✨3✨

86 12 1
                                    

Multimedia'da Elvan :)

  Eve vardığımda süslenen bir anne beklemiyordum daha çok azarlamaya hazırlanan bir anne bekliyordum. Wooww gerçekten de babam zevkli adammış vesselam annemi bu halde görünce daha iyi anladım bunu. Ama durup dururken annemin bu hazırlığı,beni eve çağırması hayırdır ? "Anneee hayırdır ? "
" Kızım biz babanla yıldönümümüz için yemeğe çıkıyoruz. Sen de Elvan'ı çağırırsın ders çalışırsınız. Evi dağıtmadan ve komşuları tahatsız etmeden ." Dedikten sonra beni öpüp hazırlığına kaldığı yerden devam etti. Siyah mini düşük askılı bir gece kıyafetine açık mavi gece çantasını almış hafif mavi far ve parlatıcıyla tamamlamış saçlarını da maşayla su dalgası şeklinde yaptırmıştı . Ayakkabılarını da giydikten sonra arbada annemi bekleyen babamın yanına ulaşmış birlikte bana el salladıktan sonra yola çıkmışlardı. Onları yolculadıktan sora Elvan'a
-party hard bebek. Gelde çılgınlar gibi test çözelim :D mesajımı gönderdim ve
- 5 dakikaya oradayım :D cevabını aldım.
Gerçekten de tam 5 dakika sonra Elvan zilimizle kaldığı yerden ilişkisine devam ediyordu. Kapıyı açınca bir adet Elvan ve yanında bonus mini Elvan görmeyi beklemiyordum. "Sevgiliiimm" diye çığlık atıp boynuma atlayan Hakan'a Elvan yine kıskançlıkla " hayır benim gibi ablası varken nasıl seni daha çok seviyor anlamıyorum kii..!" Sitem ede ede içeri geçmişti. Ben " sevgilim ne zamandır beni sormuyor. Acaba unutuldum mu diye merak ediyordum." Diyerek Hakan'a sitem ederken " offf sevgilim sorma anaokulu çok yoğun her şeyin saati var uykunun,oyunun.. Vakit bulamıyorum ki" cevabıyla kahkaha atarak onu da kucağıma alıp Elvan'ın yanına geçtiğimizde elinde telefonuyla (yeni) bir şeylere bakıp hiddetlendiğini fark ettim. "Ne oldu ? Bir şey mi var ? "
"Yoo..hiç hiçbir şey yok "
"Elvann !"
"Ya yok bir şey Berk ona haber vermedik diye sitem ediyor."
"Emin misin?"
"E..evet" öyle olsun bakalım dedikten sonra Hakan'a süt kendime ve Elvan'a da kahve hazırlamak için mutfağa geçtim. Kahveleri,sütü ve çikolatayı da tepsiye bıraktıktan sonra salona geldiğimde Elvan elinde hala telefonla fakat şimdi sinirinin yanında üzüntüyle telefonun ekranına bakıyordu. Artık ciddi anlamda endişelenmeye başlıyordum. Çünkü Elvan zaten normalde neşeli, kolay sinirlenen bir tip değildi. Sinirlendiği nadir zamanlarda da sinirle anlatır,sayıp söver içini dökerdi . Üzerine gitmeyip onun anlatmasını beklerim . İstediği zaman anlatır zaten . Yanına gidip kahvesini bıraktıktan sonra o "teşşekkürler" diye mırıldandıktan sonra telefonunu çekip ekranını kilitleyip masaya bıraktım. Tabiki de özelini karıştırmayacaktım. Test kitabını önüne itip 'ders vakti itiraz istemem ' bakışımı gönderdikten sonra sorularımla boğuşmaya başladım. Aslında derslerim kötü değil hatta iyi bile sayılır ama yine de eğer Türkiye gibi bir ülkede öğrenciyseniz 90 yaşınıza kadar bile çalışsanız yetmez. Sınav sisteminin gözü kör olsun! 10 dakika sonra Elvan'ın elinde kalem , gözlerini kitba dikmiş kalemi çevirdiğini fark edip izlemeye başladım. Bir süre sonra gözleri dolunca baktığı yerden gözünü çekince. Ona baktığımı fark etti. "Dalmışım.." Dediğinde "Elvan üstüne gelmek istemiyorum ama neyin var anlatmayacak mısın ? "
"Eylül ben ben bilmiyorum. Lanet gitsin ki bilmiyorum. " demesiyle ağlamaya başlamış ben de şaşkınlıkla ona bakıyordum ki kendime gelip Hakan'ı görmemesi için odama götürüp ona renkli kalemler verdikten sonra Elvan'ın yanına salona geçip ona sarıldım. " şşşhh geçtii tamam.."
"Eylül.."
"Tamam sonra konuşuruz ağla canım ben yanındayım."
"İyiki yanımdasın." Dedikten sonra bna daha sıkı sarılıp hıçkırıklarla ağlamaya başladı....

KIRMIZIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin