İNTERNET KAFE

283 8 2
                                    

İnternet kafeye girdiğimde erkek sesleri kulağıma doldu.İlk girdiğimde birçok erkeğin bana baktığını gordum ama umursamadım ve yüz ifademi bozmamaya çalıştım.Onlarda zaten hemen kafalarını önlerindeki bilgisayara çevirdiler.Boş kafalılar işte...
Mehmet Amcayı görünce hemen yanına gittim.Yüzü yorgunluklarını anlatan ince çizgilerle dolu, tombul yanaklı , saçları yaşlanıyorum dercesine tel tel beyaz olan Mehmet Amca 'm.İnternet kafenin sahibi o olmasaydı adımımı bile atmazdım buraya.Hemen yanına gittim ve:
"Mehmet Amca en sakin yerini verirmisin?"
"Tamam kızım 11 numara boş oraya geç"
"Sağol"diyerek yanından ayrıldım ve 11 numaraya oturdum.Sağımda ve solunda kimse olmadığı için şanslıydım.Bu arada ben 18 yasında bir genç kızım. 3 ay sonra ünv. sınavlarına giricem ondan dolayı eski çıkan YGS sorularına bakmam lazım.15 dk geçtikden sonra yanımdaki masaya biri oturdu ama hic o tarafa bakmadım. Rahatsız edercesine beni süzmeye başladı. Gözleri hala beni taciz ediyordu. Söylene söylene yerimmden kalktım ve ilerlerken ters bir bakış attım. Tek dikkatimi çeken derin mavi gözleri...
Kapıya doğru yönelirken Mehmet Amcayı başımla selam verdim ama anlamamış gözlerle bana baktı.
Kapıdan dışarıya çıkarken havanın karardığını farkettim.Ocak ayında olduğumuz için hava baya soguktu. Hemen siyah montumun cebine ellerimi yerleştirdim. Evet siyah vazgeçilmezim. Sokakta ilerlerken ürkütücü bi sessizlik vardı. İlerlemeye devam ederken iki serseri genç gördüm ve kafamı önüme eğerek yürümeye devam ederken serserilerden birinin sesini duydum. Aldırış etmeden daha hızlı adımlarla yoluma devam ederken kolumu sertçe biri kavradı ve:
"Güzelim nereye böyle acelen mi var yoksa" derken parmaklarını iyice etime gömdüğünü farkettim ve bu cidden canımı yapmıştı.
"Bırak beni" dedim kolumu çekmeğe çalışırken.
"Bırakmassam nolurmuş biraz eğlenicez gel buraya"dedi ağzı çok ağır içki korkuyordu.
"İmdaat" diye başırdım beni ıssız bir yere çekerken.
"Bırakın lan kızı" dedi yabancı bir ses.
"Sende kimsin lan"dedi beni tutan adam.
Adam beni bırakıp önümden çekilince bana hiç de yabancı olmayan derin mavilerle karşı karşıya kaldım.
"Bırak kızı oruspu çocuğu"dedi. 2.kere söylediğinde sinirden gözlerinin koyuluğu dikkatimi çekti.
"Sanane lan" dedi ve beni tekrar tuttu adam. İçki kokan nefesini yüzüme üflerken bıçağı çıkardı ve maviye sallamaya çalıştı ama becermedi. Mavinin gözleri daha da koyulaştı.Mavi mi? Çocuğa şimdiden bir isim takmıştım bile.Her halinden belliydi sinirli olduğu. Hemen bıçağı saplamaya çalışan adamı birkaç hareketle yere yığdı ben bi köşede seyrederken birden ayağımın bağları çözüldü ve yere düştüm.Başımı bir yere çarpmıştım

İNTİKAMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin