"Yabancı"

116 24 4
                                        

Daha önce hiç bulunmadığım bu evrende beni neler beklediğini bilmeksizin korkak ve yavaş adımlarla ilerliyordum ki aniden burnumun ucundan bir okun teğet geçmesiyle olduğum yerde kalakaldım ve ayaklarımı bir şeyin sarmaladığını hissettim.

🏹

Çığlık atarak hemen ayaklarıma baktım. Siyah renkli bir köpek  ayaklarımın ucunda kuyruğunu sallayarak galiba kendini sevdirme amacı ile bana sürtünüyordu.

Köpeğe bakmayı bırakıp etrafıma göz attım. Okun nereden geldiğini anlamaya çalışırcasına ağaçların arasına bakındım.

"Yanlış yere bakıyorsun."

Yerimden sıçrayarak hemen arkamı döndüm. Omuzunda oku ve yayı ile bana ilerleyen buğday tenli dalgalı saçlı uzun boylu 30 lu yaşlarında bir adam bana ilerliyordu. Yalan yoktu gerçekten yakışıklıydı. Gözleri yeşil miydi ben mi yanlış görüyordum.

"S-sen kimsin?"

"Asıl sen kimsin?"

Gittikçe bana yaklaşıyordu. O yaklaştıkça ben de temkinli adımlarla geri geri gidiyordum. Uzun boyluydu ve yapılıydı.

"Be-ben..."

Aklıma gelen şey ile sessizce fısıldamaya başladım.

"Okan ne yapmam gerekiyor. Gerçekleri söylemeli miyim?"

"Şimdilik sadece adını yaşını falan söyle. Başka bir şey sorarsa da benim dediklerimi tekrar et şimdilik zaman makinesinden kimsenin haberi olmamalı."

"Tamam"

Bana iyice yaklaşan adamın konuştuğunu duydum.

"Sen?"

"Benim adım Melisa."

"Melisa... Ne kadar değişik bir isim. Buralı değilsin sen."

"Dediklerimi tekrar et. Ben ne olduğunu bilmiyorum. Bayıldım ve uyandığımda kendimi burada buldum. Nereden geldiğimi hatırlamıyorum."

Okan'ı dikkatlice dinledikten sonra dediklerini tekrar etmeye başladım.

"Ben ne olduğunu bilmiyorum.  Bayıldım ve uyandığımda kendimi burada buldum.  Nereden geldiğimi hatırlamıyorum."


Kaşlarını çatarak suratıma baktı.

"Hiç mi bir şey hatırlamıyorsun?"

Şüpheli bir şekilde bana bakarak sorduğu soruyla kafamı sağa sola salladım. Gözleri kısılınca çok güzel görünüyordu.

" Hayır. Hatırlamıyorum."

Yani bu yalan sayılmazdı. Gerçekten hatırlamıyordum. Sadece Okan'ın anlattığı kadarını biliyordum.

Omuzuna taktığı oku yerinden alarak bana doğrulttu. Korku ile bir kaç adım geriye çekildim.

"Madem hiç bir şey hatırlamıyorsun adını nereden biliyorsun? "

Nefes alış verişimin hızlanmaya başladığını hissediyordum. Bu kısmı nasıl atlamıştım.

"Melisa çantandaki kağıdı adının yazdığı yeri yırtarak ona ver."

GELECEKTEN GELENHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin