-Alçin? Alçin uyan!
Gözlerimi açtığımda sahildeydim. Yanımda Doruk bana sesleniyordu.
- Ne oldu? Off belim ağrıyor!
- Kızım gece gece buraya gelip uyumuşsun. İyi misin sen?
Sonra birden aklıma abim geldi.
- Abime ne oldu? Nerde o !?
- Alçın kabus gördün sanırım.
- Doruk abimin durumu nasıldı en son?
Diye sordum. Onu çok merak ediyordum. Yanağımda bir sıcaklık hissettim. Gözümde tutamadığım yaşlar akıyordu.
- Alçin abinin durumu gayet iyiydi. Merak etme!
- Saat kaç Doruk ? Daha hava karanlık.
- Çünkü saat 4 canım benim. Bu saatte sahilde kumların üstünde ne bok yapıyorsan artık.
- Kes sesini Doruk!
Dedim ve kalktım. Motoruma doğru yürüdüm ayakkabımı giyip motora atladım. Doruk bana bakıyordu. Ama nasıl bakış'beni almıyon mu' gibi.
- Doruk gelmiyon mu lan?
Doruk sırıtarak motora doğru koştu.
- Valla bir an hiç sormican sandım.
- Geç otur.
Doruk kaskını takıp arkama oturdu.
- Doruk sıkı tutunsan iyi olur.
- Ned-
Demeye kalmadan yapıştı bana. Çünkü baya hız yapmıştım. Doruk sessizce benim duymadığımı sanarak küfrettiğinde be siritiyordum. Eve vardığımızda motoru kenara çektim ve inmeye çalıştım. Bakın çalıştım diyorum. Doruk bana hala yapışık bir şekilde duruyordu.
- Doruk kal Alperen geldi!
- Nerde lan! Abi ben bişey yapmadım. Kuzenin öyle hızlı sürüyoki midemle ciğerlerim yer değiştirdi. Lan. Nerede ?
Onun yüz ifadesine bir kahkaha patlattım. Ve motordan indim. Doruk homurdenirken arabadan indi ve yere kusması bir oldu.
- Oğlum mal mısın niye evin önüne kusuyon lan?!
Doruk kusmayı bırakınca bana döndü.
- Napiyim evin içine mi kussaydim? Hem sen ne konuşuyon ben burda yaşadığım için şükrediyorum. O nasıl motor sürmekti an*sını sat*yım.
- Tamam kısa kes abartma. Hadi gel. Bak eve kusarsan. O kusmuklari yediririm sana! Yemin ederim benim midem bulandı. Yok sen yeme sil orayı. Evet bu daha mantıklı. Neyse hadi içeri.
Eve girdiğimizde. Tuzlu çubuk kraker çıkarıp salonda oturan Doruk'a verdim .
- Al mideni bastırır.
- Tişikkürler. Saol.
- Tişikkürler ne ya teşekkürler diycen.
Dedim ve kendimi koltuğa yaydim. 5 dk sonra zil çaldı.
- Lan saat 4:30 değil mi hangi insan evladı gelir lan bu saatte!
Sonları doğru sesimi yukseltince Doruk yerinden sıçradı.
- Kızım bir dur ya. Zaten senin yüzünden uyuyamadım.
Dedi ve kapıyı açmaya gitti. Kapı buradan gözüküyordu. Bizimkiler gelmişti. İlk Alperen girdi. Ama nasıl girmek Doruk'u bir ittirdi poposunun üstüne yapıştı Doruk. Diğerleri de içeri girdi. Doruk homurdenirken Alperen, Doruk'a bakıp siritiyordu. Ben sessizliği bozdum.
- Size bir şey sorucam aranızdan hangi şerefsiz it köpek diğerlerini uyandırdı ve bu saatte bize geldiniz. Bir kere bence bu kızlardan biri değil çünkü size öldürecekmiş gibi bakıyorlar. Ne yaptınız siz kızları uyandırmak için ikisine de 1 litre su mu boşalttiniz. Sonra kızlar size bağırdı ve kovalamaya başladı siz evden çıkınca kurtulmak için benim yanıma geldiniz halbuki o sırada kızlar sizi yakaladı ve yakanizdan tuttu sizi buraya getirdi. Çünkü onlar da sizin cezanızı benim vericeğimi düşündü. Oğlum siz neyin kafasindasiniz. Bir kere kurtulmak için niye benim evimi tercih ediyonuz. Ve kızları suyla uyandırmak bütün kızlara savaş açmaktır. Yani nasıl bana guvendiniz anlamadım.
Alperen konuştu. Ve ;
- Kızım bizim 2 saatte yaşadığımız olayı 5 dk da anlattın. Şuan ben bile kendimi suçlu hissettim. Alın beni polis abla.
Dedi ve ellerini kelepçelemem için ellerini uzattı. Herkes buna kahkahalarla gülmeye başlarken ben siritiyordum.Kahkahasini ilk durduran Sinem oldu.
