red, sooyoung ᥊ chaeyoung

#19 - Son

5 Ekim 2021

Sooyoung, ayakkabısının topuğu takılıp yere düşünce iş yerinde olduğunu unutup güzel bir küfür savurdu. Karşısında dikilen patronunu görünce biraz pişman olmuştu ama yapacak bir şey yoktu. Akşam sahneye çıkacaktı ve henüz pratik yapma fırsatı olmamıştı, yetiştirmesi gereken bir sürü projesi vardı, çalıştığı şirketin toplantısına yetişememişti... Bir gün için yeterince sinirliydi.

Bu kadar şey yetmezmiş gibi bir de Jennie'nin kız arkadaşı Lisa'ya sürpriz hazırlanmasına yardımcı olmak zorundaydı! Jennie'nin bu kadar sorunlu bir kız olmasına tekrar sinirlenirken eşyalarını çoktan toplayıp yola koyulmuştu. Birkaç dakika da metro istasyonunda bekledikten sonra nihayet evine giden metroya binebilmişti.

Evine gelirsek, hâlâ Jennie ile 9 sene öncesinde kira ile çıkıp sonrasında satın aldıkları evde kalıyordu. Jennie çok sorunlu ve sinir bozucu bir kızdı, ama bu Sooyoung'un onu sevdiği gerçeğini değiştirmiyordu. Hem belki Sooyoung, onu birazcık kıskanıyor bile olabilirdi. Önceden Chaeyoung ile çıktığı ve şimdi de dünyalar güzeli Lisa Manoban ile sevgili olduğu için... Zaten kıskanması için başka bir sebep de yoktu. Sooyoung, istediği her şeye sahipti. Rosé'si hariç.

Tam dört yıl olmuştu, Rosevien adlı hesabın ona mesaj atmasından itibaren dört yıl. Sooyoung, bu dört yıl içerisinde önce Chaeyoung'tan nefret etmişti, sonra onun intihar ettiğini öğrenince biraz suçluluk duymaya başlamıştı ama ondan hâlâ nefret ediyordu. 2019 başlarında Chaeyoung'un ona yazmış olduğu mektupları dolabında bulmuştu, onların oraya nasıl geldiği hakkında en ufak bir fikri yoktu. 2020 yılında, Jennie'nin bir kız arkadaşı olduğunda, homofobik olmaması gerektiğini kabullenmişti. Homofobiyi kendinden uzaklaştırdığında, Chaeyoung'u deliler gibi özlediğini fark edebilmişti.

Tanrıdan tek istediği şey Chaeyoung'tu; kariyeri, işi, evi, arabası olmasa da olurdu. Sadece Chaeyoung'a sahip olabilmeyi istiyordu. Onun öldüğünü biliyordu, ama yine de tanrıdan onu istemekten vazgeçiyordu. Çünkü bundan başka çaresi yoktu, Sooyoung aptallık etmişti ve aptallığının cezasını ağır çekiyordu.

Chaeyoung burada olsaydı, ona sıkıca sarılır, asla elini bırakmazdı. Ne olursa olsun Chaeyoung'a inanır, güvenir, sözünden çıkmazdı. Sadece burada olsaydı, yanında olsaydı ve Sooyoung da ona çekinmeden "Ben de seni seviyorum, Rosé'm!" diyebilseydi. Tek bir defa ona sarılmak için nelerini vermezdi...

Metronun duraksadığını fark edince indi ve evine doğru yürümeye başladı. Ev yine çok dağınıktı ama toplayacak zamanı yoktu. Jennie'nin günler öncesinden ayarladığı kırmızı elbisesini giydi ve aksesuarlarını taktı. Saat dokuza on kala hazırdı.

Bu sefer arabasına bindi, navigasyon ile cebelleşerek sürprizin yapılacağı mekanı buldu. Jennie'nin niye böyle bir mekan seçtiğini anlamıyordu. Çünkü Jennie ve Lisa, kalabalık partileri ve göz önünde olmayı severlerdi. Burası daha çok... Sooyoung'a göre bir mekandı?

Saat tam onda orada olmasını söylemişti Jennie, ona yedi dakika varken oradaydı. Etrafta sadece birkaç tane lüks araba vardı. Birisi Lisa'nındı ve Jennie'nin arabası yoktu. Yani Sooyoung, Lisa'dan sonra mı gelmişti?? Doğrusu, aklı epey karışmıştı. Sürpriz bir parti olacağını sanıyordu.

Daha fazla merakına yenik düşmeden içeri girdi, yine fazla ses yoktu. Birazdan, onu Jennie karşıladı ve arka taraflara doğru sürükledi.

"Sooyoung, sonunda gelebildin!"

"Saat 10, Jennie. Tam vaktinde buradayım."