldeydi. Bir dakikalığına durup kendini dinledi. Kalp atışları normale dönüyor baş dönmesi hafiflemişti. Gözlerindeki kararma gitmiş artık sadece karanlığa alışmaya çalışıyordu. Başını kapıya yaslayarak düşündü. Ne olursa olsun yapması gerekenleri yapıyordu. İçindeki birşey , engel olamayacağı devasa bir dalga gibi büyüyordu. Yaptığı şey yasaktı ve bu onu daha da tahrik ediyordu. Korku , şehvet , heyecan hepsi bir anda hücum ediyordu beynine. Gece olduğunda karanlık onu bambaşka biri yapıyordu artık. Kendisine yıllarca dayatılan o , olmasi gerektiği kişi degil de , olmak istediği kişi oluyordu. Yapılmaması gerekeni yapmış ve en önemlisi tanrının emirlerine karşı gelmişti. Bu onu içten içe korkutuyor ancak bu korkunun verdiği hazzı hicbir şeyde bulamıyordu. Onu bu kadar değiştiren neydi , artık kendisi de bilmiyordu. Bedeninin her yanı tuhaf bir rahatlama ile ayri ayri boşalmıştı sanki. Bu gece ne olursa olsun , olması gerektiği yerdeydi ve kaçınılmaz olan herşey gerçekleşecekti. Ona yıllarca öğretilen herşey bir anda uçup gitmişti aklından. İç güdüleriyle hareket ediyordu ve kapalı gözlerinin ardında nedense tek bir görüntü vardı şu an. Avlanmak üzere bekleyen vahşi bir hayvan... Tanrı tarafından avlanacak olan vahşi bir hayvan...Sadece tek bir seyi çok iyi biliyordu ki " Tanrının teması ölümcül olurdu..."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Gecenin Kırmızı Rengi
Mystery / ThrillerSonuçlar , nedenlerin doğurmasını bekleyemeyecek kadar kesinse Tanrı hamlesini yapmış demektir!