-Alçin gelsene bı benle mutfağa. Jale sen de gelirmisin sizinle bir şey konuşucam.
Kesin erkeklerden intikam alacaktı.
Beraber mutfağa geçtik. Ben ne demiştim. İntikam alıcak. O planını anlatırken biz sırıtarak onu dinliyorduk. Erkeklerin yanına gittiğimizde benim PlayStation oynuyorlardı.
- Siz!
Dediğim an erkekler arkasını döndü ve teslim olurcasina ellerini kaldırdı.
Doruk sessizliği bozan ilk kişi oldu.
- Alçinim valla ben dedim. Alçin bağırır çağırır. Sizi eşek sudan gelinceye kadar döver. O hepinizi yere serer. Sizi mahveder. Doğduğunuza pişman eder. Emdiğiniz sütü boğazından getirir. Ebenizi s-
Emir dayanamadı.
- Oğlum PlayStation u veren sen değildin sandım bir an lan! Nasıl ikna etmek o öyle.
Sonra Alperen konuşmaya başladı.
- Harbi lan ben de heralde şizofren oldum sandım.
Konuşmayan bir Selim kalmıştı. En sonunda Selim'e ben sordum .
- Selim sen bişey demiyon mu?
Selim telefonu cebinden çıkardı ve numara yazmaya baslicakken birden durdu ve düşündü sonra bize baktı.
- Akıl hastenesinin numarasını bilen var mı?
Dedi. Herkes kahkaha atarken buna bende dahil. Selim ciddiyetini bozmuyordu. Kahkahamı en az seviyeye indirdim.
- Selim tamam anladık şaka yaptın da bu ciddiyet ne be?
Dedim ve tekrar kalktım. Sonra Selim de ciddiyetini bozdu ve gülümsedi.
- Gerçekten akıl hastanesine gidip şizofren olup olmadığımı soracaktım.
Hepimiz tekrar kahkahalara boğulurken Selim de katıldı bize . Sonra aklıma bişey geldi.
- Lan siz benim PlayStation imla oynadınız dimi.
Hepsi korkuyla bana bakıyordu.
- Bı seferlik sizi affediyorum. Ama bir şartla. Benle de hepiniz oynicaksiniz.
Doruk daha çok korktu ve oturduğu yerden fırladı. Kapıya koştu ve ceketini alıp kapıdan çıktı.
Selim şaşkın şaşkın bakarken.
- Ne oldu lan buna ?
- Korktu.
Dedim. Sonra Alperen'in telefonu çaldı.
- Doruk arıyor, dedi.
Açtı ve telefonu hoparlöre açtı.
- Alperen... abicim... Kaçın kurtarın kendinizi. Bakın ben geçmişte kurtulamadım.
Alperen sordu.
- Ne yaptı ki?
- Oyunda ilk sevindirdi sonra batırdı. Bı daha çıkarmadı. Nefessiz kaldım. Alperen aklınız varsa kaçın kurtarın kendinizi. Neyse ben 1 saat sonra gelirim Alçinle maç yapanların yüzünü görür kahkaha atarım. Neyse görüşürüz. Geçmiş olsun.
Dedi ve kapattı. Ben;
- Hadi ne bekliyoruz. Kaçmayı düşüneni yakarım.
Alperen korkmamisti. Çünkü o da çok iyiydi bu oyunda.
- Hadi pes atmiyomuyuz dedi
Ben sırıttım.
- Hadi o zaman dedim ve yere kuruldum bir kolu aldım.
- İlk kiminle kapışıyom.
Dedim.
- İlk benle kapış dedi Selim.
- Sonra ben dedi Emir .
- O zaman en sonda ben dedi Alperen.
Selim ile kapıştık sonuç ben yendim. Skor= 32-1
Sonra Emirle.
Sonuç ben yendim.
Skor = 34-1
Sıra Alperende. O hiç korkmamisti.
Onla da yaptık. Fakat onda o kadar iyi oyniyamadim. Ama yine de yendim.
Skor= 12-1
Alperen:
- Oha nasıl yaptın ya?!
- O da benim sırrım.
Kapı çaldı ve kapıya gittim. Doruk sırıtarak içeri girdi. Salona girdiğinde birden bir kahkaha attı.
- Lan bunların yüz ifadesi benimkinden daha kötü olmuş.
Dedi. Tabi bende kahkaha attım.
- Ee ne sandın. Onlar sen uyarınca kaçmak zorundaydılar.
Cidden çok komik bakıyorlardı. Kızlar da öyle. Ha bu arada onlar ben Selim'le oynarken şakayı hazırlanmışlardı. Şaka ne miydi? Traş köpüğü. Onlar bizimkilerin ayakkabılarının içine traş köpüğü sıktılar ama traş köpüğünü azıcık sıktılar çünkü farkedebilirlerdi. Sonra ayakkabılarının içine çakıl taşı ve bal da koydular. Onlar ayakkabılarını bir an önce giymesi için.
