Hassiktir. Abim bu!
Yamaç'ı çekip yumruk attı. Sonra yere yatırıp dövmeye başladı. Ben onları ayırmaya çalışırken Alperen ile Berk beni tuttu.
- Yaaa! Yeter abi!! Öldürücen çocuğu!
Diyip gözümden yaş düştü. Abim beni görünce durdu. Çünkü ağlamama dayanamaz.
- Bu şerefsiz ne yaptı biliyormusun?
- Abi sadece öptü beni.
Histerik bir gülüş atıp. Elini cebine attı ve telefonunu çıkarıp mesajlara girip elime verdi.
Ney?! Hayır... hayır... hayır...bunu yapmış olamazsın Yamaç.
Fotoğraf şöyleydi. Yamaç ve bir kızın uygunsuz halleri vardı telefonda.
Gözümden bir yaş döküldü. Ben seni sevmiştim.
Abime dönüp soğuk bir şekilde konuştum.
- Bırak.
- Alçin?
- Bırak dedim! Değmez.
Başka bir şey demeden çadıra gittim ve bavulumu toplayıp çıkardım. Çadırın önünde tüm ekip tamdı. Yamaç hariç . Gerçi umrda bile değil. Telefonumu çıkarıp. Güvendiğim bir adama gelip beni burdan almasını söyledim. Kimseye birşey demeden kampın çıkışına yürüdüm. Adam yakınlarda olduğu için 15 dakikaya gelicekti. Arabayı beklerken bileğimden tutulmamla oraya döndüm.
Yamaç!
- Ne var lan! Yediğin bok yemedi mi şerefsiz herif! Madem aldatacaktin niye sevdin puşt. Ulan piç ben seni niye sevdim ki. Aklım-
Yamaç beni kendine çekip dudaklarıma yapıştı. Tabi anında ittirdim onu.
- Ne yapıyorsun lan!?
- Alçin dinle beni. Ne olur.
- Neyini dinlicem lan?!
- Ya ben seni aldatmadım! Bana güvenmiyor musun?
- Hayır! O fotoğraftan sonra nasıl guvenebilirim acaba?!
- Ya ben her gece sizin evde değil miydim? Hem ben o kızı tanımıyorum. Fotoshop o fotoğraflar.
Ben öylece kaldım. Ama ya bu benim yanıma gelmeden olduysa.
- Ya benim yanıma gelmeden yaptıysan! Tamam o zaman sevgili değildik ama beni seviyordun! Seviyordun değil mi?
- Tabi ki seviyordum hala da deliler gibi seviyorum. İnan bana.
Niye içimden inanmak gelmiyordu. Ben Yamaç'ı gerçekten seviyor muydum? Yoksa benimki sadece bir hoşlantı mıydı? Bilmiyorum.
- Belki ben sana aşık değilim benimki sadece hoşlantı belki? Çünkü sana inanasım gelmiyor.
Yamaç hayal kırıklığı ile bana baktı. Yapabileceğim bir şey yok. Yamaç'a aşık olduğumu düşünmüyorum. Hem zaten fotoğrafı gördüğümde üzülmemiş daha çok sinirlenmiştim.
- Şaka mı yapıyorsun! Ne demek sevmiyorum!
Diyip bileğimi tuttu ve sıktı. Tıslayarak konuşmaya başladı.
- Ne demek o! Nasıl sevmiyorsun! Onca zaman bana yalan mı söyledin.
- Ben sana yalan söylemedim. O zaman öyle sanıyordum. Ama şimdi sana aşık olmadığımı anladım belki.
Yamaç bileğimi bıraktı ve gitti. O sırada araba da geldi. Arabaya bindim ve eve gittik. Adamı gönderdim.
Ben bir karar verdim. İstanbul'a geri dönüyorum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KIZIL KUŞ~Tamamlandı~
General FictionBen sosyal bir kızım ve yüzlerce arkadaşım var . Ama benim hiç bir sevgilim olmadı. Çünkü aradığım aşk bir türlü karşıma çıkmadı. Neden bilmiyorum ama bir gün hayatıma biri girdi ve o zamandan beri tüm hayatım daha da güzelleşti.O bana dünyanın en g...