A Police's Murderer Boyfriend || dnf || Dreamnotfound

Who is this?

*Ding Dong*
*Ding Dong*
*Ding Dong*

Kapının dışından gelen zil sesi evin en uzak köşesimden bile duyuluyordu, Bay Clay'in odası.

Clay yorgun bir ses ile :
-"Mhm, noluyor ya? Bu saatte kim geldi ki?"

Clay uzandığı yatağından hızlıca kalktı ve kapının önüne geçti.

Kapı deliğinden bakmak istedi, fakat görünürde kimse yoktu.

-"Benimle dalga mı geçiyorsun? Ah.. Yine mi zile basıp kaçtılar? Bu ülkede polise bile saygı yok! Üstelik benim gibi bir polise! Her neyse."

Dedi Clay.

Kapıda kimsenin olmadığını görünce yavaş adımlarla salona geçti.

Saat'in kaç olduğunu oğrenmek için gözlerini saatin olduğu tarafa çevirdi.

Saat sabah 6'ydı.

-"Garip.. Saat sabah'ın 6'sın da kim zile basıp kaçar ki? Bu işte bir terslik var."

Clay, normalde bu saatlerde uyuyor olurdu fakat şuan hem uykusu gitmişti hem de tedirgin olmuştu.

Clay'in karnı acıkmıştı, kahvaltı hazırlamak için mutfağa doğru yürüdü

Buzdolabı'nın kapağını açtı, fakat sadece biraz yumurta ve salça vardı.

Yumurtadan tiksinirdi ayrıca uzun süredir evinde değildi, bozulmuş olmalılardı.

Clay içinden 's.ktir' diyerek kapıya doğru yürüdü.

Ayakkabılarını giydi, biraz bozuk para, anahtarları ve üzerine de bir hırka alıp dışarı çıktı

Neyse ki market o kadar uzakta değildi.

Bir terslik vardı, sanki biri onu izliyormuş gibi hissediyordu.

dışarı çıkmak asla iyi bir fikir değildi, karın açlığını unutup evinde şuan uyuyor olması gerekiyordu.

Birisinin onu izlediğine adı gibi emindi, adımlarını daha da hızlandırdı fakat koşmuyordu.

*çııtt*

Arkasından gelen sesden dolayı ürküp hemen arkasına döndü.

Şükür r ki sadece dal kırılma sesiydi.

inanmadığı tanrıya ilk kez o zaman şükretmişti.

Sonunda markete gelmişti.

Içeriye girip sandiviçlerin olduğu kısıma gitti.

Istediklerini aldıktan sonra kasaya geçti,ödemesini yaptı ve marketten çıktı.

Bu sefer mutluydu çünkü yemeğini almıştı ve evine geri dönebilecekti.

Clay eve varmıştı.

Kosarak eve geldiği için nefes nefese kalmıştı. Kapıyı açmasıyla kapatması bir oldu.

Hemen kapının oraya oturup soluklanıyordu.

Ardından bir ses geldi,

'Selam.'