dolunay:
geldim ben, siteye girişe izin vermediler o yüzden dışarda bekliyorum yürüyebilecek misin biraz?azra:
yürürüm yürürüm sorun değilDOLUNAY
Arabanın dışına çıkmış bir ayağım ritmik şekilde yere vururken gözlerim sitenin içerisinden gelecek olan tanıdık yüzü arıyordu.
Arabayı babamdan yalvar yakar almıştım, sırf bugünün güzel olması için.
Özel olması için.
Azra uzun zamandır hayatımda değildi belki ama, birçok kişinin becerebildiğinden çok daha yakındı bana. Öyle ki artık acı çekerse acı çekeceğimi düşünüyordum.
Aşk mıydı hissettiklerim?
Bir kısmın överek göklere çıkardığı, insanı kendinden alıp bulutların üstünde hissettiren; bir kısmın ise ızdırap çekercesine bahsettiği, kalbinin ayaklar altına alınıp ezildiğini, bir yerden sonra nefes almanın bile kötü hissettirdiği duyguya mı kapılmıştım?
Sadece birkaç hafta içerisinde, bir kişiye bu kadar tutulmuş olamazdım.
Henüz onu son görmemin üzerinden bir gün bile geçmemiş olmasına rağmen özlediğim yüzü fark ettiğimde bakışlarımın donuklaşmaması adına düşüncelerimden sıyrıldım, Azra ufacık bir şeyi kafasında defalarca oynatıp kendine işkence çektirecek türden biriydi çünkü.
"Selam." geceye inat parlayan gülümsemesiyle bana selam verdiğinde içimin ısındığını hissettim. Üzerindeki ona dün hediye olarak verdiğim elbiseydi, muhtemelen bu kararı vermek için saatlerce düşünmüştü. Üstünde benim aldığım bir şeyi görmek mutlu hissettirdi, bir parçamı taşıyor gibi.
"Selam, hazır mısın?"
"Sayılır. İçimde bir his var ama gerginlik mi yoksa heyecan mı ayırt edemiyorum."
Gülerek kapısını açarken "Gergin olmanı gerektirecek bir şey yok, heyecandır." dedim.
"Vay, reşit olmak böyle bir şey herhalde." Kocaman gözleriyle arabaya bakıyordu.
"Sen de dün itibariyle reşitsin, hatırlıyorsun değil mi?" Aklı hem her yerde hem de hiçbir yerde gibiydi, kalbinin atışlarını duyacaktım neredeyse.
Kıkırdadı "Doğru."
Onun ardından ben de arabaya bindim ve anahtarı çevirerek arabayı çalıştırdım, defalarca kez kullanmış olmama rağmen hemen yanımda oturan Azra ellerimin titremesini saklamak için direksiyonu sıkmama sebep oluyordu.
Sonunda gerçekten delirmiştim.
Meraklı gözlerinin yüzümde gezindiğini hissedebiliyordum bu yüzden kafamı çevirmeye gerek duymadan "Beni izlemek keyifli mi bari?" diye sordum.
Başını çevirdiğini göz ucuyla yakalamış olmama rağmen "Dışarı bakıyorum bir kere." diyerek inkar etti.
"Tabii tabii."
Rezerve ettiğim yer sahilde bir mekan olduğundan araçlar sadece belirli bir yere kadar ilerleyebiliyordu. Sahilin bir sokak arkasında arabayı durdurduğumda etrafına bakındı, "Geldik mi?"
"Henüz değil." kapıyı açıp dışarı çıktığımda o da kendi kapısını aralıyordu.
"Burdan sonra biraz yürümemiz gerekiyor."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
catgirl | gxg texting
Teen Fiction+9053....: selam kedicik azra: pardon? not: texting ağırlıklı olsa da bazı bölümler düzyazı ??️yetiskin icerik