Hamza: Geldiim.
Hamza'nın sesini duymamla birlikte hızlıca Taylan'dan ayrıldım.
- Yine çok yakışıklı olmuşsun ama. ya ordaki kızlar sana aşık olursa naparım ben ?
Taylan: Ne güzel işte senin gibi çirkinden kurtulmuş olur.
- O yüzden üstünü değiştir diye zırlıyosun sabahtan beri
Taylan: Biri laf atsında gör gününü. Tanımıyomuş gibi yapıcam seni. Gevşek moodumdayım bugün.
- Sana ihtiyacım mı var sanıyosun hele biri bişey söylesin bak napıyorum. Hem Hamza varken sen kimsin
Hamza: Ne zaman donduyma yemeye gidicez ?
Taylan : Mayıs ablan salak salak konuşmayı kestiğinde gidicez abicim.
- Hayır Hamzacım Taylan abin saçma sapan konuşan çenesini kapattığında gidiceğiz.
Hamza: Yani ne zaman ?
Taylan "şimdi" diyerek Hamza'nın elinden tutarak ilerlemeye başladı. Üstüne tişört giymeden nereye gidiyodu bu salak
- tişört giymeyi unuttun bana laf yetiştirmekten beyinsiz.
Taylan: Aa doğru bi dakika bekle abicim ben üzerime bi şey giyip geleceğim hemen. Bu arada sensiz beyinsiz.
- Çabuk ol. Senin süslenip püslenmeni bekleyemeyiz.
Taylan bana göz devirip otele girdi. Yaklaşık iki dakika sonra üzerindeki beyaz gömleğin düğmelerini ilikleyerek geliyordu.
- Sonunda, ağaç olduk.
Bana öfkesini belli eden bi bakış atıp tekrar Hamza'nın elini tuttu. Ben de yanlarından yürüyordum.
Otelden çıkıp çarşı gibi biyere girdik. Hava kararmaya başlamış ağaçlar ışıklandırılmıştı. Çok güzel görünüyordu etraf. Bir sürü restorant dondurmacı çeşitli ürünler satan dükkanlar vardı. Fazlasıyla sıcak bir ortamdı.
- Çok güzel değil mi ?
Taylan: dimi, ağaçları sarı kırmızı ışıklarla aydınlatmışlar.
- Tekrar baktım da hiç güzel değilmiş başka yere gidelim.
Taylan bana samimiyetsizce gülümseyip tekrar önüne döndü.
Biraz daha ilerleyince Taylan'ın sürekli arkasına veya yana döndüğünü farkettim. Onun baktığı yere bakınca 25, 30 yaşlarında adamların beni incelediğini gördüm.
Sanırım kıyafetim böyle bi ortam için gerçekten fazla açıktı. Belki de onunla hiç inatlaşmamalıydım. Etrafımı tekrar kontrol ettiğimde bi adamın bana göz kırptığını gördüm. Normalde onun gözünü biyerlerine sokardım ama olay çıkmaması için boğazımı temizleyip önüme döndüm.
Taylan: Mayıs, bişey mi oldu?
- Hı ? He yok bişey olmadı nerden çıkardın onu nolabilir ki yani en fazla
Taylan gergin halimi anlamış olacak ki az önce bana göz kırpan adamın olduğu yere çevirdi gözlerini. Adam Taylan'ın ona baktığını görünce arkasını dönüp dükkanına girdi.
Taylan da önüne dönüp "amına koduğumun abazası" diye tısladı. Onu duymamış gibi yaptım kime dediğini sorsam olay büyüyecekti çünkü.
Kolumdan hızlıca kendine çekip kolunu boynuma attı.
- Napıyosun salak bizi tanıyabilirler
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Wonderkid ○Taylan Antalyalı○
Fanfictionİnşallah götün donar da zatürre olursun wonderkid