Diğer bölümlere bakmayı unutmayın~
'♡'
Derince içine çekildiği tatlı uykusu ve üstüne yattığı bedenin yaydığı sıcaklık ile huzurlu bir sabaha açmıştı Jimin gözlerini. O kötü günün üzerinden fazla zaman geçmemişti ama sanki hiç yaşanmamış gibi silikti kafasında. Çünkü o anda beline sarılı kolları ile masumca uyuyan beden öyle iyi hissettiriyordu ki hiç ama hiç üzgün hissetmiyordu.
Yemek saatinden önce alması gerektiği ilaçları olduğu için Taehyungtan erken kalkması gerekiyordu, bu yüzden her ne kadar istemese de sıcak yataktan çıkmak zorunda kaldı ve masada duran ilaç kutusuna adımladı. Bu aralar aldığı ilaç sayılarında ciddi bir artış vardı, doktoru güvenlik için dese de elbette Jimin bir şeylerin farkındaydı.
Avucunda duran renkli haplara bakmayı kesip hepsini bir anda ağzına attı ve bekletmeden şişedeki suyu kafasına dikti. İlaçların ağzında ve boğazında bıraktığı tatdan hoşlanmıyordu.
Yüzünü buruşturup şişeyi arkasında bıraktı ve yatağa adımladı, sıcak yer onu çağırıyordu resmen. Fakt sonrasında attığı adımları durdurmuş ve yönünü değiştirmişti. Aklında daha iyi bir şey vardı. Odanın camına gidip kapalı perdeyi araladı. Baharın sonuna yaklaştıkları için etraf soğusa da yine de güzel bir hava vardı dışarıda. Camı da hafifçe aralayıp temiz havayı güzelce içine çekti, sonra da odanın içine adımladı geri. Sessizce yatağa tırmanırken uyuyan bedeni uyandırmamaya özen gösterip ayak ucuna yerleşti. Dizlerini karnına çekip kafasını yaslamış ve uyumaktan şişmiş yüzüne bakmaya başlamıştı.
Günün en sevdiği saatleri, uyurken Taehyung'ı izlediği saatlerdi.
Çünkü en çok o zaman huzurlu ve narin görünürdü Taehyung. Öylesine masum uyurdu ki Jimin farkında olmadan dalıp giderdi ona. Baktıkça bakası gelir, baktıkça daha çok aşık olurdu.
Onunla yürüdüğü bu yolda yürüdükçe koşası gelir, koştukça da kaybolurdu o gözlerinde.
Sadece seviyordu işte, onunla birlikte yapmak istediği çok şey vardı. Mesela tekrardan denize gitmek istiyordu sonra beraber şehri gezeceklerdi, Taehyung'ı en sevdiği restorana götürecekti, sonra belki sıradan çiftler gibi film izlemeye giderlerdi.
Yaşanması mümkünken, yaşayamadığı mutlulukları vardı ve tüm bunları tadamadan gitmekten ölesiye korkuyordu Jimin, bu yüzden kararlıydı da. Taehyung ile olan bütün hayalini gerçekleştirecekti.Kafasında dolanan olası hayallerle kıkırtısına engel olamamıştı. Birazcık başı dönüyordu, doktor ilaçların yan etkisi olabileceğini söylemişti. Bir süre sonra fazlasıyla bulandığında ayağa kalkıp banyoya gitmek istedi, belki yüzünü yıkarsa rahatlardı. Savsak adımlarla düşmeden yürürken burnunda hissetiği ani sıcaklık ile durup elini burnuna attı. Eline bakmak için geri çektiğinde gördüğü kan olduğu yere zımbalanmasına neden olurken nefesini tuttu.
Bu cidden ilacın yan etkisi miydi?
"Jimin-ah." Taehyung'ın uykulu sesini duyduğunda ise başından aşağı kaynar sular döküldü, sanki biri tokat atmışçasına irkildi olduğu yerde. Kafası karmam çorman olsa da tek düşündüğü o anki halini Taehyung'ın görmemesiydi. O yüzden başına aldırmadan neredeyse koşarak tuvalete gitti ve kapıyı arkasından kilitledi. Birkaç saniye sonra da Taehyung belirmişti kapıda. "Jimin bir sorun mu var!?"
Jimin eliyle zapt edemediği kanları tuvalet kağıdı yardımı ile tutmaya çalışırken sanki görüyormuş gibi kafasını sallamıştı. "Ben iyiyim git lütfen." Kaşları çatılırken iki yana salladı kafasını Taehyung, sesi hiç de iyi gelmiyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sunlight Traces☪︎ vmin
FanfictionGülümseyen Taehyung Jimin'in dikkatli yüzünü süzdü, ifadesi biraz daha güldürmüştü onu. "Bana neden öyle bakıyorsun?" "Yüzünü unutmamak için." Taehyung'ın gülüşü yüzünde donduğunda Jimin boştaki elini kaldırıp usulca esmerin yanağını sevdi. "Bir son...