My Body Has Been Possessed By Someone [Novel Çeviri] Devam Etmiyor

12. Bölüm

Baba Alexandro Addiss, Kanna'nın eve girmesini yasaklamıştı.

Senin öne çıkmanı istemediğini söylemedi mi? Ve herhangi bir sosyal partiye gitmenizi ve sadece evde kalmanızı yasaklıyor mu?

Bu nedenle, Kanna son yıllarda Valentino malikanesinde yaşıyordu.

Dikkat çekmemek için babasına verdiği sözü tutmuştu.

Ama bu nedir?

Buraya kendi ayakları üzerinde mi geldi?

"Bu pis sürtük! O nerede?"

Buna rağmen kız kardeşim Lucy hastalandı ve o zamandan beri evdeki atmosfer hiç iyi olmadı.

Ama Kanna eve geri mi döndü?

"Kalen nerede? Ve neden Kanna'nın eve girmesine izin verdi?"

“Valentino Düşesi'nin Bayan Lucy'nin tedavisinden sorumlu olacağı söylendi."

"Ne?"

"Malzemeler hazır olur olmaz tedaviye başlayacaklarını söylediler. Genç efendi Kalen onları almaya gitti.”

"Bu çılgın-! Kanna nerede?”

"Laboratuvarda."

Hemen bodruma yöneldi.

"Hey pislik."

Aşağıya indim ve laboratuvarın kapılarını açtım.

Ve işte oradaydı, yüzünü ona dönmüş olan kız kardeşi.

Kanna aynıydı.

O hâlâ onun çok çirkin kız kardeşiydi.

"Seni görmek güzel."

Hayır, konuşmasını duyana kadar öyle düşünmüştüm.

Gür siyah saçları, dudaklarının altında açığa çıktı.

Kanna'nın dudaklarında geniş bir gülümseme oluştu.

O ürkütücü gülümsemenin olduğu bir yerde, ensesinde tüyler diken diken olmuştu.

"Şimdi ne diyorsun?"

Çok geçmeden alaycı bir kahkaha geldi.

"İlişkimizin nasıl olduğunu hatırlamıyor musun pislik?"

Sonra tekrar haber veririm.

Yürüdü ve Kanna'nın omuzlarını tuttu.

Yavaşça onun göz hizasına gelecek şekilde eğildi.

Yüzünü burnunun ucuna değecek kadar yaklaştırdı, ona alayla baktı.

"Hey pislik. Sen…"

Ve gördüm.

Saçları bir tarak gibi saçlarının üzerine dağılmıştı, kara gözleri ötedeydi.

“……”

Unuttum.

O anda, söylemeye çalıştığı şeyi tamamen unutmuştu.

Dili donmuş, hiçbir şey söyleyemedi.

Koyu uzun kirpikler, ince çift göz kapakları, bir geyiğinki gibi berrak gözler.

O sırada, ifadesine bakmak her şeyden daha zordu.

böyle mi görünüyordu?

Hiç böyle bir bakış oldu mu?