MELEZ KAMPI - KARA GÜNEŞ ( Ara verildi )

3. Bölüm - Hector

Multimedia ; Hector :)

***

Hızla kılıcımı  kınından çektim ve arkama döndüm . Çakıllarla dolu patika bomboştu tabii birkaç rahatsız edici böceği saymazsam . Evet Atalente biraz hızlı düşün sen olsan ve kaç dakika geçtiğine rağmen ortaya çıkmazsan ne yapardın ? sorunun cevabı basitti birden ortaya çıkıp saldırırdım . Eğer bir saldırı olursa buna karşılık iyi bir savunma lazımdı  kılıcımı her an birisi saldıracakmışcasına düğmesine basıp kenarlarında sivri bıçaklar olan kalkanıma dönüştürdüm . Bazen babama ne kadar teşekkür etsem az dediğim durumlardan birisini yaşıyorum bu güneş kalkanı her zaman imdadıma yetisiyor. Dikkatle etrafa bakıyor bir yandanda kalkanımı gelebilecek tehlikelere  karşı etrafımda savuruyordum. Aniden kafama gelen taşla irkildim bununla beraber gelen kahkahaların kaynağına baktım . Tepemdeki ağaca kurulmuş gülmekten karnına ağrılar giren bir adet Hector .

" Atalente hiç ama hiç degişmemişsin . Değişmediğini görmek gerçekten çok güzel . Orada öyle yüzüme aptal aptal bakacak mısın yoksa inmeme yardım edecek misin ? " dedi sırıtarak .

Hector'u gördüğüme o kadar çok sevinmistim ki bu yola çıkarken onu göreceksin deselerdi önceden yola çıkardım . Ama az önceki berbat karşılamanın karşılığını haketti.

" Nasıl çıktıysan öyle in ne bekliyorsun sana sudan merdiven yapmamı mı Zeus'un oğlusun bil bakalım kim uçabiliyor " dedim umursamaz bir tavır takınmaya çalışarak .

" Sudan merdiven fikri kulağıma daha hoş geliyor  tıpkı geçen seferki gibi . " dedi göz kırparak .

Hücrelerime kadar kızardığıma eminim. Birden altımda bir esinti hissettim ve yavaş yavaş havaya kalkıyordum . Sonunda ağacın tepesine çıkmıştım buradaki manzara mükemmeldi  karşımızda bir şelale ve güneşin kırılarak yaptığı renklerden oluşan şaheser beni bir tablonun içindeymişim gibi hissettiriyordu . Yanıma baktığımda Hector'unda benim gibi manzaraya hayranlıkla baktığını farkettim . Hafifçe öksürerek gözlerimi bir aşağıda bir yukarıda gezdirdim mesaj anlaşılmıştır umarım .

" Eğer aşağıda olsaydın bu manzarayı göremezdim bunu görmeni istedim. Herşey bir bütün halinde anlamlı ve güzel ve neden aşağıda durup bu tabloya puzzle gibi parça parça bakayım ki." dedi omzunu silkti ve bana bir gülücük yolladı .

"Eğer manzara bu kadar güzel olmasaydı elimden çekeceğin vardı biliyorsun değil mi Hector " dedim kafamı omzuna yaslayarak .

" Bu riski göze aldığıma değdi o zaman . Bu anı bozmak istemem ama ormanda tek başına ne yapıyordun ? " dedi kaşlarını çatarak .

Uzun süredir tatilde olan Zeus'un yerine bakıyordu tek çocuğu o olduğu için ve dolayısıyla da ugraşmak zorunda olduğu önemli şeyler olduğundan kamptan bihaberdi . Keşke babamda bana ufakda olsa bir görev verse kendimi o tahtta oturup ayaklarımın altındaki denize bakmayı o kadar çok hayal ettim ki . Düşüncelerimi hala bana bir cevap beklediğini belirten bir bakışla bakmayı sürdüren Hector bozdu .

" Chris kaçırıldı . " dedim dudağımı ısırarak .

"  Dur bir tahmin ediyorum ve sende hiç kimseye haber vermeden peşine düştün değil mi ? En azından bana haber verebilirdin babandan önce . "

Babandan önce mi ?  Demek Hector'la karşılaşmam daha doğrusu onun beni bulması şans eseri değildi . Gerçekten mi baba benim için en fazla endişelenecek kişiyi mi yanıma gönderdin kesinlikle devam etmemi söyleyecek ve sonra beni kampa bırakacaktı . Hector' a döndüm ve

" Bak ne söyleyeceğini biliyorum ve Chris'i bulmadan kampa asla dön- " sözümü keserek konuştu.

" Kampa gitmiyoruz ve bu düşündüğün gibi babanın emri değil sadece daha güvende olduğundan emin olmak istiyorum . Senin arkadaşın benim arkadaşım ama öncelikle Olimpos'a  gidiyoruz birkaç formaliteyi halledip görevi resmi hale getirmem gerekiyor. Eğer uçuşa hazırsan söylemen yeterli ." dedi gülümseyerek .

" Duymak istediğim şeyleri gerçekten çok iyi biliyorsun Hector . Hadi uçalım . " dedim bende ona gülümseyerek .

Elini tuttum ve havanın beni içine almasına izin vererek gözlerimi kapattım .

***
Biraz kısa bir bölüm oldu ama telefondan yazdığım için mazur görün lütfen . Bu bölümü özellikle Atalente'ye seslenen  kimdi diye başımın etini yiyen ve bu bölümü yazmamı sağlayan arkadaşım Azra'ya ithaf ediyorum umarım sorularina cevap bulmussundur . Okuduğunuz için teşekkür ediyorum hikaye ile ilgili tavsiye ve yorumlarınıza her zaman açığım beni her zaman burada bulabilirsiniz :)