- Hadi ya çıkın evimden uykum var benim saat 6.30 gidin. Uyucam.
Sırasıyla ayaklandılar ve kapıya gittiler. Doruk hariç erkekler ayakkabılarını giydiginde gözlerini portleterek açtılar herkes ayakkabısını giydiginde kapıyı kapattım çünkü içeri girip evimi kirletebilirlerdi. Onlar kızlara kızarken ben ve Doruk delikten izleyip kahkaha arıyorduk. Doruk sustu.
- Alçın ben gitmeseydim bana da mı bu şakayı yapacaktın.
- Sanmam.
Dedim. Sonra delikten bakmaya devam ettik. Alperen bağırınca yerimizden sıçradık.
- Alçın aç lan kapıyı. Sana göstericem bunu.
Ayakkabılarım içerideki ayakkabılikta
olduğu için şükrettim.
- Çok beklersin Alpercim şimdi ikile yoksa polis çağırırım, dedim.
Doruk kahkaha atarken bende gülmemek için kendimi kasıyordum. En sonunda pes ederek gittiler. Ben ve Doruk koltuğa yayıldık. Sonra birlikte calliou izlemeye başladık. Ben mısır patlatmıştım hem onu yiyor hem de televizyon izliyorduk. Sonra aklıma o günkü rüyam geldi. Ya Doruk abime çalışıyorsa.
- Doruk?
- Hmm?
- Sana bir şey sorucam.
- Sor.
- Sen abime mi yardım ediyorsun. Yani beni takip etmeni o söylemedi dimi?
- S-sen bunu nereden çıkardın?
- Niye kekeliyorsun?
- Alçin saçmalama .
- Doruk ben abimi çok özledim
diyip ağlamaya başladım. Gözümdeki yaşları tutmaya çalışmıyordum. Çünkü başaramicami biliyordum.
Doruk beni kendine çekip sarıldı.
- Alçin emin ol o da seni özlüyordur.
- Doruk emin ol abim benden nefret ediyor. Ona ben sıktım inanabiliyormusun. Ben abimin topuğuna sıktım.
Doruk beni sakinleştirdi ve kucağına alıp odama götürdü. Yatağıma bıraktı ve üstümü örttü.
- Alçin kabus görürsen bana seslen hemen gelirim.
Dedi.
- Tamam.
Dedim. O odadan çıktı ve ben de kendimi uykuya teslim ettim.3 Ay Sonra...
Evet şuan dünyanın en iyi mafyasıyım. Bunu için gece gündüz çalıştım. Ölüm Meleği pozisyonu artık benim.
Okulda herkes benden de korkmaya başladı çünkü bana yavşayan ya da laf atan birisini hastanelik ediyordum.
- Yarın toplantı var biliyorsun dimi?
Dedi Doruk. O da benim sağ kolumdu. Her işimde yardımcı oluyordu. Gerektiğinde kardeş gerektiğinde arkadaştı.
- Biliyorum Doruk hadi okula gidelim.
Dedim ve odama girip üstüme bir şeyler giydim.
Doruk ve ben motorlarimizla okula drift çekerek girdik herkes bize baksa da bunu takmadan bizim banka doğru yürüdük herkes oradaydı.Giydiklerimiz👇
Benim👇
Sinem👇
Jale👇
Hepimizde deri kombindik.
Alperen bizi gördü.
- Kızım biriniz düzgün giyinemicek misiniz ? Bacaklarınızın her yeri gözüküyor. Bu ne ya?
- Alperen bı sus ya baksalar ne olur ki hem. Zaten fazla bakamiyorlar korkudan.
- O konuda haklı olabilirsin ama olsun siz yinede pantolon giyin.
- Alperen sana kaç defa söylicem. Kızların ve benim kıyafetlerime karışırsan seni paralarım.
- Öf tamam be. Bu arada okula hatta sınıfımıza yeni bir çete geliyormuş ama bizim kadar kalabalık değil 6 kişilermiş.
- Alt tarafi bir kişi var fazladan bizde. Neyse ne zaman geliyorlarmiş.
- Arkana bak görürsün.Evet sizce yeni çete başlarına nasıl dertler açabilir?
Bu çete nasıldır?
Onlara düşman mı yoksa dost mu olacaktır?
Sizleri seviyorum diğer bölümde görüşmek üzere <3
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KIZIL KUŞ~Tamamlandı~
Ficción GeneralBen sosyal bir kızım ve yüzlerce arkadaşım var . Ama benim hiç bir sevgilim olmadı. Çünkü aradığım aşk bir türlü karşıma çıkmadı. Neden bilmiyorum ama bir gün hayatıma biri girdi ve o zamandan beri tüm hayatım daha da güzelleşti.O bana dünyanın en g...