12. Bölüm

256 18 62
                                    

Bayrakları bayrak yapan üstündeki kandır. Toprak eğer uğruna ölen varsa vatandır.

Bayrakları alalım.

Multimedya: Kalbimi bıraktım.

Akın: Hemen karargaha dönün üsteğmenim.

" Emredersiniz komutanım."

Telsizi Yiğite verip Kübra başkomiserin yanına gittim.

" Yaralının var mı başkomiserim?"

Kübra: Yok üsteğmenim. Sizde?

" Allaha şükür bizde de yok. Akın albay karargaha dönmemizi emretti."

Kübra: Tamam üsteğmenim.

Ejder yalçınlara binip karargaha döndük. Akın albay Bahardan bir haber gelene kadar Hür-Kan timiyle hangarda beklemimizi emretti.

Kübra: Rabiayı aradın mı Adsız?

Zehra: Aradım başkomiserim. Her zaman dediklerini diyip ÜDKRK tekrarladı.

Yiğit: ÜDKRK?

Kübra: Üst düzey katı Rabia kurallarının kısaltması.

Nisa: ÜDKDK de denilebilir.

Savaş: O beyin kısaltması.

Bilge: Üst düzey katı deli kuralları.

Yağız: Deli?

Sevgi: Rabianın lakabı.

Konuşmalara umursamadan bahçeye çıktım. Acaba bahar şuan nerdedir? Nasıldır? Lütfen ona birşey olasın. Kendimi asla affetmem. Dayan Baharım bulunan seni.

Bahar Yıldırım

Sansarla şık bir mekana geldik. İçeri girdiğimizde ortada büyük yuvarlak bir masa ve etrafında birsürü sandalye vardı. Sansar bir sandayleyi çekince oturdum. O da yanıma oturdu. Biraz sonra Sansarın telefonu çaldı.

Sansar: İzninle bunu açmam lazım.

" İzin istemene gerek yok. Açabilirsin."

Benden biraz uzaklaşıp telefonu açtı biraz sonra yanıma gelip yerine oturdu.

Sansar: Patronlar geç kalacakmış siz yemeğe başlayın dediler.

" Tamam."

Bahar iç ses: Bundan tek şüphelenen ben değilimdir herhalde.

Değilsin iç ses. İnşallah aklıma gelen başıma gelmez.

Bahar iç ses: Silahını aldın  de mi?

Tabiki de aldım.

Biraz sonra yemeklerimiz geldi. Ne kadar yemek istemesemde Sansar oyunu anlamadım diye iki lokma yedim. Başın dönmeye gözüm kararmaya başladı. Sansara baktığımda bana bakıp gülüyordu. Gerisi kocaman bir karanlık.

Uyandığımda bir depoda ellerim iki yanda yukarda bağlı ayaktaydım. Deponun kapısı açılınca içeriye ışık girdi. Bir süre ışığa alışmak için bekledim. Alışınca karşımda Sansarı ve bir adamı gördüm.

Sansar: Hale şükür kalktın. Sabah oldu hâlâ yatıyon. İyi uyudum mu beri?

Sustum.

Sansar: Tabi siz bunlara alışmışsınızdır. Nede olsa bordo berelisiniz.

" Sanane it."

Sansar: Aaa çok ayıp Heja pardon Bahar diyecektim. İtiraf ediğim iyi oyuncuymuşsun. Bir ara inanıyordum.

TÜRK ASKERİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin