8- Kimsin sen?

28 3 0
                                    

İyi okumalar❤️ 
~Eda

Sıcaktan dolayı onun soğuk elleri vücuduma değdikçe hafif irkilmeler yaşasam da aldırmadan devam ediyordu. bacağını bacaklarımın arasına doğru yavaşça sokarken
"Adım Sullivan grey." Diyerek ellerini ince belimin üzerin de gezdirmeye başladı.

Bir dakika ya. Biz ne sik yiyoruz?

Olayın akışını bozarak onu kendim den uzaklaştırıp yüzüne dik dik bakmaya başladım. Pardon ama bu taciz oluyor?
"Bana dokunmayı kes!" Dedim ve omuzuna sertçe yumruk attım. Sullivan vuruşum dan mimik bile kıpırdatmadan dilini kırmızımsı dudağının üzerinde gezdirerek  yüzüne kocaman bir piç gülüşü yerleştirdi.
"Tüh oysa ki çok eğleniyor gibi görünüyordun." diyip baş parmağıyla burnuma hafifçe dokundu. Dokunmasıdan dolayı burnumun üzeri çıkılanmıştı.

Neyim var lan benim? Belki de uzun zamandın yapmadığım için  aklım şeyimdedir.

kafamı iki yana sallayarak önüme döndüm. Ortamın sıkışık olmasından dolayı bunalınca grey'e dönerek
"Ne zaman çıkıcaz burdan? ölücem sıcaktan."dedim bunalmış bir ses tonuyla. "Ne o hemen benden sıkıldın mı?" diye atarlı bir girişim de bulundu. kendisinin önün de olduğum için sert bir biçim de karnının ortasına dirsek indirince bu sefer acıyla öne eğildi. Canının yanması hoşuma gittiği için sessizce sırıttım.
Acıdan kafasını omuzuma gömerek "Çok kabasın."dedi yüzünü buruşturarak.

Evet birisini karanlık ve dar alan da orasına burasına dokunursan olacağı budur.

2 dakika geçtikten sonra telefonuma bildirim geldi. Arka cebimden telefonumu almaya çalışırken elim sullivan'ın aletine değdi. Dokunmamla birlikte hızlıca kafasını kaldıran sullivan gülümseyerek yanağıma doğru yaklaşıp;
"Mmh ama beni bu şekilde gaza getirmemelisin güzel çocuk." Diye fısıldı. Sullivan'ın bunu demesiyle birlikte gözlerimi kocaman açıp ne durumda olduğumu fark edince
"Sen kafayı yemişsin." diyerek kapıyı açtım ve yüzüne hızlıca kapatarak üzerine kitledim. Sullivan "Siktir ne yapıyorsun? Aç hemen şu kapıyı!" Diyerek yumruklamaya başladı kapıyı. Omuzumu silktikten sonra aşağı inmek için merdivenlere yöneldim. Etrafıma bakınınca her yer darma duman olmuş bir şekildeydi ve kimse etrafta yoktu.
"Tamam gitmişler demek ki relax."

Kapıdan çıktıktan sonra seri adımlarla eve doğru yürümeye başladım.
Telefonuma bildirim geldiğini hatırlayıp elimi arka cebime sokup telefonumu çıkarı-

Lan! telefonum nerde?

~Sullivan'ın bakış açısın dan~

Yüzüme kapattığı kapıyla birlikte sinirlenip kapıya hızlı bir şekilde vurarak bağırıyordum. fakat siktiğimin taşşaksızı beni hiç takmadan çekip gitmişti.

bana söylendiği esnada arka cebinden telefonunu çalmam ve öylece gitmesi...
"Aptal"

Cebimden araba anahtarımı çıkartarak kapının kilidiyle oynamaya başladım. Kiliti kırıp kapıyı açmam 2 dakika mı bile almamıştı.
Kilitlenmeye alışık olduğum için kitli bir şeyi açmak artık bebe oyuncağıydı...

Club'de olan personel soyunma odasına geçip üzerimi değiştirdikten sonra masanın oraya gidip elime kalem alarak ilay'e kısa bir not bıraktım.
siyah şapkamı takarak ardımdan kapıyı çektim ve mekandan ayrıldım.

İsmini bilmediğim bacaksızın telefonunu inceleyerek arabama doğru yürümeye başladım.
Eski ve kırıktı, yavaşça elimi üzerin de gezdirirken aklıma
Odada ki olanları hatırlayınca alt dudağımı ısırarak dalgalı saçımı sağ elimle karıştırdım.
Telefonunu açı-

"Bu bacaksızın neden telefonun da şifre
yok?"
...

Medya~ Sullivan

Medya~ Sullivan

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
ıslak dudaklar bxb Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin