ESİNTİ(+18)

*1*

Başlama tarihi?

"Mutluyken müziği üzgünken sözlerini dinlersin."
~M.Y~

(İsmin kısaltmışını yazdım. Merak edilirse ismini tam yazarım.)

:::

Ay ve yıldız batmaya yüz tutmuş. Güneş ise yavaş yavaş gök yüzüne çıkmaya başlamıştı.

Ben ise bahçede yatmış gökyüzünü izlemekteyim. Nedensizce çok erken kalkmıştım. Ailem uyuyordu.

Arel Aksay koca holdingin sahibinin kızı hukukcu Arel Aksay. Kulağı zenginlinik şaheserlik mutluluk geliyor olabilir.

Gökyüzünü incelemeye devam ettim. Vücudumda bu aralar fazla bir yorgunluk vardı. Sanki hergün taş taşıyormuşum gibi hissediyorum.

Dalmış gitmişken çalılıkların arasından gelen sesle dikkatimi oraya odakladım.
Lütfen hırsız falan olmasın.

Ayağa kalktım çalılıklara bakmaya devam ettim. "Kim var orda." dedim. Sesim ne çok yüksek nede çok kısıktı.

Ses gelmemişti kim vardı acaba. Tekrar seslendim. "Kimsen çık oradan." çalılıklar haraket etmeye başladı.

Korkum kesinlikle şuan tavan yapmış durumda. Kalp krizinden gidicekmiş gibi hissediyorum. Kalbim okadar hızlı atıyorki.

"Hey birşey yapmayacağım çık oradan. Söz veriyorum zarar vermeyeceğim. Polisede ihbar etmem." dedim. Umarım çıkardı.

Çalılıktaki her kimse kesinlikle çıkacaktı. Dikkatlice bakmaya devam ettim. Bir anda çıkan siyah kediyle çığlık attım.

"Allah kahretmesin seni kokutun beni. Şimdi ailem uyanırsa ne olucak."
Kafamı hemen evdeki camlara çevirdim. Işık açılmamıştı demeki duymadılar.

Kediye yaklaşıp sevmeye başladım. Çok yumuşak tüyleri vardı. Yeşil gözleri siyah tüyü bana siyah panteri hatırlatı.

Siyah panteri anımsatıyordu. Küçük versiyonu gibi birşeydi. Başını okşamaya devam ettim. Çok sevimliydi bana sırnaşmaya başladı.

"Açmısın sen acaba?" dememe karşılık miyavlamıştı. "Bekle burada sana yemek getireceğim kedicik." miyavlayınca kalktım.

Kediyle konuşmamda ayrı bir çaba. Mutfağa ilerledim mutfak dolabını açıp bir kase çıkardım. Buzdolabına ilerleyip akşamki yemekten kaseye böldüm.

Bir kase daha çıkarıp içine su doldurdum.  Gerçi kediler süt sever ama evde şuan yoktu yarın muhakak alıcağım.

Yemeği ve suyu alıp bahçeye doğru gittim. Bahçeye çıkıp kaseleri kenara bir yerw bıraktım. Kafamı kaldırıp bahçede göz gezdirdim kedi yoktu.

"Kedicik gel bak sana yemek getirdim."
Ses seda yoktu acaba gitmişmiydi. Etrafta kediyi aramaya başladım ama yoktu.

Üzülmüştüm bu duruma. Ümidimi tükenince içeriye girip kapıyı kapatım.
Odama doğru çıktım. Kaseleri dışarıda bırakmıştım belki bir ümit gelirse yer diye.