I'am Your Bodyguard ~kuroken

Kopyacılar-2

"Bunun yasal olduğuna emin misin?"

Eski arkadaşlarımdan birini şirkete getirip kenma'nın bilgisayarına bağlamıştım.

"Yasal olup olmamasını geç, Bilgisayar izleniyor mu onu söyle?"

Bu sözlerimin ardından, isteksizce izlenme geçmişine bakmaya başlamıştı.

"Şakasına çağırdın sanmıştım. Şuan bile bu bilgisayar izleniyor!! "

İkimzide pür dikkat bilgisayara bakmaya başlamıştık.

"Bak, bu izleniyor simgesi. Ekranda her ne varsa direk görebilmeni sağlıyor."

Yaklaşık bir saat boyunca, önemli ayrıntıları dinleyip kendimce sonuçlar çıkarmıştım.

"Peki,casus yazılımı silmenden önce bize bağlanan bilgisayarın,
konumunu açar mısın? "

Amacım, kopyalayan kişinin kenma olmadığını göstermek, o yüzden eğer konum gerçekten onların şirketini gösterirse, ekran kaydı alıp sağlam delil yapabilirdim.

"Tabi... Biraz bekle"

Uzun bir iç çekişin ardından, yazılımları kodlama ya geri dönmüştü.

~•~

"Bu gün için çok teşekkürler, Sayende mahkemeye sunabilmek baya bir delil topladım. "

Baya bir uğraş sonucu,artık işimiz bittiğinden, yavaştan çıkmaya hazırlanıyorduk.

Tam montumu giyicekken omuzumda beni sımsıkı tutmuş bir el olduğunu hissettmiştim.

"Çık dışarı!! "
Bu kenma'nın ,buz gibi soğuk bir ses tonuyla arkadaşıma verdiği emirdi.

"T-Tabi"

Hızlıca odadan fırlayan arkadaşımın arkasından bakakalmıştım.

"Neye Kızıcağımı Şaşırdım.
Şirketin sahibini uyku ilacıyla uyutmana mı?
Yada hiç tanımadığım birinin bilgisayarıma ellemesi ve şirkette elini kolunı sallayarak gezmesi mi?"

Kenma'nın eli titremeye başlamıştı.
Ama haklı olduğundan beni ne kadar azarlarsa azarlasın oturup dinlerdim.

"Sebepsiz yere yapmadım. Bak senin bikgisayarının izlendiğini dair belgeler. "

Biraz olsun sinirinin azalması için hızla ellerine dosyayı tutuşturmuştum.
Sessizce okuyup bana geri verdi.

"Neden bensiz yapmayı seçtin? "

Hem mutlu hemde sinirliydi artık.

"Yeterince üzgün görünüyordun.
Seni daha fazla bu halde görmeye dayanamazdım "

Montumu yavaşça askılıktan alırken hızla cevap verip odadan çıkmıştım.

"Kuroo!! Dur orda!! "

Arkamdan koşar adımlarla geliyordu, kenma.

"Daha ne kadar bana karşılıksız iyilik yapmaya devam ediceksin?
Artık sadece oyun bağımlısı olan bir çocuk değilim, koskoca adamım!! "

Kenmanın kolumu tutması üzerine durmak zorunda kalmıştım.

"Sen hala çocuksun? "
Göz göze gelip konuşmaya başlamıştık artık.

"En azından yaptığın iyiliklerin bir karşılığıymış gibi düşünerek, sana içki ısmarlamama izin ver? "

Bunu karşılıktan çok, mahkeme delili bulma kutlaması olarak kabul etmiştim.

~•~

"Bana çocuk diyene bak? Yarım bardak biradan Körkütük sarhoş oldun!!"

Şuana kadar, sadece üniversite mezuniyetinde içmiş biri olarak bütün dünyam dönüyordu.
Cidden sarhoş olmuştum.

"Artık içmeye çalışmayı bırak. "

Kenma,elimde zar zor tutabildiğim birayı almıştı.

"Hesabı çoktan ödedim.
Hadi artık gidiyoruz"

Normalde de mi bu kadar güçlüydü ?
Yoksa ben baya sarhoş olup hayal mi gördüm hatırlamıyorum ama ,
beni, "kucağında sevgilisini taşıyan adam" gibi taşımasını asla unutamazdım.

Tam bardan çıkıcakken yolumuzu bir kadın kesmişti.

"Ağır geliyorsa adamlarım taşımana yardım edebilir? "

Ben bile bu kasar sarhoş olmama rağmen kadının direk, sapığın önde gideni olduğunu anlayabilmilştim.

"Sağol ama gerek yok. "

Kenma net bir cevap verip benimle kapıdan çıkmaya çalışsada,
kadının korumalarından biri bu sefer yolumuzu kesmişti.

"Patron sana nazikçe o adamı ver dedi, duymadın mı?"

O an beynim bulanıklaşmaya başladığından, sadece Kenmanın son sözlerini az çok hatırlıyordum.

"Ben onun erkek arkadaşıyım?"

Bu cümleyi duyduktan sonra derin bir uykuya dalmıştım.