1.BÖLÜM

123 14 4
                                    


MERHABA HERKESE.

İLK BÖLÜM GELDİ. UMARIM OKURKEN EĞLENİRSİNİZ.

MULTİDEKİ ŞARKI LEMAN'IN, VUSLAT İÇİN İÇİNDEN GEÇİRDİĞİ ŞARKI.

İYİ OKUMALAR... <3

*

Bankta oturmuş deniz sesini dinliyordum. Nasıl olurda bu kadar huzurlu olurdu.

Gözlerimi kapadım ve bu büyüleyici anı yaşamaya devam ettim. Yüzüme vuran, saçlarımı okşayan tatlı esinti ile gülümsedim. Sadece denizin dalga sesleri bana huzur veriyordu. Bütün ruhum yavaşça arınıyormuş gibi hissediyordum. Araya giren mehter marşı ile Kaşlarımı çatıp gözlerimi açtım.

Mehter marşı mı?

Etraf bulanıklaşıp yerini karanlığa bıraktı daha sonra ise gözlerimi araladım. Odamdaydım ve alarmım çalıyordu. Mehter marşı olarak.

" Safanur!" diye çığlık atarak yataktan kalktım. Küçük kız kardeşim şaka olsun diye alarmı mı mehter marşı yapmıştı.

Kardeşimin odasına girince etrafı tarafım hala uyuyordu. Sinsice sırıttım ve mutfağa koştum. Buz dolabında ki sürahiyi aldım ve Safanur'un odasına ilerledim. Odasına girip yatağına yaklaştım.

" Bismillahirrahmanirrahim" diyerek sürahiyi bocalama üstüne döktüm. Çığlık çığlığa yataktan sıçradı ve yere ayaklarımın önüne yapıştı. Ben kahkaha atarken o hala kendine gelmeye çalışıyordu. Odanın kapısı açıldı ve annem ile babam girdi. Ben hala kahkahamı durduramazken, annem ve babam bana bezmiş bir ifade ile bakıyordu.

Sorgu için babam beni yakamdan tutup odama sürükledi. Ben hala gülüyordum. Odama girince babama dönüp " Buyur aslan babam, bir tanem, en büyük hüsnü, en büyük hüsnü" dedim. Bana ' sen iflah olmazsın' bakışı atıyordu. Şirin olduğunu düşündüğüm gülümsemem ile babama baktım.

" Leman kızım. Geldin 22 yaşına çocuk gibi davranıyorsun." babamın bana sitemi ile ofladım.

" Ama Hüsnü başkan, sen olaylara bu yönden bakarsan biz anlaşamayız" ellerimi iki yana açıp ona teessüf eder gibi baktım. Bana gözlerini devirdi.

" Look at me Hüsnü başkan" dedim. Kurduğum cümlenin saçmalığı ile ikimizde güldük. Hemen sarıldım. Yine sıyrılmıştım işin içinden.

Kahvaltımızı yapınca üzerime ne bulduysam geçirmiştim. Çantamı alıp dışarı çıkacakken babam seslendi " Bugün 14 Şubat".

Bütün dünyam başıma yıkılmıştı. Dehşet içinde babam baktım. Hepsi bu halime kahkaha attı. Bugün lanetlenmiş bir gün idi bence. Her yerde sevgililer olucaktı. Sıkıntı içinde ofladım ve dışarı çıktım. Kafamı yerden kaldırmadım Allah korusun lanet bana geçerdi.

Biz saplarında günü olmalıydı.

Bir kafede gördüğüm yakışıklı ile ıslık çaldım.

"Hey maşallah. Analar neler doğuruyor be" kurduğum cümle ile tam adama ilerleyecektim ki biri geldi. Kadın!

Oturdu ve adamın elini tuttu. Ya ama hayır ya! Bu da mı kapıldı. Oflayarak yan masaya takıldı gözüm. Resmen gözlerim parlamıştı. Aradığım, hayallerimin adamı orada, önünde durduğum kafenin içinde oturuyordu. Karşısında oturan ağzını yaya yaya konuşan kıza baktım. Aşk böceğim halinden memnun değil gibiydi. Ben de el atardım bu olaya.

" Acelem yok hedefim sensin bebek" diye fısıldadım.

Aklıma gelen fikir ile hemen kafeye girdim ve hemen o masaya ilerledim. Masanın önünde durup elimi masaya vurdum. Kız tiz çığlık atınca göz devirdim. Tipik kız işte!

KARA SEVDA Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin