fire on fire | yoonmin ✓

2; Eylül gibiydin, ezdin geçtin beni.

BTS Jungkook - My Time eşliğinde yazdım bu kez.

•25062021 / 02.11

Eylül gibiydin benim için, saçlarıma karışırdın önce, sonrasında savrulacağım kadar sert eserdin. Yerimde durmakta zorlanırdım ben, zayıftım. Bilmen gerekirdi fakat bana dair hiçbir şeyi bilmek istememiştin sen.

Takipleşmenin ardından bir kaç hafta sonrasında sevdiğim bir şarkının video-edit'ini hikaye olarak paylaşmıştım. Hikaye atmayı sevmememe rağmen, sırf o görsün diye hikaye atmalara başlamıştım. Hikayelerimi gören bazı arkadaşlarım merak edip sormuşlardı, "Jimin sen story atmazdın, sevmezdin ne oldu?" Diye. Diyemedim tabii ki, çocuğun biri beni fark etsin diye çabalıyorum, diyemedim.

Gülerlerdi bana belki, gülsünler istememiştim. Sadece beni fark etsin, konuşalım istiyordum. Arada bir bakıyordu hikayelerime, nasıl seviniyordum bilemezsiniz! Kalbimde bir kuş, kanatlanıp uçacak bıraksam, fakat bırakamam. Sokak sokak gezer, bulur onu, anlatır ona onun aklıma ne denli işlendiğini, sonra ne yaparım ben?

Kendimi fark ettirme çabalarımı, mücadelelerimi tek başıma idare ediyordum. İnanır mısınız, bir keresinde güzel çıktığımı düşündüğüm bir fotoğrafımı paylaştım, belki beni güzel görür, hikayemi yanıtlar diye. Fakat sadece görüp geçmişti.

Ertesi sabah arkadaşlarımla, teneffüste konuşurken içlerinden birinin hızlıca takip ettiği tüm kişilerin hikayesini geçişini gördüm. Usulca yanına oturup öylece hikayeleri geçişini izledim, dikkatini çektikten sonra telefonu bırakıp yüzüme odaklandı arkadaşımın gözleri.

"Ne oldu Jimin, ne diye öyle bakıyorsun?"

"Hiç," dedim omuzlarımı silkerken. "Sadece birşey soracaktım.."

"Neden çekiniyorsun ki?" Demişti bana, "Gel hadi sor bakayım."

"Sen, az önce takip ettiğin herkesin hikayesine neden bakmadan öylece geçtin?"

Arkadaşım, yüzüme anlamsızca bakarken hafifçe boğazımı temizledim.

"Yani, bakmak istemiyorduysan, bakmazdın.. ben, yani-" Lafı ağzımda gevelerken sinirlerim bozulmuştu, neden sürekli aptalca şeyler yapmak zorundaydım ki?

"Jimin.. insanların hikayelerine bakmayı pek sevmem. Ama içlerinde bazıları var, bakmadığımda küsüyorlar. Bende bakmış gibi yapıyorum. Hem sadece ben değil ki, herkes böyle yapıyor. Geçen bir arkadaşım tam tamına 16 story atmış, kafayı yiyecektim, hızlıca geçtim bende."

Herkes böyle mi yapıyordu.. o, o da böyle mı yapmıştı? Görmemiş miydi ona olan tüm çabalarımı?

"Jimin, nereye daldın?" Dedi, burnumun ucunu hafifçe sıkarken.

"Taehyung, birinin hikayelerimi hızlıca geçtiğini veya gerçekten baktığını nasıl anlarım?"

"Neden böyle birşey soruyorsun şimdi?"

"Boşver" dedim saçlarımı düzeltirken, "Boşver olur mu? Sadece nasıl anlayacağım, onu söyle bana.."

Taehyung yüzüme bir süre baktıktan sonra başını hafifçe salladı ve telefonumun kamerasını açtı.

"Şimdi, bir selfie çek." Demişti gözlerimin önüne gelen saçlarımı arkaya doğru atarken.

"Ne, neden yapıyorum bunu?" Dedim gözlerimi kısarak ona baktığımda.

"Jimin, sorgulama işte yap gitsin, birşey deniyoruz sadece belki hikayeni görmesini istediğin kişi görür." Buruk bir heyecanla onu sinirlendirmeden önce kafamı onaylamak adına salladığımda açık kameraya tatlı bir poz sundum ve selfie'mi çektim.

Telefonu Taehyung'a verdiğimde, "Oldu mu?" Dedim su şişeme uzanırken.

Kare gülüşünü ortaya çıkardı, "Olmuş, çok güzel olmuş hem de. Zaten çok güzelsin arkadaşım."

Ben hafifçe kızarırken, o telefonumla ilgileniyordu. Geçen bir kaç dakikanın ardından zil çalmıştı. Telefonumu cebine atıp derse odaklandığında bende odaklanmalıyım diye düşündüm.

Ders sonrası Taehyung sıramızın üzerindeki kitapları kapattı ve eli cebindeki telefonuma ulaştı. Galerime kaydettiğim fotoğrafımı hikaye kısmına aktardı ve bir kaç şeyle uğraştıktan sonra güzel bir gülümsemeyle bana doğru döndü. Uzattığı telefonum ve bakışlarıyla gidip geliyordu bakışlarım.

"Eee, şimdi ne olacak?" Dedim. Güzel gülüşü tekrardan yüzüne peydah olduğunda hafifçe yanaklarımı sıktı.

"Fotoğrafını hikaye kısmına aktardım ve bir anket etkinliği bıraktım, gel göstereyim." Sakince kafamı sallayıp ona doğru sokulduğumda, uygulamaya girip hikayemi açtı.

Gerçekten de dediği gibi fotoğrafımın altına anket bırakmıştı. "Peki bu anket ne işe yarayacak?" Dedim.

"Eğer anketlere katılmayı seviyorsa, elbet birine basacaktır. Sen de hikayelerine bakıp bakmadığını az da olsa görmüş olursun Jimin. Benim şimdilik elimden yanlızca bu kadarı geliyor, üzgünüm dostum."

"Sorun değil Taehyung, herşey için sana minnettarım. Benim için uğraşmış olman bile çok güzel."

"Hem iyi yönünden de bakalım" dedi ellerime uzanırken. "Ankete katılırsa başka anketler de deneriz, bir bakarsın o kişiyle konuşmaya başlamışsınız."

"Gerçekten.. benimle konuşmak ister mi ki?"

"Şapşal mısın Jimin? Sen çok iyisin, tabii ki de konuşmak ister. Biz bir kere şansımızı denedik bekleyip görelim, gerisi Tanrı'ya bağlı." Dedi.

"Pekala, bekleyip görelim.."

Medya'ya Jimin'in attığı story'i bıraktım. (:

Taehyung'un adının geçtiği bölüme Jungkook'un şarkısını bıraktım.. böyle de Taekook'çu biriyim işte. :D