34- Kaç Bakalım Minik Tavşan

13.9K 703 296
                                    

Herkese selammmm!

Köyde olduğum için bölüm yazamadım. Geçtiğimiz gün aşı oldum ve kolumun ağrısı beni çok zorladığı için, yazmaya başladığım bölüm uzadı ve bugünü buldu. Gecikme için özür diliyor ve sizi bölüme bırakıyorum.

Medya: Selim 🐣

Keyifli okumalar 💙

---

"Yani... Annenin arkadaşı olduğu ne kadar doğru ki?"

Selin, Nil ve ben yemek masasında oturmuş çorbalarımızı kaşıklıyorduk. Bu esnada Selin'e mesajlardan bahsetmiştim ve bunun kritiğini yapıyorduk.

"Doğru olup olmadığına emin olamıyorum. İsmi çok tanıdık. Daha önce duyduğuma eminim. Elimde video da var. Somut-soyut her türlü kanıt var ama yine de ikna olmuş değilim."

"Ben de. Biz ne olur ne olmaz, babama haber verelim Alya. Daha önce de bu tür vakalar yaşandı, biliyorsun. En azından yanımızda hem bir ebeveyn hem de bir polis olarak durur."

Başımı sallayıp son kaşığımı aldım ve boşalan kaseyi lavabonun içine bıraktım. "Verelim. Bu sefer karşı çıkmayacağım."

Daha önce de birisi bana böyle yazmıştı. Selin bana o zaman da demişti amcama ya da babama haber vermemiz gerektiğini ama o zamanki aklımla buna engel olmuştum. Gerçekten annemin yaşadığını düşünmüş ve onun benimle iletişime geçmeye çalıştığına ikna olmuştum.

Sonrasında ise neredeyse kaçırılıyordum. Annemin yaşayıp yaşamadığını net olarak öğrenmek için beni kullanmak isteyen kötü insanlar olduğunu yine amcam sayesinde fark etmiştim.

Selin beni dinlemeyip herkese haber vermişti çünkü...

"Amcam ne zaman gelecek şehir dışından?"

"Yarın sabah çıkacak yola. Öğlene burada olur."

Selin, anladığını belirten bir baş hareketi yaptıktan sonra yemeğini bitiren kardeşine döndü. "Nil, hadi ellerini yıka da ödevlerini yap ablacığım."

"Ama abla," dedi Nil, hüzünlü bir ifadeyle. "Ben ödev yapmak istemiyorum!"

Ben Nil'in sevimliliği karşısında yumuşarken Selin yüzünde mimik oynamadan ona bakmaya devam etti. "Okullar açıldığı zaman da öğretmenine böyle dersin o zaman. Hiç kusura bakmayın küçük hanım, o kitap bitecek."

Nil, bir kaçar yol bulmaya çalışırcasına bana baktığında "Ben karışmam," der gibi ellerimi kaldırıp arkama yaslandım. Selin'den fırça çekmek niyetinde değildim.

Benden de destek bulamayınca oflayarak kalktı ve yanaklarını şişirip Selin'e baktı. "Senden nefret ediyorum, hıh!"

Saçını savurdu, gitti.

"Ben de seni çok seviyorum canım kardeşim!"

Selin ile Nil'in atışmasına gülümsedikten sonra boğazımı temizledim ve Selin'e yönelik konuştum. "Annenle konuştunuz mu hiç?"

"Hayır," deyip arkasına yaslandı. Ellerini karnının üzerinde birleştirip gözlerini mutfağın içinde gezdirdi. "En son geçen gün geldi ve Nil'e tablet verip gitti."

"Nasıl yani? Sizinle konuşmadı mı hiç?"

"Babam evde değildi. Zaten onun da babamın evde olup olmadığı saatlerin çetelesini tuttuğunu düşünüyorum da... Neyse. Benimle biraz sohbet etmeye çalıştı ama ben yüz vermeyince üstelemedi. Zaten eminim umrunda bile olmamıştır."

Sanal Aşk 1 | TextingHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin