IV

198 32 376
                                    

--------------------

Telefon kılıfına sıkıştırılmış kağıdı aldı, ve buruşturup çöp kovasına fırtlattı Felix. Gerçekten onu görmek istemiyordu ama evren sanki bilerek onun gözüne sokuyordu. Düşünmeyi bırakıp yatağa fırlattı kendini. Biraz uyumak düşüncelerine iyi gelebilirdi. Tabii telefon çalmasaydı.

Gelen aramayı sinirlendiği için en kalın sesiyle cevapladı.

"Alo, kimsiniz?"

"Bencilsin Hyunjin. Benden ayrılamazsın! Sen kimsin ki!

Üzgünüm. Lütfen daha fazla zorluk çıkarmadan evimden gider misin?

Göreceksin, başına bela olcağım."

Sorusuna cevap gelmeyince konuşacaktı fakat o tanıdık sesi duyunca duraksadı. Hyunjin ile sevgilisi kavga ediyordu? O çocuk kimdi? Son cümlenin ardından gelen anlaşılmayan bağırışma seslerinden sonra birinin telefonu eline almasıyla sesler daha yakından gelmeye başladı.

"Kime dinletiyorsun seslerimizi? Bu ne Hyunjin?

Yanlışlıkla aramış olmalı.

Bu kişi neden 'my beloved' diye kayıtlı Hyunj-"

Telefon kapanmıştı. Neler oluyordu? Sanki hayatı çok hareketsizmiş gibi birde başına bu çıkmıştı. Saat 03:00'dü ve Felix o konuşmayı düşünmekten uyuyamıyordu. Tekrar aramakla aramamak arasında kalmıştı. Karar vermeye çalışırken gelen arama sesiyle irkildi.

+82 10-****-**** aranıyor...

"KAPANSANA LANET TELEFON!"

Elinin değmesi sonucu geri aramıştı ve o kapatana kadar telefon açılmıştı.

"Alo?"

"Üzgünüm yanlış aradım."

Deyip telefonu yüzüne kapattı. Yarın utançtan nasıl gidecekti o okula... Daha fazla rezil olmadan telefonu komidine bırakıp yorganı üzerine çekti.

"

Son ses alarm sesiyle uyandı Felix. Hemen yataktan doğrulup üstüne rastgele bir şeyler geçirdi ve otobüs durağının yolunu tuttu.

Dünki rezillikten sonra aynı sınıfa nasıl gireceğini düşünüyordu. O kız başına bela olacağım demişti, ne yapacaktı acaba? Hyunjin başını belaya sokmuştu. Angelita'nın babasının ününden dolayı gazetelere çıkabilirdi. Umarım kötü şeyler olmaz.

Hyunjin okula gidip gitmemek arasında kalmıştı. Felix'i üzdüğünü biliyordu ve okula gelirse daha da üzecekti. Ama sınavlar yaklaşıyordu ve konuları kaçırmamalıydı. Ayrıca babası okula gitmezse daha çok kızacaktı.

İstemeye istemeye arabaya bindi.

"

1. ders bitmişti. Zaman çok hızlı geçiyordu ve Felix utançtan Hyunjin'in yüzüne bakmıyordu, gerçi normalde de bakmak istemiyordu. Hyunjin ise her fırsatta üzgün olup olmadığını kontrol ediyordu. Teneffüs zilinin çalmasının ardından tüm öğrenciler dışarı çıktı. Sadece bozkurt team(felixle beraber) ve Hyunjin kalmıştı koca sınıfta.

"Kanka dışarı çıkak mı"

"Jeongin sıçtırtma bacağına zaten sinirliyim sana bi rahat dur odun"

"Noldu yine Minho niye kızgınsın küçük enişteye?"

"Sorma Hyung ya. Dün çitostan çıkan çıkartmayı suya düşürdü üstü soyuldu. 1.000 Won vermiştim ben ona ya. Bak hatırladım yine sinirlendim gel lan buraya."

carousel | hyunlixHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin