HAZİN SON / YARI TEXTİNG

~6~

Selamünaleyküm...

Satır arası yorumları unutmayalım.

Parça parça uyanarak uyuduğum garip uykudan çalan alarmla uyandım ne diye alarm kurduysam Allah'ım ya söylenerek kalkıp elimi yüzümü yıkayarak uzun zamandır yapmadığım şeyi yaparak annem ve babama kahvaltı hazırlamak için mutfağa doğru adımladım. Ilk önce çay koyup 4 yumurta da üstüne koyarak krep yapmak için malzemeleri çıkarıp harcı hazırlandıktan sonra kahvaltılıkları çıkararak bahçedeki masayı güzelce silerek tabakları oraya dizdim yumurtalara bakmak için mutfaktan içeri girdiğimde bana bakan annemle karşılaştığımda yapmaya çalıştığım kahvaltı ama beceremediğim için düşen omuzlarımla anneme bakmaya devam ettim.

"Çok mu ses yaptım niye uyandın " dememle bana doğru adımlamaya başladı. Omuzlarımı tutup alnıma buse kondurup dudaklarını çekmeden bir süre derin nefes çekip geri çekildiğinde dolu gözlerle yüzümü incelerken omzumda olan elini saçıma çıkartarak okşamaya başladı.

"Ne kadar özlemişim seni mutfakta görmeyi " dediğinde pınarlarımın dolmasını engelleyemedim saçımda olan elini tutup avuçlarımın içine alıp dudaklarıma yaklaştırarak uzun bir öpücük koyup ellerini bırakarak boynuna sarıldığımda belimdeki yerini aldı elleri, ne kadar bu vaziyette durduğumuzu babamın içeri ıslık çalarak girdiğindefark edip kendimi geri çekerek annemin yanaklarına sulu denecek şekilde öpücük kondurup babama doğru adımlayıp tabiri caiz üzerine atlayıp yanaklarına sulu öpücükler kondurmaya başladığımda kızgınlıkla çıkarmaya çalıştığı ama beceremediği sızlamalarını dinlemeden daha sulu öpmeye başladım.

"Hadi kahvaltı hazırladım soğmadan yiyelim "diyip hızlı adımlarla ocağa ilerleyip  sıcak kalsın diye altını kıstığım ocağı kapatıp çaydanlıkları elime alıp hâlâ durmuş beni izleyen ailemi görüp kaşlarımı çatıp

