DOLUNAY
"Dolunay? Yavrum naber ya, özledim görmeyeli gel bi sarılayım." Ceren'in ablası Gülce bana doğru geldiğinde gülümseyerek sarıldım. Yaş farkına rağmen kafa kızdı, seviyordum Gülce'yi.
"Çok oldu ya harbiden, iyisin umarım."
"İyiyim iyiyim, akşam dışardayım siz kafanıza göre takılırsınız." geri çekilirken bileğinden tuttum "Bizimle kalsaydın." Ceren ablasının her akşam kafası yerinde olmadan dönmesinden rahatsızdı, onun endişesi beni de endişelendiriyordu.
"Yok ya, yanlış anlama da arkadaşlara söz verdim. Beni bekliyorlardır."
"Bir gün ayrı duramıyor mu bu arkadaşlar?" Ceren ters ters sorunca ortamın gerildiğini hissettim.
"Ceren. Ben senin ablanım, ters ters hareketler yapma." İlayda kenarda gergin bir şekilde parmaklarıyla oynuyordu, ben de ağzımı açtığıma çoktan pişman olmuştum.
"Siktir git Gülce, gecende arkadaşların toparlasın seni." Ceren girişten ayrılıp tahminimce şişeleri almak için yukarı kata çıkarken Gülce bir an arkasından gidecek gibi oldu.
"Sinirlendi şimdi, boşver sonra halledersiniz." omzuna kolumu atıp salondaki koltuklara doğru ilerlettim, ondan uzun olduğum için kolay olmuştu.
"Kendi ortamı var, benimkine niye karışıyor anlamıyorum. Ona ne ayrıca?"
"Ceren'i biliyorsun ya, sorumlu hissediyor kendini. Endişeleniyordur, özlemiştir belki de. Ben de özledim şahsen, bayadır konuşmuyoruz."
Gülce'yi harbi seviyordum, bu yüzden eve geç dönmeleri ve bazen dönmemeleri beni endişelendiriyordu.
"Uzat bakayım telefonumu." Yanımdaki telefonu işaret edince uzanıp ona verdim. Rehberden bir isme tıklayıp aradı.
"Alo? Hakan ben bu gece gelemeyeceğim ya, Erkan'a da söylersin. Aynen. Yok be öyle bir şey değil. Tamam uzatma işte. Hadi görüşürüz."
Telefonu kapatıp bana döndü "Dolunay'cığım beni özlediğini söyler de ben onu kırar mıyım hiç?"
Gülerek "Adam ya." dedikten sonra ayaklandım, "Siz İlayda'yla sohbet edin biraz ben Ceren'e bi bakayım."
Üst kata çıkarken İlayda'nın gerginliğini bir kenara atıp Gülce'yle sohbete daldığını gördüm, Gülce Ceren'le her kavga ettiğinde İlayda kendini arada kalmış gibi hissettiğinden aynı ortamda bulunmanın onun için ne kadar zor olduğunu biliyordum. Ama eğer Gülce bu gece dışarda olsaydı Ceren'in keyfi kaçık olacaktı.
"Ceren, nerdesin lan?"
"Gülce'nin odasındayım, gel."
Gülce'nin üstüne stickerlar yapıştırılmış kapısını bulup içeri girdiğimde Ceren'i dolaptaki ceketleri karıştırırken buldum.
"Napıyorsun?" Şaşırmıştım çünkü niye böyle bir şey yaptığına anlam veremiyordum, Ceren küçük çocuklar gibi kavga ettiklerinde diğerinin eşyalarına zarar veren türden biri değildi.
"Aramızda kalacağına söz ver, İlayda'ya bile söylemek yok."
Hassiktir.
Gerildim amına koyayım.
"Söz."
Ceren ceketleri salıp yatağa oturarak ofladı "Gülce'nin alkol dışında bir şeyler kullandığını düşünüyorum."
"Hassiktir." bu defa sesli bir şekilde ağzımdan kaçmıştı.
"Gülce yapmaz ya, o sadece eğlence kafasında bence bulaşmaz maddeye falan." Bulaşabileceği ihtimalini düşünmek bile istemiyordum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
catgirl | gxg texting
Teen Fiction+9053....: selam kedicik azra: pardon? not: texting ağırlıklı olsa da bazı bölümler düzyazı ??️yetiskin icerik