Sabah olduğunda Çınar evde değildi, masanın üstüne bıraktığı notu okuyunca sette problem çıktığı için gitmiş olduğunu öğrendi. 2 gün boyunca acil bir şey çıkmadığı sürece bir şey yapmayı planlamıyordu. Zaten yapacak bir şey yoktu, olan olmuştu belki de böylesi daha iyiydi. Bugünün tarihine baktığında yarının önemi aklına geldi. Yarın Serkan'ın doğum günüydü, her ne kadar yalnız kalmak istiyorum demiş olsa da Serkan'ın yanında olmasını da istiyordu. Doğum günü için de bu kadar olayın üstüne baş başa kalmaları ikisi için de daha iyi olur diye düşündü ama Serkan'ı buraya çağırsam olmaz, onu evden nasıl kuşkulanmadan çıkartabilirim diye düşünürken aklına Selin gelmişti. Çok bekletmeden Selin'i aradı.
"Selincim nasılsın?"
"İyiyim Feris Abla sen nasılsın? Olaylar olmuş."
"Oldu bir şeyler boş ver sen. Yarın Serkan'ın doğum günü."
"Evet Rüzgarla hediyesini aldık. Yarın da küçük bir şeyler yaparız diye düşündüm ama tabii siz ayrı kutlarsınız. Ben Rüzgar'ı alırım."
"Teşekkür ederim Selincim ama ben senden başka bir şey isteyecektim."
"Tabii ne?"
"Durumları biliyorsun o yüzden Serkan'a buraya gel desem anlar. O yüzden orada bir şeyler yapayım diyorum ama Serkan'ın evden uzaklaşması lazım. Tabii birde evin anahtarı lazım."
"Kolay anahtar bende var zaten. Yarın Rüzgarla birlikte dışarı çıkartırız Serkan abiyi. Sonra da ben Rüzgar'ı alırım onu da eve yollarım sen hazırım dediğinde."
"Tamam Selincim o zaman ben bugün anahtarı senden alırım. Yarında evden çıktığınızda haber verirsin."
"Tamam, görüşürüz." Telefonu kapatıp hediyeyi düşünmeye başlamıştı ki telefonu çaldı.
"Efendim Serkan."
"Nasılsın bugün?"
"İyi sayılırım, sen?"
"Seni özledim."
"Serkan konuşmuştuk bunu. Hani bana izin verecektin."
"Yarın bir şeyler yaparız belki diye aradım."
"Niye yarının bir önemi mi var?"
"Yoo yani yok ama bugün dinlenirsin yarın görüşürüz olmaz mı?" Serkan bozulduğunu fark ettirmemek için konuşmaya devam ediyordu ama doğum gününü unutacağını hiç düşünmemişti.
"Pazartesi görüşürüz Serkan. Evden dışarı çıkmak istemiyorum."
"Tamam sen nasıl istersen. Görüşürüz o zaman. Bu haberleri de çok düşünme."
"Denerim. Görüşürüz." Telefonu kapatıp gülümser.
"Şapşal unuttuğumu sandı. Bir de bozulduğunu belli etmemeye çalışıyor. Ah Serkan! Ayarlarımı bozuyorsun sen benim." Bütün gün hediye düşünmüş en sonunda aklına gelen şey için dışarı çıkmıştı. Selin'den anahtarı alıp, hediye işini de hallettikten sonra eve geri döndü.
.......
"Abi ne yapıyorsun?"
"Hiç senaryo okuyorum. Sen ne yapıyorsun?"
"Hafta sonu bugün, evde oturmuş senaryo mu okuyorsun?"
"Evet Selincim çalışıyorum işte."
"Rüzgar ne yapıyor?"
"O da oyuncaklarıyla oynuyor. Canı sıkılıyor biraz."
"Bugün saat geç oldu yarın dışarı çıkalım o zaman."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Küllerinden Doğan Aşk
RomanceAşkın zamanı olur mu? Doğru zamanın geldiğini nasıl anlarız? Ya da kime göre doğru zaman? Yıllar önce biten aşk yeniden alevlenir mi? Ya da aşk biter mi?