"Ne duruyorsunuz hadisenize" diyerek balkon kapısından çıkarak masaya adımlayıp masanın başına caydanlıkları koyarak yerime oturduğumda benimkilerin de yerini aldığını görüp yemeye başladım.

~~~
Kahvaltıdan sonra anneme yardım etmek istediğimde izin vermeyerek mutfaktan kovduğunda odama giderek yatağın üzerinde olan telefonuma bakıp dolabima yaklaşıp dışarı çıkmak için kıyafet bakınmaya  başladım.
Kot tulum içine de siyah tşhört giyip saçıma da büyük çıtçıtlı toka takip odamdan çıkıp salona gittim babam elinde kahvesiyle gazetesini okuyordu.

Arkasından dolaşarak boynuna kollarımı dolayıp "Afiyet olsun babacım" diyip yanağına kocaman öpücük kondurdum. Babamda gülerek alnıma bir öpücük kondurarak "sağol balım gel beraber olsun" diyince "Teşekkür ederim ama teklifini red edeceğim" dediğimde kaşlarını çatarak "neden" diye sordu

İşaret parmağımı iki kaşının ortasına koyup kaşlarını düzelterek "evde canım sıkıldı dışarı çıkacağım, malum 3 yıldır hiçbir şey yapamadım biraz gezmek istiyorum" diyince yüzünde buruk bir tebessüm oluştu "tabi kızım, git gönlünce eğlen bu senin hakkın" diyince yanağını öperek mutfaktaki annemin yanına gidip onada haber verip yanağını öperek evden çıktım.

İlk başta evimize yakın olan sahile giderek denizin tuzlu kokusunu içime çeke çeke yürümeye başladım. Yorulunca kendimi en yakın bankın üstüne atarak oturup gözlerimi kapatarak sesleri dinleyip güneşin tadını çıkarmaya başladım.

Üstüme gelen güneşin kesilmesiyle gözlerimi aralayarak karşımdaki 16, 17 yaşlarındaki genç çocuğa baktım. Elindeki kağıt helvayı bana uzatarak "Abla bunu bir abi sana vermemi istedi" diyerek kağıt helvayı gösterdi.

Elimi uzatıp kağıt helvayı almamla çocuğun yanımdan ayrılması bir oldu. Arkasından ne kadar seslensemde dönüp bakmadan gözden kayboldu.

Bakışlarımı elimdeki kağıt helvaya çevirdiğimde üstünde bir not olduğunu fark ettim. Notu yapıştığı yerden kaldırarak okumaya başladım.

"Tadını çıkar, portakal çiçeğim"

Yazıyı okumamla bunu gönderenin blinmeyen olduğunu anlamıştım. Demek ki kağıt helvayı sevdiğimi biliyordu.

Acaba bilinmeyen kimdi?

Etrafıma bakındığımda sadece kendi halinde takılan bir kaç kişiden hariç şüphe çeken kimse olmadığını kanat getirdiğimde elimde tuttuğum kağıt helvayı ambalajından çıkartarak kocaman bir ısırık alarak gülümsediğimde yükselen bildirim sesiyle bakışlarımı çantama kaydı helvayı bacağıma bırakarak telefonu çantamdan çıkararak gelen bildirimi gördüğümde istemsizce sırıttım.

Bilinmeyen:şu gülüşünü var ya herşeye değer.

Gönderilen:burda olduğumu nerden bildin.

Bilinmeyen: kuşlar haber verdi:)

Gönderilen: bak sen nasıl birşeymiş şu kuşlar.

Bilinmeyen: bizim birleşmemizi isteyen türden kuşlar;)

Yüzümde istemsizce oluşan gülümsemeyi silmeden oturduğum banktan kalkarak yürümeye başladım.

~~~~
Eve vardığımda teyzemlerin geldiğini anladığımda beni fark etmemeleri ümidiyle yavaş adımlarla odama doğru yürümeye çalıştım bakın çalıştım diyorum çünkü hemen fark edildim of ne güzel yatacaktım ben yüzüme kondurduğum tebessümle içeri adımlayıp kollarımı açarak

"Hoşgeldiniz, teyzem nasıl özledim"
Diyip ayaklanan teyzemi kucaklayarak sarıldım.

"Ee nerden esti böyle aniden "dedim otururken teyzem dediğime gülerek cevap verdi.

"Nerden esecek hazinim nasılsın diye görmeye geldik te yoktun."

"Hoşgeldiniz teyzem sahile yürüş yapmaya çıkmıştım evde canım sıkılıyor "

"Iyi yapmışsın kuzum " diyerek dizimde olan ellerimi avuç içine alarak öpücük kondurduğunda engel olamadım gözlerimin yine dolmasına ne sulu göz oldum ayol

"Aman ne sulu göz ettiniz beni durun size güzel bir kahve yapayım beraber içelim " diyip teyzemin yanağına sulu öpücük bırakarak mutfağa gittim.

~~~
Sahilde gezmenin üzerinde birde teyzemlere saatlerdir durmaksızın gülmekten ağıran bedenimle yatağıma attım kendimi gözlerimi kapayıp uyku pozisyonu aldığım zaman yastığın altında titreyen telefonu hemen elime alarak mesaj panelini açtığımda kalbim deli gibi çarpmaya başladı. Insan hiç görmediği sesini duymadığı birinden mesaj aldığında bu kadar heyecanlanır mı? Ben heyecanlanıyorum kimsin bilmiyorum bilinmeyen ama galiba hayatıma şimdiden iyi geliyorsun.

Ayy ben geldim uzun zaman oldu yazmıyordum telefonum yoktu annem el koymuştu ki hala onda kardesimden yazdım neyse çok sıkmim sizi hepinizi çok özledim:\

Instagram:
Der_y_aa