Bölüm 7

4 1 0
                                    

Ormana ulaştıklarında hala geceydi. Her şey gereğinden fazla sessizdi. Hayvanların çıkardığı çıtırtılar bile yoktu. Hatta hiç hayvan göremediler. Üçü de ters giden bir şeyler olduğunu seziyordu. Hızlarını azaltıp yavaş ve temkinli gidiyorlardı. Tek sıra halinde at sürmeye başladılar. En önde Borealis, hemen arkasında da Vivi vardı. Arctos ise en arkadaydı. Ağaçlar gür ve sıktı. Rahat hareket edilcek alan yoktu. Bu da onların birbirlerine yakın durmalarını engelliyordu.
Az sonra ağaçlar azalmaya başladı ve küçük bir tatlı su kaynağının yanında durdular. Borealis atından indi. Sırtına yavaş hareketlerle dokunup sevdi bir süre. Sonra hemen tatlı su kaynağının yanındaki bir ağaca bağlarken '' Hadi biraz su iç yorulmuşsundur.'' diye fısıldadı atın kulağına.
Vivi de gelip atını aynı acağa bağlarken Arctos koşa koşa su kaynağına gidip yüzüne bir avuç su çarptı. Ama avuçları o kadar büyüktü ki o suyla beni boğabilir diye düşündü Vivi. Su gerçekten çok berraktı. Daha ilerisinde bir kaç ufak balık salına salına yüzüyordu. Bu balıkları ilgiyle izleyen Arctos '' Bu yolculuk beni acıktırdı. Hadi bir şeyler avlayalım. Vivi sen de odun topla biraz ateş yakarız.'' dedi. Vivi ise atının üstünden bir çanta almakla meşgulken '' Bir bayana odun mu toplatacaksın? Borealis toplasın.'' deyip çantası olan eliyle onu işaret etti.
Kolunda bir hafiflik hissetti. Keskin bir rüzgar saçlarını uçuşturmuştu. Tekrar eline baktığında çanta yoktu. Birden irkildi ve atların bağlı olduğu ağaçtan gelen sesle birlikte oraya yöneldi. Çantası ağaçta bir ok tarafından isabet almış sallanıyordu. Kimse daha ne olduğunu anlamadan ikinci bir ok su başında balıkları izleyen Arctosun omzunun arkasına isabet etti. Büyük bir sarsıntıyla öne doğru düşerken elini yere koydu. Az daha yüz üstü suya yapışmaktan kurtuldu. Borealis belindeki kabzası da dahil her tarafı beyaz olan işlemesiz yatağanı çekerken '' Arctos'' diye bağırdı. Tekrar doğrulan Arctos omzundaki oku kırdı. Okun arka tarafında iki küçük yeşil tüy gördü.
- Goblinler, dedi.
Kahretsin diye geçirdi içinden Borealis. Onların burda ne işi vardı. Görülmemiş bir şeydi. Hızlı davranıp hemen korunmalıydılar.
Karşı istikametten gelen oklardan sıyrılmak için ikisi de ağacın arkasına doğru koşmaya başladı. Arctos ise koşarkan Vivi'ye baktığında donakalmış olduğunu gördü. Omzuna giren ok onu şoka sokmuştu. '' Vivi, kıpırdasana.'' diye bağırırken ona doğru koşmaya başladı. Diğer bir ok hemen onunla Vivi arasından vızıldayan bir arı misali uçarak ağaca saplandı. Kaybedecek zamanları yoktu. Omuzlarından tutup şiddetlice salladı. Vivi yine de kendine gelemedi. Bir inleme sesi daha duyuldu Arctos'tan. Sol baldırına bir ok isabet etmişti. Acıyla dizi üstüne çöktü. Okların geldiği yöne baktığında bir diğerinin hemen suratının ortasına çarpmak üzere olduğunu gördü. Artık her şey bitmişti. O ok onu alnının ortasından haklayacaktı. Belki de kafasını delip geçerdi bile. Bu kısa sürede aklından bunlar geçti. Ve ağzında belli belirsiz oluşan bira tadı onu mutlu etti. Gözlerini kapadı ve ölümü bekledi bir saniye içinde.

BorealisHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin