14. Bölüm

237 22 55
                                    

Şehidim rahat iyi
Biz bekleriz vatanı
Bu millet affeder mi
Sana kurşun atanı

Bayraklar

1 hafta sonra

Hergün olduğu gibi yine Baharın mezarına geldim. Fatiha okudum .Çiçek diktim. Toprağını suladım.

" Baharım. Bak sana yeni çiçekler getirdim. Hemde en sevdiğinden menekşe. Pınardan öğrendim. Güzel mi oralar? Bende gelmek istiyorum. Annem kesin sana kızıyordur 'oğlum sana çiçek getiriyor bana getirmiyor' diye. Babam seni çok sevmiştir. Beni niye tek bıraktın Bahar? Akın albay bana kafamı toplamam için bir haftalık izin verdi. Bende sizin köye gittim. Yokluğun çok beli ve Bahar. Hani gitmiştik ya sen her sabah erkenden kalkıp kahvaltı hazırlıyordun. Ne zaman yine güzel kokular gelse sen hazirliyormuşsun gibi geliyor ama sonra. Neyse boşver. Timde atakta durmaya çalışıyor. Time yeni bir keskin nişancı kelecekmiş engel olmuşlar. 'Bu timin tek keskin nişanlısı Bahar. Başkasına gerek yok.' demişler. Akın albay şimdilik time birşey demiyor ama o keskin nişancıyı time girdirmekte kararlı. Sadece zamanının gelmesini bekliyor. Aileni merak etme. Biz onlarla ilgileniyoruz. Sen kendine iyi bak oralarda. En yakın zamanda yanına gelicem. Artık sıra bende. Şehadet şerbetini ben içicem. Neyse ben gidiyom de geri kalan çiçekleride annemle babamın mezarına dikeyim. İyi ben kendine ben yine gelicem."

Diğer çiçekleride annemle babamın mezarına ekip suladım. Şehitliğin çıkışında timle karşılaştım.

Burak: Aşk olsun komutanım. Her gün Bahar komutanın mezarına geliyorsunuz ama bize haber vermiyorsunuz.

" İstediğin zaman sende gel Burak. Ben sana gelme demiyorum."

Yağız: Her gün buraya gelerek kendinize işgence ediyorsunuz.

" Yoo aksine iyi geliyor."

Savaş: Komutanım iyiseniz karargaha geçelim mi?

" Buraya kadar geldiniz Baharı görmeden mi gideceksiniz?"

Yiğit: Evet ya. Bahar çok kızar ziyaret etmezsek.

Beraber şehitliğe girdik. Baharın mezarına yaklaştığımızda Korayın sesini duyduk. Baharın mezarına oturmuş Baharla konuşuyordu.

Koray: Ah be Baharım. Dinleyecektin beni. Evlenecektin benle, bırakacaktın askerliği, oturup evde çocuklarımıza bakacaktın. Şimdi oldu mu böyle? Sen kara toprakta ben burda. Epeydir gelemedim o Turan şerefsizi yüzünden. Hangi yüzle geliyor o buraya? Onun yüzünden şehit oldun. Bak diğerleri anladı hatalırını gelmediler asla. Sansarıda öldürmüşler. Ben öldürecektim onu. Anlaşmamıza uymadı. O karayeli alacaktı bende seni. Ama karayel yaşıyor sen öldün. Olmadı bu Bahar. Ben seni çok sevmiştim. Dedimki kendime her zaman 'Unutursun Koray. İçin yana yana unutursun.' unutamadım Bahar. Ben seni asla unutamadım. Senden vazgeçemedim.

Dediklerini duyunca iyice sinirlenip o şerefsizin yanına gittim ve yakasına yapıştım.

" Senin ne işin ver lan burda?"

Koray:. Gene mi sen? Bir bırakmadın ki doyasıya sevgilimle konuşayım.

" Bak hâlâ sevgilim diyor. Duydum lan dediklerini. Sen mi dedin Baharın oyun kurduğunu Sansara?"

Koray: Evet ben dedim. Sansar size tuzak kuracaktı. Sizi öldürünce Baharıda bana verecekti. Böylece hem senden kurtulacaktım hemde Bahara kavuşacaktım.

" Yağız, Pınarı ara bunu terör örgütü ile işbirliği yaparak bir askerin şehit olmasına sebep olmaktan tutuklasın."

Koray: Nasıl kanıtlayacaksın bunu? Elinde kanıt yok.

TÜRK ASKERİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin