O an orada kalakaldım ne yaşadığıma anlam veremedim bir süre. Çatıdan inip sokak boyunca yavaş adımlarla ilerledim. Eve geldiğimde Ege'den nefret ettim, iliklerime kadar hemde. Bir daha yüzünü görmek istemiyordum. Olanları Aren'e anlatmak için telefonuma uzandım ama olduğu gibi vazgeçtim. Ertesi gün okula gittiğimde kafamı kaldırmadan sırama geçtim. Aren'in diş randevusu olduğu için gelmemişti. İyi ki de gelmemişti yoksa bir şeyim olduğunu anlar ve soru yağmuruna tutardı. Ege sınıfta mıydı bilmiyordum çünkü en arka sırada telefonuma gömülmüş kimseyle göz teması dahi kurmuyordum. Yanıma birden tanımadığım bir çocuk oturdu. Ne olduğunu anlamadan hoca girdi sınıfa. Ders bitmişti ama çocuk hala yanımdaydı. Elini uzatıp ''Ateş'' dedi, uzattığı eline karşılık verip ''Işık'' dedim. Oldukça açık tenliydi, yeşil gözleri, kahverengi ile sarı arasında dalgalı dağınık saçları vardı. Etkileyici bile sayılabilirdi ama ona ayıracak vaktim yoktu. Kafasını hafifçe onaylar şekilde salladı, bu hareketiyle kafamı önüme çevirdim
Dakikalar saatleri, kovaladı sonunda okul bitmişti. Olabildiğince erken çıktım ki kimseyle muhattap olmayayım. Hızlı adımlarla sokağa girdim karşı binamızın önünde bir nakliye aracı duruyordu. Oldukça ağaçlık bir yerde yaşıyorduk evlerin arkası ağaçlarla kaplıydı. Hatta bazen Aren'le piknik yapıyorduk, kafamı dağıtmak için çoğu zaman oralara kaçardım. Nakliye aracını boşverip binanın bahçesinden içeri girdim. Kapıyı annem açtı. Dün hiçbir şey anlatmamıştım, annem merak ediyordu ama tavırlarımdan anlamıştı iyi geçmediğini üstelememişti. Bu kez onu güler yüzle karşılamaya çalıştım. İki yanağından öpüp sarıldım, ayakkabılarımı çıkarırken ''Şu karşı binaya birileri taşınıyor galiba Melek sultan'' dedim. ''Ay evet çok tatlı insanlar kadınla sohbet ettim biraz. Bir ara oturmaya gidelim'' dedi. Çok dikkatimi çekmemişti açıkçası ''Gideriz validem gideriz'' diyip yanaklarını sıktım. ''Şebeklik yapma da ellerini yıka, börek yaptım bak peynirli maydanozlu'' dedi. İştahla dudaklarımı yaladım. Ellerimi yıkayıp yemek yedim. Odama geçip biraz ders çalıştım, kafamı dağıtmak için yatağımda bir kaç saat internette takılıp Aren'le mesajlaştım. Ertesi gün cumartesiydi o yüzden biraz geç yattım. Sabah uyanıp kahvaltı yaptıktan sonra termosa biraz kahve doldurup, elime kitabımı aldım ve ormana daldım.
