Meraba arkadaslar biraz gec oldu biliyorum baska bir kitap yaziyorum arti yazdigim bolum yarisinin cogu silinmisti bende bilmiyordum meltem denen bir arkadasin sayesinde öğrendim.
Melteme cok tesekkur ederim :)
Mesaja baktığımda
"bardayım hande istanbula geri dönmüş kerem burda acele et seni bekliyorum"
Mesajı okuduktan burağı düşündüm neden birden böyle değişmişti ki evet kerem ve hande yüzünden böyle davranıyor olabilirdi fakat bu yaşananlardan sonra ben sanmıştım ki
-saçmalama aşkım siz sadece intikam için yanyana gelmiş iki yabancısınız ne yani çocuk senden mi hoşlanıyor öyle davrandığın için çocuk kötümü hissedecek kendini toparla az kaldı türkiyeye dönüyosun kendimi toparladıktan sonra deri şortumu üstünede siyah dekolteli birseyler giyip hafif bir makyaj yaptıktan sonra ayakkabılarımı giyip mutsuz bir sekilde aşağı indim.
Bara girdiğimde kesinlikle böyle yerlere alışamıyacağımı kafama not ederek kalabalığın içinde buragi bulmaya calışıyordum biraz sonra burak gülümseyerek eliyle burdayım demeye çalışıyordu.
Ne çabuk unutmustu nasıl bu kadar kolay yuzune maske takabiliyordu ona yaklaştığımda beni kendine çekerek sımsıkı sarıldı neden sarıldığını bilmiyorum ama bu beni çok mutlu etmisti
" kerem bize bakıyor"dediğinde ondan uzaklaştım eliyle belimden tutmuş bir şekilde konuşmaya devam etti"bize bakıyor etrafına bakma"dedi gülümseyerek
Yalancı gülümsemesi yüzünden gitmiş ve sadece bana anlyamıyacağım bir şekilde bakıyordu.
"Bugün öğrenmek istiyormusun"dediğinde cevap vermek yerine sadece kafamı evet anlamında sallayabilmiştim evet keremin beni sevip sevmediğini ögrenmek istiyordum mutlu edecekmiydi bilmiyordum sadece öğrenmek istiyordum birden bana yaklaşıp kulağıma fısıdıyarak
"Ögreniceksin hareket etme"dedi
Ne olduğunu anlamadan saçımı çekmisti hareket etmemeye çalıştım nefesi boynuma degiyordu birini bana bu kadar yakın olması hoşuma gitmiyordu onu ittirmeye çalıştığımda saçımı daha çok çekiyor saçımı çektiği için kafam egik duruyordu nefesi boynuma degince kalbim cok hızlı çarpmaya başladı ne yapmaya çalışıyordu kalbim çıkacak kadar çarpıyordu onu itmeye çalıştım bütün gücümü kullanmıştı fakat saçımı yine çekmiş ve ben anormal bir sekilde çığlık atmıştım karşımdaki kızın anormal bakışlarını görünce son bir defa onu ittiğimde yerdeydi ben yapmamıştım benim yüzümden değildi kerem onu üstümden çekmişti ve burak yerdeydi şaşırmıştım bunun anlamı tahmin ettiğimmiydi sevinmemiştim burak yerde olduğu için üzülmüştüm ve burağın keremi dövmesini istiyordum keremle burak kavga edince diğer kızlar gibi ne çığlık attım nede ayırmaya çalıştım keremin kavgada kötü olduğunu biliyordum burağın onu güzel döveceği aklıma gelince kötü gülüşümü yapıyordum biraz sonra bardaki insanlar onları ayırmaya çalışmıştılar. Bu neydi simdi ikisininde yüzünde kan yoktu ne biçim bir kavgaydı böyle burağa gülümseyip sarılınca işaret parmağını alnıma koyup beni itmişti ne yapmaya çalıştığımı anlamaştı ben ise suan ona masum kedi bakışımı yapıp gülümsetmeye çalışıyordum.Arkamdan gelen sesle korkmuştum arkama döndüğümde buğün otelde gördüğum kisiler karsımda duruyorlardı.
Burağın önüne geçtim ona zarar vermelerinden korkuyordum bardaki herkes bardan koşarak çıkıyordu herkes onlardan korkuyor olmalıydı ve kurtulmak icin kaçıyorladı buda demek oluyorki bunlar kötü adamlardı"Çekil" dedi karsımda duran siyah giyinmiş yüzünde çizikler olan korkunç adam
" çekilmiyorum gidin burdan"dedim cesaretli bir sekilde korktuğumu belli etmek istemiyordum fakat çok korkuyordum
"Polisi arıycam gidin burdan"dedim bağırarak.
Sinirlenmis ve korkmustum burak beni ne kadar itmeye çalışsada yerimden kıpırdamıyordum birini beni itmesiyle kendimi yerde bulmuştum camlara çarpmış olmalıydım canım çok acıyordu kalkmaya çalıştığımda ellerim kan olmuştu yerdeki camlar vucuduma batıyorlardı az önce birbiriyle kavga eden burak ve kerem simdi kotu adamlarla kavga ediyordu
Burak bağırarak "çık burdan"diyordu ben ise ayağa kalkamıyordum bütün gücümü toplayıp ayağa kalkmıştım kapıya doğru yürüdüğumde
Burak hala bağırarak
"Acele et dışarı çık " diyordu
Ben ise çıkmak istemiyordum arkama dönüp burağın dediğini yapmam gerek diyerek kendimi dışarı attım çok yavaş yürüyordum vucudumda kesikler oluşmuş acıyor ve yanıyordu bütün kolum ve bacağım kan içindeydi ben ise yaralarımı değil burağı düşünüyordum biraz sonra ayak seslerini duyduğumda korkarak arkamı döndüm burak ve kerem bana doğru koşuyorlardı burak elimden tutup koşmamı söylüyordu.çok sevinmiştim elini sıkıca tutup koşmaya başladım yüzüme değen sert rüzgar canımı daha çok acıtıyordu koşamıyordum vucudum çok ağrıyor ve damlayan kan damlacıkları giderek hızlanıyordu etrafıma baktığımda karanlık ıssız bir sokaktaydım daha çok korkuyordum arkamızdan gelen adamların burağa zarar vermesinden korkuyordum burak için koşmaya devam ediyordum ışığı olan sokağa doğru koşmaya devam ediyorduk daha fazla devam edemiyordum nefes nefese kalmıştım vucudum giderek ağırlaşıyordu ışıkları olan sokağa geldiğimizde durmuştuk
"Atlattık"dedi burak nefes nefese kalmış bir şekilde nefesini düzenlemeye çalışıyordu ben ise ağırlaşan vucudumu daha fazla taşıyamamış birden bedenimi soguk zeminde bulmuştum burak beni tutmaya çalışıyordu gözlerim kapanıyordu vucudumun ağrısı giderek fazlalaşıyordu ben ise sadece burağa gülümsüyordum"Aptal yaralanmişsın"dedi burak endişeli bir ses tonuyla
Yaramı sarman için gömleğini yırtacağın bölüm mü bu?
Dedim gülümseyerek gözlerine baktığımda endişeli bakışları hafif kendini belli etmek istemeyen gülümsemeye dönüşmüstü bu beni mutlu etmişti."Giysilerimi çıkarmamı istiyorsan söylemen yeterli" dedi aynı bakışla
gülümsemeye çalışıyordum olmuyordu konuşamıyordum savaşı kaybetmiştim
gözlerim dayanamıyordu yavaş yavaş bulanıklaşıyordu ne kadar burağı görmek istesemde göremiyordum
"Kapat gözlerini" dedi biri
masal anlatmaya çalışır gibi gözlerimi kapattıp burak yerine şimdi gördüğüm teksey zifiri karanlıktı