Jealousy,Jealousy! //DreamNotFound

♡｡ﾟ. 8 ♡ °・

Suziewww 
<3

Öncelikle bir kaç şey söylemek istiyorum. Dualarınız Techno'yla olsun. 3 Sene önce kanserden yakın arkadaşımı kaybetmiştim, o yüzden videoda yaptığı şakalar bile gözlerimi doldurdu... İyi doktorlarla olduğunu ve daha iyi olduğunu söyledi, bu biraz içimi rahatlattı. Umarım gücünü toplar ve iyileşir. #TechnoSupport <3

Ayrıca, tatildeyim. Şu an da stoktan bölüm atıyorum ama hayırlısı. Bu bölümü 1500 kelime olacak şekilde uzun tuttum o yüzden ahsabd. en çok olayın olduğu bölüm sanırım..

Neyse, iyi okumalar!

George, kafasını kaldırdı. ''Yanlış yoldasın. Aptal da olduğunuzu bilmiyordum.''

''Biliyorum. Sana her şeyi anlatacağım.''

Sonbahar gecesinin soğuk esintisiyle,arabadan inerken titredi küçük olan. Gecenin bu saatinde boş, daha önce görmediği parkta ne yaptığına hala anlam veremedi. Sarışının dediğine itiraz ederdi, fakat biraz da olsa öğrenmek istiyordu. Kendisi için değil tabi ki, en yakın arkadaşı için. Eğer her şey açığa kavuşursa belki çocuğun duyguları da azalır, ya da normale dönerdi.

Üstündeki siyah sweatshirte rağmen üşürken, uzun çocuğun oturduğu kaydırağın üst kısmına oturdu. Dizlerini kendine çekti. ''Dinliyorum. Çok vaktim yok, çabuk anlat. Zaten neden Karl'a değil de bana anlattığını da anlamıyorum.'' Tekrar titredi. Siktir, keşke çantamdaki hırkamı da alsaydım.

Dream, kafasını plastik duvara yasladı. Gözleri kapalı, hala üzerinde olan formayla üşüdüğü kolayca söylenebilirdi. '' O halde Karl'a anlatmayı bırak, evine zor götürebildik George. Uygun bir zamanda sen konuşursun diye düşündüm.''

Yanındakinin dediği mantıklı gelince, cevap vermeyerek kırmızı Marlboro paketini çıkardı. Çocuğun konuşmasını beklerken sigarasını yaktı.

TW!:Homofobi,Şiddet.

"Hayatımızın mükemmel olduğunu söylediğin zaman, aklıma hep bunlar geliyor George. Belki de o yüzden hep dediğini düzeltmeye çalışıyorum. Çünkü doğru değil. Dışarıdan herkes mükemmel görünmeye çalışır George, bunu sen de biliyorsun."

George, cevap vermeyerek kafasını yasladı, sarışının yaptığı gibi. Zamanıma değse iyi olur.

" Belki dikkatli baksaydın, fark ederdin. Vücudunda ki izleri kapatmak için ne kadar uğraştığını, daha ortaokuldayken kapatıcı kullanmayı öğrendiğini. Nick, kızlardan hoşlanmadığını 12 yaşında fark etmiş. Kendisi söylemişti, beden dersinde oynanan bir şişe çevirmece oyununda." Sarışın, hala yumduğu gözlerine rağmen burukça gülümsedi.

En yakın arkadaşına yapılanları kendine yediremiyordu, aynı George gibi.

"Ne tepki vereceklerini bilmediğinden, heyecanla ailesine o gece söylemiş. İkisinin de yüzündeki gülümsemenin yavaşça yerini öfkeye/ hayal kırıklığına bıraktığını izlemenin, hayatında ki en kırıcı şey olduğunu söylemişti. Sonra işler iyice sarpa sarmış zaten. Babası hala ona şiddet uygulamaya devam ediyor, o yaştayken bile yaptı da."

George, sadece gözlerini sıkıca yummuş, dinliyordu. Dream sözüne devam etti.

" Annesinden de gördüğü psikolojik şiddetle, travma haline geldi ve bu yaşında bile karşılık veremiyor. Ağzını bile açamıyor daha doğrusu. O orospu çocuğunun neler yaptığını gözümle gördüm.

O yağmurlu gün, Karl'ı evine bıraktığını öğrenmiş. Olanları tahmin ediyorsundur. Demek istediğim, Nick'in Karl'ı üzmek, kullanmak gibi bir derdi yok George, hiç olmadı.