Bugün Galatasaray'la oynayacağımız maçın kalan yarım saatini oynayacaktık. Ve ciddi eksiklerimiz vardı. Ama Galatasaray'ın oynayacak oyuncusu kalmamıştı resmen. Bu fırsatı değerlendirip bu maçı bi şekilde kazanmalıydık. Şampiyonluk yolunda büyük bir avantaj sağlayacaktı bu galibiyet.Ayrıca verilen cezalarla ilgili fazla bulduklarımız hakkında şikayette bulunacaktık. Ve davanın avukatı bendim. Neredeyse iki gün boyunca evden hiç çıkmadan bu konu üzerinde çalıştım. Kafamda bişeyler oluşturduğumdan emin olduktan sonra Samandıra'ya kavuşma vaktim gelmişti.
Üzerime Fenerbahçe sweatshirtümü ve spor şort geçirdim. Saçımı at kuyruğu yapıp evden çıktım. Arabaya binip Samandıra'ya doğru sürmeye başladım. Taylan o günden sonra beni hiç aramadı, mesaj da atmadı. Onu sadece Galatasaray TV'deki idman görüntülerinde görebilmiştim. Keyfi yerindeydi. Arkadaşlarıyla vakit geçiriyor sanki sekiz maç cezası yokmuş gibi sonraki maçlara hazırlanıyordu.
Onu kırmıştım. farkındayım ama özür diledim pişman olduğumu, öyle demek istemediğimi dile getirdim. Neden bu kadar uzattığını asla alamıyorum. Ne düşünmemi bekliyordu. Sabah çıplak bedenine sarılmış olarak uyandım, düğünde giydiğim kıyafetlerim yoktu üzerimde. O gece o da sarhoş olmuş olabilirdi. Herkesin aklına gelirdi bu. Mert Hakan'ı hatırladığım için bana kızması da saçmaydı. Sanki ne hatırlayacağıma kendim karar veriyorum.
Bu gün son kez özür dileyecektim. Affetmezse kendi bileceği iş. Bu muameleyi haketmiyordum. O bana daha kötüsünü yapmıştı kendi yaptıklarını görmezden gelip beni suçlayamaz.
Arabayı park edip tesisin girişine doğru yürüdüm. Evimi çok özlemiştim. Çocuklar son idmanı yapıyordu muhtemelen. Altay kendi kendine refleks antrenmanı yapıyordu. Arkasından yaklaşıp boynuna sarıldım. Şaşkınca döndüğünde beni görünce gülümsedi.
Altay: Oo avukat hanım nerelerdesin ya ? Yüzünüzü gören cennetlik
- Aldığınız cezalarla uğraşıyodum beyefendi.
Altay: Ne yazık ki bu mümkün değil Mayıs Hanım çünkü ben ceza almadım.
- Aferin benim efendi oğluma. Kaliteni yine belli etmişsin
Bana göz kırparak "Her zaman" dedi.
Gülümseyip karşısına geçerek ona şut çekmeye başladım. O attığım her şutu kurtarıyordu. İnsan bilerek gol yer ayıp be birader.
Altay: Mayıs, sana bisey söyleyeceğim ama kızmak yok
Kıkırdamaya başlamıştı.
- Söyle hayatım. Sana kızmak ne haddime
Altay: İrfan'ın düğününde çok komiktin
- Gülme oğlum ya. Hiçbir şey hatırlamıyorum zaten.
Altay: Ali başkana Taylan'ı Fenerbahçe'li yapacağını söyledin. Çocuğun yakasını yapışıp beni sen götür diye direttin. Mert Hakan çok gerilmişti yoksa hönkürerek gülecektim valla.
- Mert Hakan çok bozuldu mu ? Kıyamam ya. Kafam yerinde değil ki niye sinirleniyo. Öyle bi şey yapar mıyım yoksa.
Altay: Açıkcası Mert Hakan'a söyleme ama seni Taylan'ın götürmesine sevindim.
- Neden ki ?
Altay: Sen sarhoştun. Siz Mert Hakan'la dans ederken de aranızda garip bi çekim vardı. Onun seni eve götürmesi biraz sakıncalı olabilirdi. Düğünde senden etkilendiğini düşünüyorum açıkçası. Ama anlık olabilir yanlış anlama. Sonuçta fazla güzeldin. İnsanların etkilenmesi normal.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Wonderkid ○Taylan Antalyalı○
Fanfictionİnşallah götün donar da zatürre olursun wonderkid